Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Çapulcudan Dışişleri Bakanı
1970’li yıllar. Almanya genelinde öğrenci hareketleri almış başını yürümüştür. Başta Frankfurt olmak üzere gençler polisle çatışır. Bu olaylar sırasında bir Macar göçmeni kasabın oğlu olan 1948 doğumlu Joschka öne çıkar. 1948 doğumlu lise 10. sınıftan terk, “başarısız” bir öğrencidir. Eğer başarı lise, üniversite diploması ile ölçülüyorsa…
1968 Baharı’nın rüzgârı onu “devrimci” kümelenmelere savurur, Sosyalist Alman Öğrenciler Birliği ile ilişki kurar, aynı zamanda da “Frankfurt Okulu”nda Theodor W. Adorno, Jürgen Habermas ve Oscar Negt gibi Marksist düşünürlerin derslerini izler. Eylemliliği o zamanki Almanya’nın toplumsal ve siyasal durgunluğuna bir tepki olarak keskinleşir. Joschka 1968-1975 yılları arasında “var olan düzenin yapısal gücüne karşı fiziksel şiddeti meşru gören” Devrimci Savaşım adlı sol-devrimci bir hücrenin üyesidir.
Bizim Başbakan ve çevresinin tanımlamasıyla bir “çapulcu”dur, “Vandal”dır.
Ünlü Stern dergisi 2001 yılı başında Joschka’nın Hans Joachim Klein adlı bir arkadaşıyla 1973 yılında düzenlenen bir sokak gösterisi sırasında bir polisi dövdüklerini gösteren fotoğrafları yayımlar.
Joschka Fischer o sırada Almanya Federal Cumhuriyeti’nin çiçeği burnunda dışişleri bakanıdır. 17 Ocak 2001 günü Federal Parlamento kürsüsünde savunmasını yapar.
Joschka Fischer 1980 yılında partileşmeye başlayan Yeşiller hareketine kurucu üye olarak katılır. 1983 yılında milletvekili olarak Federal Meclis’e girer. Partinin “gerçekçiler” kanadındandır. 1985 yılında “rotasyon uygulaması” çerçevesinde yerini kendi yedeğine bırakarak Meclis’ten ayrılır. Aynı yılın sonbaharında yapılan Hessen Eyaleti seçimlerinde eyalet milletvekili olur ve kurulan SPD-Yeşiller hükümetinde Çevre Bakanlığı’na getirilir, bu görevi 1987 yılına kadar sürdürür. 1991 yılında yapılan seçimlerde yine milletvekili olan Fischer, Eyalet Başbakan Yardımcılığı ile Çevre, Enerji ve Federal İlişkiler Bakanlığı’nı üstlenir. 1994 yılında tüm eyalet görevlerini bırakarak federal politikaya yönelir. 1998 federal parlamento seçimleri sonrasında Gerhard Schröder’in şansölyeliğinde kurulan Sosyal Demokrat Parti (SPD) - 90 Birliği/Yeşiller koalisyon hükümetinde Dısişleri Bakanlığı’na getirilir. 1998-2002 yılları arasında Almanya’nın “en sevilen politikacısı” seçilmiştir. Federal Almanya adına çok önemli dış politika başarılarına imza atmıştır.
2004 yılında İsrail-Filistin çatışmasında gösterdiği arabuluculuk çabaları ve antisemitizme karşı tutumu nedeniyle Almanya Yahudileri Merkez Konseyi tarafından Leo-Baeck Ödülü’ne layık görülmüştür.
2000 sonbaharında yapılan federal seçimlere kadar Dışişleri Bakanlığı görevini yürütür. 2006 yılında aktif politikayı bıraktığını açıklar ve aynı yıl ünlü Princeton Üniversitesi’nin çağrısı üzerine “konuk profesör” olarak ABD’ye gider.
Joschka Fischer bir Alman olmayıp da liseden terk bir Türk olsaydı ve onun gibi bir gençlik yaşasaydı, sonu nasıl olurdu?
Yanıtınızı merak ediyorum.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Bahçeli ile görüşmesini anlattı
- İhraç talebi ile disipline sevk iddiası!
- CHP'den 'İmamoğlu' çağrısı
- 2 çocuk vurulmuş halde ölü bulundu!
- AKP'li başkandan 'torpil' savunması
- İşte Enes Güran'ın kolundaki ısırık izinin fotoğrafı
- 'Erdoğan' zirvesi sonrası MHP'den bir paylaşım daha!
- 'Bundan 25 gün önce de...'
- Çok konuşulacak 'Kabine değişikliği' kulisi
- Biberonla tiner içirilen bebek öldü