Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bir Gün Olsun…
Bezdik, bunaldık, öfke doluyuz.
Gün olmuyor ki yeni bir utanç belgesi önümüze sürülmesin, yeni bir rezalet ülke gündemine oturmasın. Sürüklenip gidiyoruz. Bu koşullarda kendi kişisel gündemimizi oluşturmamız, bir gün olsun gönlümüzce, dilediğimizce, kafamızın estiğince yaşamamız olası değil.
Oysa hayat akıp gidiyor.
Yaşanan gün bir daha yaşanmayacak, giden gün bir daha geri gelmeyecek. Bunu biliyoruz, bile bile tek bir günü olsun kendimiz için yaşamak, bunu istemek ama hep ertelemek tuhaf değil mi? Tuhafın da ötesinde delice değil mi?
***
Bir kitaba başlamak örneğin, yazarının peşinden serüvenlere atılmak, düş ülkelerinde dolaşmak, yeni insanlar tanımak…
Ya da müzik dinlemek… Türü hiç önemli değil, yeter ki kulağımızın pasını silsin, benliğimizi sarsın, ruhumuzu dinginleştirsin
Sinemaya gidebilir, bir film izleyebiliriz, bir komedi filmi niçin olmasın? Salt gülmek, en geç iki saat sonra yeniden içine gömüleceğimiz tatsız gerçeklerden biraz olsun uzaklaşabilmek için…
Seçimimiz bir tiyatro oyunu da olabilir. Kriz dönemlerinin sanatı, özellikle de tiyatroyu tetiklediği bir gerçektir. Son yıllarda birbirinden güzel oyunlarla birçok yeni tiyatronun birbiri ardınca kapılarını açması bir rastlantı değil herhalde. Şu sıralar öyle güzel oyunlar sahneleniyor ki… Haydi öyleyse…
Sanat galerileri, müzeler… Tümü bizi bekliyor.
Yaşadığımız kenti farklı bir gözle dolaşmak, kente ve insana dair yeni meraklar uyandırmak içimizde… Bu da bir seçenek olabilir.
Doğaya çıkmak, doğayla baş başa güzel şeyler düşünmek, geleceğe ilişkin umutlarımızı yeşertmek, kendimizi yenilemek sonra da bir ıslık tutturmak…
***
Unutmayalım! Acı fakat acı olduğu kadar gerçektir de; Cumhuriyet tarihimizde bir benzerine rastlanmayan bu rezillikler dönemi bugünden yarına son bulmayacaktır.
Daha uzun bir süre ülkemizi ve toplumumuzu sarıp sarmalayan kötülüklerle boğuşacağız. Ahlaksızlığın kitleselleştiği, yolsuzluğun, hırsızlığın yukarıdan aşağıya dalga dalga yayıldığı toplumlarda kötülüklere son vermek uzun soluklu savaşımları gerektirir. Bunun için dinç olmaya, diri olmaya zorunluyuz.
Dinçliğin, diriliğin ilacı da yaşanan tüm keşmekeş içinde bir gün olsun kendi belirlediğimiz kişisel gündemimizi gönlümüzce yaşamaktır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Bahçeli ile görüşmesini anlattı
- Soylu'dan 'Özür dileriz' çıkışı
- İhraç talebi ile disipline sevk iddiası!
- AKP'li başkandan 'torpil' savunması
- 2 çocuk vurulmuş halde ölü bulundu!
- CHP'den 'İmamoğlu' çağrısı
- İşte Enes Güran'ın kolundaki ısırık izinin fotoğrafı
- 'Erdoğan' zirvesi sonrası MHP'den bir paylaşım daha!
- 'Bundan 25 gün önce de...'
- Çok konuşulacak 'Kabine değişikliği' kulisi