Cüneyt Arcayürek

Suskunluğunun Nedeni?

09 Şubat 2014 Pazar

İki muhalefet partisi genel başkanının hemen her gün her vesileyle sıraladığı hakaretleri; benden büyükyok bu ülkede diyen, burnundan kıl aldırmayan, başı göklerde önünü göremeyen Başbakan RTE'nin sineye çeker görünmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Demokratik yönetimlere özgü olağan olaylar diye yorumlamayı düşünmüyorsunuz herhalde...
Zira, sağduyu ve mantık sahibi her birey; RTE'nin onca hak ettiği hakareti sineye çekmeyeceğini, en ufak eleştiriye bile tahammül edemediğini, hele hele demokrasinin gereği diyeyorumlamadığını örnekleriyle artık biliyor.
Öyleyse? RTE'nin bu ağır söylemlere, suçlamalara karşı suskun kalmasındaki neden nedir?
Hakaretlere, suçlamalara neden olan olayları savunacak durumda değil. Bu bir.
Sabreden derviş muradına erer diye düşünüyor olmalı. Bu da iki.
Oyleyse nedir suskunluğunun nedenleri?..

***

Tek bir nedeni var:
Muhalefete, kamuoyuna karşı planladığı ve şeytanı deliğinden çıkaracak söylemleri ve yeni uygulamaları yaşama geçirebilmek için, 30 Mart yerel seçimlerinde olası bir zaferin gerçekleşmesini bekliyor.
30 Mart gecesi sandıktan AKP'ye yüzde 48 oy çıkarsa...
...parlamento içi ve dışı muhalefetin, hatta Batılı kaynaklarla işbirliği yaparak hükümeti devirecek başarısız Gezi eylemlerine, 17 Aralık darbe girişimlerine karşın yine halkın, hükümeti ve Başbakan'ı desteklediğini ilan edecek!
Tabii arkası gelecek:
17 Aralık'ta hükümete kadar uzanan yolsuzluk ve rüşvet olaylarının 30 Mart'ta yargıyı sollayarak sandıkta beraat edeceğini söyleyebilen bir Başbakan'ın...
...her türden antidemokrarik uygulamalarına ve muhalefete daha ağır hakaretlerle saldırması olası üslubuna halkın destek verdiğini söyleyecek!

***

30 Mart Başbakan için bir milat, bir kırılma noktası.
Telaş içinde.
Ta Fas'lardan TV alt yazılarına bile müdahale edebilirken, 30 Mart'ı hatta halkın AKP'nin önde ve sıra dışı bir oy patlamasıyla bir yıl sonraki milletvekili seçimlerinde yine muhalefete açık ara tek başına iktidar olacağının kanıtı sayıyor...
Anketlerde AKP lehine oynamalar yapılmasını kimi medyaya emreden bir başbakan ın, halka demokratik özgürlüklerde kısıtlama yapmadığı söylemlerine ve yapmayacağı vaatlerine nasıl inanabilirsiniz?
Işte son örnek: İnternet yasası.
Yalnız içerideki uzmanlar ve hukuk adamları özgürlükleri kısıtladığını, hatta üstü örtülü sansür getirdiğini söylemiyor...
...Bu yasanın Avrupa Birliği Kopenhag kriterlerine ters düştüğünü, ABD Dışişleri Bakanlığı da yasanın evrensel değerlere aykırı olduğunu açıklıyor.
RTE de AB'yi, neden bizi bir an önce Birliğe üye yapmıyorsunuz diye sorguluyor.
İyi mi?...

***

Batılı demokrasilere; toplumsal ve bireysel özgürlükler konusunda asıl siz bizden ders almalısınız demediği kaldı.
Zaten ekonomi ve kalkınma alanlarında Batılıların bu hükümeti, tevazu göstermek için beni demiyor; kıskandıklarını, arada bir söyleyen RTE, benzeri bir konuda İspanya'yı örnek vermeyi aklının ucundan bile geçirmiyor...
İspanya krallık ve Kral Carlos'un küçük kızı Prenses Cristina Mayorka Adası'ndaki mahkemeye, eşi ile birlikte vergi kaçırma, para aklama iddialarıyla evine, yurtdışı gezilerine, futbol maçı biletlerine harcadığı 600 bin Avro'nun hesabını verecek!

***

Başbakan RTE kral değil.
Ama oğlumuz Bilal'i sorguya çağırmak savcının ne haddine?..
Bu nedenle yalnız o savcıyı değil, yüzlerce savcıyı başka görevlere gönderiveriyor.
İspanya Kralı ise kızı prensesin hâkim huzuruna çıkarılmasına, bu bana ve krallığa karşı tertiptir, diyemiyor. Kabul edilemeyeceğini söylemiyor.
Ama Başbakan RTE; oğlunun rüşvet soruşturmasında ifade vermesi için savcılığa çağrılmasına, bu bana ve hükümetime karşı bir tertiptir, diye karşı çıkıyor. Demokrasiyle yönetildiğini sandığımız bu ülkede!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları