Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Ne mi İstiyorum?
12 Haziran’da “ne olduğunu” değil, 12 Haziran’ı izleyen süreçte “ne olacağını” araştırma dönemine girdik.
\nParti liderlerinin yorumları, medyanın manşetleri, 12 Haziran’da “ne
\n\n\nolduğunu” açıklıyor.
\nNe olacağını ise dünden itibaren ilim irfan sahipleri irdelemeye başladılar bile.
\nÖnce seçim gününü gazete başlıklarının nasıl yorumladığına bir göz atalım:
\nSandığın büyük ustası (Radikal), Rekorla ‘bi daha’ (Vatan), Türkiye onu seviyor (Haber Türk), Zafer (Star), Zor günlere doğru (Aydınlık), AKP ezdi geçti (Taraf), Usta’ya evet (Akit), AKP ezdi geçti (Posta), Ustanın zaferi (Yeni Şafak) ve AKP ve liderine yalakalıktan uzak tek başlık: Üçüncü AKP dönemi (Cumhuriyet).
\nİki parti lideri oylarını arttırdıklarını söylüyor: AKP beş, CHP üç buçuk milyon!
\n50 milyon seçmen oy kullandı ise AKP’ye iki seçmenden birinin, CHP’ye dört seçmenden birinin oy verdiği gibi bir sonuç ortaya çıkıyor.
\nİki parti seçmen sayısının bu seçimde 10 milyon arttığını hesaba katmıyor.
\nŞayet partilerin seçimde aldıkları sonucu milletvekili sayısına göre değil de aldıkları oy yüzdesini irdeleyerek yorumlamak gerekirse gerçek şu:
\nAKP, oyunu yüzde 47’den yüzde 50’ye çıkardı. Yüzde 3 arttırdı!
\nSeçimi yitirmediğini kanıtlamak için CHP Genel Başkanı’nın, partinin 12 Eylül’den bu yana oylarını bu seçimde yükselttiğini vurgulamasına karşın… gerçek söylediği kadar parlak değil: 2007’de yüzde 21.3, 2011’de yüzde 26. Sonuç: Yüzde 5!
\n***
\nKuşku yok seçimi kazanmanın nedenlerini araştırmayacak AKP!
\nSorun yüzde 30 temel hedefi bile tutturamayan CHP’de. Seçimi yitirmenin nedenlerini gerçekçi bir gözle araştırmak zorunda. Milliyet’teki habere göre Genel Başkan MYK’de başarısız örgütten hesap soracakmış. Olumsuz sonucu yalnız örgütün iyi çalışmadığına bağlayarak kimi gerçeklerin üstünü örtmeye çalışmamak gerek...
\nParti meclisi kimi üyelerinin ülkenin temel konularında birbirine zıt görüşler açıklamalarını, örneğin bu seçimde de yüzde 2 oy alabildiği Diyarbakır’da “kardeşiniz” diye etnik kökeninden kaynaklanan söylemlerin işe yaramadığını görmek zorunda.
\nTünelin ucundaki ışığı gösteriyor CHP Genel Başkanı: 4 yıl sonra iktidar!
\nDört yıl sonra, 2015’te bugünkü yüzde 26 oyu, en az yüzde 45’e çıkaracağını veya AKP’nin bugünkü yüzdesi 50’yi yakalayacağını “müjdeliyor”.
\nYani? Dört yılda yüzde 26 oyu ikiye katlayacağını!
\nHerhalde: CHP, “yeni” CHP ve “yepyeni” bir CHP ile!
\nAKP Genel Başkanı balkon konuşmasında yeni anayasa için parlamentoda ortak anlayış arayacağını, seçim “açıklamalarında bazı katkıları” olduğu için “Kemal Bey’in kapısını çalacağını” söyledi. Örneğin yeni anayasada, BDP doğrultusunda yerel yönetimlere özgürlük konusunu ve Türkiye vatandaşlığı gibi vaatleri anımsatabilir CHP’ye!
\nNe mi istiyorum? İlk söylemlere bakarak parti liderlerinin gerçeklerle yüzleşmelerini!
\n***
\n20-25 gündür kimilerinin yerli yersiz yorumlarına neden olan bir konuyla ilgili açıklama yapmak zorundayım.
\nŞimdi okuyacağınız konu, “Sayın İnan Kıraç’la bizim aramızdaki BAHİS’le” ilgili.
\nÖnce olayın gerçek akışını, sonucunu ve doğruları bir kez daha açıklamalıyım...
\nGeçen ayın 25 ve 28’inci günleri Güncel’de iki yazım yayımlandı. Daha sonraki günlerde Sayın Kıraç yazılı açıklamasında; daha önce değerli bir yazarımızla seçim üzerinde görüş alışverişinde bulunup ne üzerine bahse girdiğini ve girmediğini bilemediğim konuşmasının sonunda bizimle konuştuğunu belirtti.
\nOysa gerçek şu: 25-28 Mayıs’ta Güncel’de yazdığım gibi: 12 Haziran’da CHP’nin birinci parti olacağı konusunda bizimle bahse giren Sayın İnan Kıraç’ın karşısında Genel Yayın Müdürümüz İbrahim Yıldız ile benden başka kimse yoktu.
\nSayın Kıraç, “12 Haziran’da CHP 1. parti olacak. Sizinle bahse girerim” dedi.
\nBahsi yitirirsek mütevazı bütçemizin olanağı çerçevesinde kendisini ancak yemeğe davet edebileceğimizi söyledik ve ama “Ya siz bahsi kaybederseniz bize ne vereceksiniz” diye sordum Sayın Kıraç’a.
\nİki kez, altını çizerek “Ne isterseniz, ne isterseniz!” dedi. CHP, ikinci parti oldu.
\nŞimdi pek çok kişi bahsi yitiren Sayın Kıraç’tan “ne isteyeceğimi” yazmamı bekliyor. İşte yazıyorum:
\nErişmek olanağı bulamadığım ilkokul arkadaşım Sayın Rahmi Koç’a, kız kardeşi ilkokul sınıf ve sıra arkadaşım Sayın Semahat Arsel’e selam ve sevgilerimi ulaştırmasını istiyorum Sayın Kıraç’tan. O kadar!
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- İmamoğlu'ndan, Tekin'e 'belgeli' kreş yanıtı