Cüneyt Arcayürek

Mazeret Ortadan Kalkınca...

28 Eylül 2014 Pazar

Yoruma gerek yok. On gün önce söylediklerini ABD dönüşü uçakta paralelindeki gazetecilere paralelindeki gazetecilere yaptığı açıklamalarla yan yana getirin; Cumhurbaşbakanı RTE’nin dünden bugüne çark etmekteki ustalığını belgelemiş olursunuz.
Tabii dün söyledikleriyle bugün söyledikleri arasında derin farkı görenlere bugün mazereti hazır: Rehineler!
Koalisyona katılımı kısıtlı, özetlersek istihbarat ile insani yardımla sınırlandırıyor; hele kara harekâtına katkı mı, Türkiye’nin katiyyen katılamayacağının altını çiziyordu.
Amerika da aynı görüşü savununca bu konuda rahatlayan RTE, ne var ki arada IŞİD’in havadan müdahalelerle hizaya getirilemeyeceğini söylemeye başladı.
İyi de hem kara harekâtına karşı hem de havadan bombalayarak terör örgütünü tesirsiz hale getirmenin olanaksızlığını ifade eden söylemler birbirine ters düşmüyor muydu?

***

RTE, mantıksal değerlendirmeleri görmek istemiyor; bir söylediğinin sonradan söylediklerini tamamlamadığı umurunda bile değildi.
O kamoyunun desteklediği, onayladığı rehine gerekçesine sarılmış; IŞİD’e ağırlıklı biçimde müdahalelere katılmayı engelleyen, üstelik kısıtlı katılım vaatleriyle başta ABD, koalisyonu uyuttuğunu sandı.
Ama şimdi rehineler kurtarıldıktan sonra “Türkiye’nin pozisyonunun değiştiğini” söylüyor.
Üstelik ateş paçaları sardı. IŞİD sınırımıza dayanınca ya uyandı ya da kaçamak yapacak gerekçesi tükendi...
Başka ne işi var ki diyerek TSK’nin IŞİD’le savaşmaya hazır olduğunu söylemeye ve...
…Bu kadarla da yetinmedi. Savaşın kaderi süngünün ucundadır temel kuralını ABD de kabullenmiş olacak ki, IŞİD’e karşı olası bir kara harekâtının ipuçlarını duyumsatmaya başladı.

***

IŞİD’e müdahalede bayağı hızlandı.
Ekimin ilk günleri Meclis’e hükümetin sunacağı dışarıya asker göndermek ve belki de yabancı askerin ülkemize gelmesini sağlayacak ama mutlaka IŞİD’le Irak veya Suriye topraklarında savaşacak uluslararası askeri güce Türkiye’nin de katılımını içeren iki tezkerenin kabulünden sonra...
...ola ki başkanlığında toplanacak olan Bakanlar Kurulu’nun, tabii Amerika hükümetiyle görüştüğü olası katılımların ışığında alacağı kararları, önce önümüzdeki hafta mutlaka güvenlik zirvesi yapıp derhal uygulamaya koyacaklarını söylüyor.
Ne var ki öne sürdüğü koşulları, IŞİD’e müdahaleleri planlayan ABD Genelkurmayı’nın kabul edeceği kuşkulu.
Örneğin ABD Genelkurmay Başkanı, Türkiye’nin Suriye’de istediği tampon bölgeyi, şu an planlarımızda yok diye onaylamadığını açıkladı.

***

Ne ki RTE; dün dost ama bugün kendi koşullarına aykırı bulduklarına düşman.
Mursi iktidarını devirerek Cumhurbaşkanı olan Sisi ile aynı masada oturmayı reddeden RTE, evet ama 1980 darbesi ürünü anayasa ile iktidara geldiğini, o anayasanın örneğin seçimlerde yüzde 10 barajıyla 2002’den beri öteki partilere fark attığını ve hatta o anayasanın mimarı darbeci Kenan Evren başta, sonradan halkın devirdiği kimi diktatörlerle ilişkiler, dostluklar kurduğunu unutuyor.

***

Hemen pek çok konudaki örnek dönüşlerini izledikçe insanın başı dönüyor ve içi bulanıyor ama neylersin...
…halkımızda bu ense oldukça, AKP iktidarı da yıllardır bu enseye Osmanlı tokadı vurmakta ustalığını kanıtladıkça...
…döneklikleri, gerçekleri yazsan, söylesen ne yazar?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları