Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Montaj video' yerine ‘yeni çözüm süreci'

06 Kasım 2024 Çarşamba

Daha önce de yazdım ama artık çok net ortaya çıkmıştır ki yeniden tezgâhlanan “çözüm süreci”nin hedefi, ana muhalefet partisini bölmek ve karıştırmaktır.

14 Mayıs 2023 seçimlerinin öncesinde Kılıçdaroğlu’nu itibarsızlaştırmak için bir kurgu videoyu piyasaya süren ve terör kartını kullanan iktidar, bu kez kurguladığı planla muhalefeti anayasa değişikliğine ikna etmek için “açılım” planını devreye soktu.

Kılıçdaroğlu’na karşı kullanılan videonun gerçek olmadığı ortaya çıksa da Erdoğan, “Ama montaj ama şu ama bu. PKK’lılar videolarla bunlara destek verdiler” diyerek çamuru atmış ve o çamurun bıraktığı iz, rakibini zayıflatmasına yaramıştı.

Ne yazık ki bu defa, Erdoğan’ın işini CHP yönetimi kolaylaştırdı. 31 Mart yerel seçiminde halkın verdiği mesajı doğru okuyamayan Özgür Özel, erken seçimi geciktirmek için elinden geleni yaptı. Yirmi iki yıllık AKP iktidarının ülkede yol açtığı derin kaosa çözüm bulmak için erken seçimi zorlayacağı yerde, seçimi 2025’in sonuna ertelemeyi önerdi. “Makama saygı” diyerek Erdoğan’la görüşmek için yaptığı randevu çağrıları, “yumuşama/normalleşme” politikası ve laik Cumhuriyeti yıkmayı amaçladığını tüm dünyanın bildiği iktidar ile “müzakere etme” yöntemi ile geçen yedi ayda, seçim sonrasında birinci konuma yükselmiş olan CHP’yi zayıflattı. 

TERÖR KARTI YİNE DEVREDE

Bahçeli’nin ağzından çıkan inanılmayacak sözlerle duyurulan ve sonrasında Erdoğan’ın da onayladığı “2. Çözüm Süreci”ne inanıp buna destek olacaklarını söylemeleri, ne DEM’in ne de CHP’nin akıllandığını gösteriyor. AKP’nin asıl amacının Erdoğan’ı yeniden seçtirmek olduğunu sağır sultan bile biliyor ama muhalefet uyuyor ya da birilerince uyutuluyor!

Sonuç olarak Esenyurt’tan sonra, Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine de kayyım atanması, AKP’nin bunca yıldır izlediği siyaseti düşününce, ne yazık ki şaşırtıcı değil. Belli ki AKP, CHP’yi DEM ile birlikte “terör destekçisi” olarak damgalayıp oylarının iyice düşmesini sağladıktan sonra baskın seçim yapacak; terör kartını bu kez böyle bir kurguyla kullanacak. 

Bu baskın seçim, Özgür Özel’in “uygun” dediği 2025 Kasım ayında mı olur bilinmez ama gidişata bakılırsa, o tarih geldiğinde acaba yine CHP için uygun olacak mı diye sormak gerekir.

Kritik nokta şu: Nasıl ki Kılıçdaroğlu’na karşı kullanılan videonun gerçek olup olmaması AKP için önemli değilse, şimdi de CHP’nin teröre desteğinin gerçek olup olmaması onlara göre önemli değil. Çamuru atacaklar, yine izi kalacak ve kendi seçmen kitleleri buna inanacak diye hesap ediyorlar. 

CHP KAYGAN ZEMİNDE 

Bu kez “kent uzlaşısı” ile CHP’den aday yapılan DEM Partili belediye başkanının görevden alınması söz konusu ve CHP mitinginde DEM Parti eş başkanı konuştu. Dolayısıyla tüm süreç AKP’nin kara propagandasına uyacak şekilde tasarlanıyor. AKP’nin sahte “Kürt açılımı”nın ne kadar kirli bir plan olduğunu umarım bu defa herkes anlar. 

Bununla birlikte, ülkenin kurucu partisini yönetenlerin yerel seçim zaferinden sonra izlediği politikalar da sorgulanmaya muhtaçtır.

Mardin’de DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın “Seyit Rıza ne yaptıysa, Şeyh Sait ne yaptıysa Kürt halkı da Türk halkları da onların yaptığını yapacaktır” demesi üzerine aynı otobüs üzerinde konuşan Özel, bir tepki göstermemiştir.

Kuşkusuz iktidarın kayyım darbesine karşı demokratik direnme hakkını kullanmak  gerekir. Yüksek Seçim Kurulu tarafından adaylıkları onaylanmış ve halk tarafından seçilmiş belediye başkanlarının yerine kayyım atanması hukuksuzluktur. Ancak bu darbeye karşı mücadele ederken CHP’nin çizgisinin belirsizleştirilmesine karşı eleştiriler giderek artıyor.

Şimdi bunun sırası mı diyenlere, bu sorgulamaları dürüstçe yapmadıkları ve bunun için herhangi bir zamanı da yıllardır uygun bulmadıkları için bu hale gelindiğini hatırlatırım.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çukur! 6 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları