Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kargaşa
Gizlisi saklısı kalmadı.
Terör örgütü ve örgütü parlamentoda temsil eden siyasi kolu; demokratik haklar edebiyatına sığınarak Türkiye’yi bölme stratejilerinin yeni aşamasını uygulamaya başladılar.
İmralı’daki terör şefine fiziksel şiddet uygulandığı bahanesiyle Güneydoğu ve Doğu illerinde uygulamaya başlatılan eylemlerin asıl amacını RTE dışında sağ-
duyu sahibi her kesim anladı, kavradı.
Demokratik (Kürt) Toplum Partisi Meclis grubu, eylemlerin doruğa çıktığı gün Diyarbakır’da toplandı.
Bu davranışın anlamı açık: Kürt eylemcilerin yanında olduğunu kanıtlıyor ve devlete karşı girişilen eylemleri destekliyor.
Asıl amaçlarını demokratik haklar, demokrasinin ülkemizde geliştirilmesine çalıştıkları gibi söylemlerle örtmeye çalışıyorlar.
Fakat bu çabayı artık yutan yok!
Eli kanlı terör örgütünü İmralı’dan çıkarmak ve onun önderliğinde Türkiye’yi bir baştan öteki başa yangın yerine çevirmek. Birinci aşama bu.
Devleti yönetenler, bu hükümet ne yapıyor? Türk-Kürt çatışmasını körüklememe bahanesine sığınıyor.
Kürtçü eylemler olağan toplumsal hareketlermiş gibi, susuyor.
***
Bölücülerin cüreti sınır tanımıyor.
Fiziki şiddet uygulandığını söyledikleri İmralı’dakini bir parlamento heyetinin ziyaret etmesini öneriyor.
Bu öneriyi yapan Kürt Partisi Genel Başkanı Ahmet Türk’ün gözünde her türlü bakımdan yararlanan İmralı’daki otuz bin insanımızın katlinden sorumlu değil.
Neredeyse TC’nin İmralı’dakinden özür dilemesini isteyecekler.
Ama Kürt Partisi bölgedeki şiddet olaylarını kınamayı aklının ucundan geçirmiyor.
Ve… bu adamlarla Kürt sorununa demokratik çözümler bulunacak ha? Güldürmeyin insanı!
***
İktidar susuyor. Milli Güvenlik Kurulu’ndan Kürt eylemlerinin asıl amacına değinen bir işaret alınmıyor.
İktidar ülkeyi bölünmeye sürükleyen eylemlerle ilgili önlemler alacağı yerde yerel seçimleri kazanmanın peşinde.
Muhalefet ise olanca gücüyle iktidarı uyarıyor. Ne çare! RTE için muhalefetin öne sürdüğü gerçekler sadece ve sadece iktidara muhalefet yapmak, parlak icraatını engellemek için ayağına karpuz kabuğu koymakla eşdeğer.
Arada bir Türk-Kürt kardeşliğinden söz etmekle, ülkeyi kimsenin bölemeyeceğini içeren nutuklar atmakla görevini yerine getirdiğini ve bu davranışı ile ulusallığı tehdit eden gelişmelere ne denli uyanık olduğunu kanıtladığını sanıyor.
Deniz Baykal doğru bir saptama yapıyor. Bu Başbakan terörün gerçek anlamını kavrayamadı, diyor. İktidar, terörü bir kısım örgütlerin veya Kandil’den yönetenlerin ayakta kalmak ya da güçlerini göstermek diye yorumluyor.
Baykal’a göre Diyarbakır’da -ve tabii bölge illerinde- yaşananlar bir ayaklanma provasıdır, bir kalkışmadır.
Bugüne kadarki olayları izleyenlerin bu saptamaya katılmaması olanaksız.
MHP lideri Devlet Bahçeli ağır konuşuyor. Hem Çankaya’daki AKP’liyi hem de -ülkenin bütünlüğüne ihanet ettiği gibi tanımlamalarla- kardeşi RTE’yi suçluyor.
Bu adamların elinde geleceği göremeyen ve bugün geç kalmış değerlendirmeler.
Başbakan ise yerel seçimlere kadar muhalefete yanıt vermeyeceğini söyleyerek gerçekleri tartışmaktan kaçıyor.
Ulusal medyamıza gelince, terörün aldığı son ivme karşısında gerekeni yerine getirmiyor.
Bu iktidarın elinde ülke tam bir kargaşa içinde.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- 'Açız' diye bağırdı, yaka paça dışarı atıldı!