Cüneyt Arcayürek

Dedeler ve Torunları

24 Mayıs 2011 Salı
\n

Utanmadan sıkılmadan ileri demokrasiden, partiler demokrasinin erdeminden söz ediyorlar.

\n\n\n

Oysa seçime adeta gaipten gelen kasetler yön veriyor.

\n

Şu gerçek yadsınabilir mi?

\n

Kaset darbeleriyle oluşacak parlamentoda, AKP çoğunluğuyla yapılacak yeni anayasa; ahlaksal, siyasal, demokratik içeriğiyle daha başlangıçta tartışılır, şaibeli bir anayasa olmayacak mı?

\n

Ne çare, gözleri kararmış. Tek başına iktidar olsun da ne olursa olsun!

\n

Demokratik kurallar çiğneniyormuş. Kaset şantajıyla bir parti (MHP) seçim barajının altına düşürülüyormuş ve bu, siyasal, toplumsal ahlaksızlığın dik âlâsıymış.

\n

İktidarın umurunda değil!

\n

MHP yöneticilerini hedef alan son kaset piyasaya sürüldükten, partinin altı önemli yöneticisi istifa ettikten sonra hükümet başkanından olayın asla kabul edilemeyeceğini ifade eden bir açıklama, bir konuşma beklerdiniz. Boşuna!

\n

Karşınıza bir AKP mitinginde olayı kınamak yerine; kasetlerle partiyi yerden yere vuran, MHPye oy vermemelerini dokunduran Başbakan RTE çıktı!

\n

***

\n

Seçimden önce ve propaganda sürecinde sürekli MHPye saldırdı.

\n

Tek başına iktidar olmak, amaçları doğrultusunda istediği gibi bir anayasa yapacak yeterli çoğunluğu sağlamak için MHPyi baraj altına düşürmeyi hedef aldı.

\n

Muradına kaset rezaletiyle ulaşacağını sanıyor.

\n

Seçimleri adil, tarafsız biçimde yapmakla görevli ve sorumlu Başbakan; kasetleri üreten kaynağın bulunması için devletin istihbarat organlarını harekete geçireceği yerde, olaya üstün körü bir yaklaşım sergiliyor.

\n

Güya kasetleri üretenlerin üzerine gidiyor.

\n

Raftaki yalancı dolmayı kimse yutmuyor. İnandırıcı olmaktan uzak.

\n

Polisin ve savcılığın gerekli araştırmaları yapmakta olduğunu içeren birkaç cümle söyleyerek asıl amacını gizlediğini sanıyor.

\n

***

\n

RTE, sözüm ona Kürtleri koruyor. Geçmişin öyküleriyle CHPye vuruyor.

\n

Halkı aydınlatmanın peşinde. Oy derdinde.

\n

Altı üstü nedir açıklamadığı kimi belgelerle örneğin CHPnin camileri ahır yaptığını

\n

Dışarıda basılmış Kürtçe kitapları, kuşku yok, Türkiye Cumhuriyetine 28 kez isyan eden Kürt azınlığını kalkışmaya, isyana kışkırtan kitapları CHPnin ülkeye sokturmadığını söylüyor.

\n

Neden bu yolu benimsiyor? CHPnin mitinglerde yoksulluğu, işsizliği kalın çizgilerle açıklayan, yüzüne vuran söylemlerine doyurucu yanıtlar veremediği için

\n

***

\n

Üstelik siyasal ahlaka saygılı sözde muhafazakâr bunlar.

\n

Gerçekte bal gibi dini kullanarak siyasal rant elde etmenin peşindeler.

\n

Üstüne üstlük gizli ellerden gelen ahlakdışı davranışlara prim verdikleri gibi:

\n

Rüyalarda ölen liderlerinden talimat alıyor. İstihareye yatarak siyasal yol yöntem araştırıyorlar.

\n

Uydurma değil bu saptama. Dünden bugüne örnekleri aşağıda:

\n

(1)- Geçen hafta yayımlanan bir habere göre; Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak; kahvaltıda buluştuğu gazetecilere:

\n

Hocamız Necmettin Erbakan rüyamda Teşkilattan ne haberdiye soruyor, hepteşkilat, teşkilatdiyordu. Birinde ekip halinde toplantıdaydık. Aralarından sondajlama yöntemiyle seçilenlere,falanca yere, filanca yere gittin mi?diyordu. Arkadaşların bazıları güç durumdaydı, gitmedikleri anlaşılıyordu dedi.

\n

(2)- 27.4.2007’de ANKAnın verdiği bir haber; Emine Erdoğanın, eşi RTEnin cumhurbaşkanlığının hayırlı olup olmayacağını saptamak için 2-3 kez istihareye yattığını öne sürüyor.

\n

İddiaya göre, hiçbirinde böyle bir kararın aile açısından olumlu olacağına dair bir ışık alamıyor. Uyandığında gördüğü rüyaların RTEnin Çankayaya çıkmasının olumlu olmayacağı yönünde oluyor. Çocuklarının da genel kanısı budur. RTE, bu nedenle Çankayaya çıkmaktan vazgeçiyor.

\n

Bu iddia -o tarihte- Ankara Atılım Üniversitesi Halkla İlişkiler Başkanı Prof. Osman Özsoyun haber7.com adlı internet sitesindeki yazısında yer aldı. Prof. Özsoy, istihare bilgisini sağlam kaynaklardan öğrendiğini belirtti ve RTEnin Çankayaya çıkmamı ailem istemedi sözünü kanıt gösterdi.

\n

***

\n

(3)- Biliyorsunuz; gönülden kafadan bağlı olduğu Osmanlı padişahları RTEnin dedesi!.

\n

Dedeleri de, İslamiyet gereği aptes alıp istihareye yatarak; tereddütlü bir işin hayır mı şer mi getireceğini saptıyor. Örnekler kitaplarda.

\n

Yeni bir ordu, Nizam-ı Cediti kuran, orduya gereklidir diye mühendis ve tıp okullarını kuran III. Selim gibi ileri görüşlü sayılan bir padişah; Fransız ihtilali günlerinde bir sadrazam (başbakan) seçecek. Kaymakam Paşa ile Şeyhülislamı çağırır. İkisi de sorumluluk yüklenmek istemeyince üçü de istihareye yatar. Sultan Selimin rüyasına üç defa Serasker Hasan Paşa girdiğinden mührü ona gönderir.

\n

Hasan Paşa savaşta ölür. Yenisini nasıl bulmalı? Bu kez Selim; bütün Rumeli vezirlerinin adlarını bir torbaya koyup Hırka-ı Şerifin bulunduğu odaya gidip kura çeker. Sadrazamlığa Ruscuklu Hasan Paşanın adı çıkar.

\n

***

\n

İşte dedeler ve torunları. Bir de tarih tekerrür etmez derler!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları