Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Darbeler, Darbe Davaları...
Darbelerin yasal kılıfını ortadan kaldıracak çareler aranıyor ama darbe
\niddialı davalar bir türlü sonuçlanamıyor.
\nTürkiye darbe paranoyası ile yatıp kalkıyor.
\nOysa 12 Eylül’den gerekli dersleri çıkaran TSK; yıllardır artık darbe döneminin kapandığını açıklıyor. İktidar ve muhalefet partileri yıllardır artık Türkiye’de darbe dönemlerinin kapandığını söylüyorlar.
\nMedya, ilim bilim adamları, iş çevreleri aynı yargıyı sürekli yineliyorlar.
\nDün darbelere alkış tutanlar, bugün hep bir ağızdan darbeleri (ne yazık ki askeri de) umacı gibi gösteriyorlar.
\nTürkiye darbelere karşı topyekûn seferberlik halinde.
\nSiyasetçisi, bilim adamı, medyası ileri demokrasiye koşar adım!
\nBu manzara tamam.
\nElbette darbelere karşı olalım ama hemen yarın darbe olacakmış gibi bu telaş neden?
\n***
\nYAŞ’taki başkanlık gösterisinden sonra RTE; TSK İç Hizmet Yasası’ndaki “Silahlı Kuvvetler’in vazifesi, Türk yurdunu ve anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kollamak ve korumaktır” diyen 35. maddeyi gündeme getirdi.
\nGerekçe: Kenan Evren’in 12 Eylül darbesini bu maddeye dayanarak yaptıklarını söylemesi.
\n35. maddeyi değiştirerek darbelere önlem almak fasa fiso.
\nDarbe bir oldubitti.
\nUluslararası hukuk bir ülkede darbeden sonraki düzeni tanıyor.
\nSanki bugün ve gelecek yakın günlerde darbe olasılığı var Türkiye’de.
\nİleri demokrasiyi inşa ediyoruz ya; ulusal hemen hiçbir konuda bir araya gelemeyen, birbirine destek olamayanlar, 35. maddeyi bir an önce, yeni anayasayı beklemeden aman düzenleyelim telaşı ile birbiriyle yarışıyor.
\nTBMM’nin ekim ayı çalışmalarında 35. maddenin ele alınıp bir an önce yeniden düzenlenmesinde hemfikirler...
\nDarbeleri siyasal amaçları için malzeme yapan RTE ile asker siyasete (yönetime) müdahale ederse herkesten önce tankın önüne çıkacağını söyleyen siyaset adamı örneğin 12 Eylül’de acaba nerelerdeydiler?
\n***
\nBakın, bugün darbelere karşı kesin ve keskin bir tavır alanları eleştirirken bu konuda davranışlarımızla ilgili kısa bir not vereyim.
\n1950’den sonraki siyasal olayları ayrıntılarıyla yazdığımız 21 kitaplık dizide darbeleri destekleyen tek bir satır bulanın alnını karışlarım.
\nHa; hükümetin çaresiz kaldığı, anarşi, terörün kol gezdiği, parlamentonun işlerliği ile, devlet otoritesinin yittiği 12 Eylül’de bugün darbe karşıtı dalkavuklar dahil hemen bütün çevrelerin, medyanın onayladığı “o güne” elbette karşı çıkmadım. Ama sonra? Sıkıyönetim döneminde 12 Eylül’ü ve önderlerini alaylı dille irdeleyen Ku-De-Ta’yı yayımladım. Evren, 12 Eylül’e karşı olanlar diye yayımladığı kitapta, benim yazılarıma da yer verdi.
\nBugün tartışmalarda darbe öncesi yaşananlar asla konu edilmiyor.
\nDarbelerden sonra, dün de bugün de onaylamadığımız olaylar eleştiriliyor.
\n28 Şubat bu olguya bir örnek. Bugün baş tacı edilen, TV’lerde sümük salya laik cumhuriyetin temelini sarsan cemaat liderlerini... Türk İslam Cumhuriyeti hasretini kanlı mı kansız mı olacak diye betimleyenleri anımsamak bugün neredeyse suç!
\nOysa, o gün de bugün de desteklediğim, zorunlu gördüğüm ünlü MGK toplantısında alınan anayasaya uygun kararlar, darbenin eşikten döndüğünün kanıtıdır.
\nNe yazık ki sivil kadrolar bir türlü tehlikenin farkına varamadılar. Demokratik yol ve yöntemlerle 28 Şubat’ın gereklerini geliştirmekten uzak durdular.
\nSonuç ortada: Dinci siyaset; Atatürkçü düşünceyi, laik, üniter devlet anlayışını sildi.
\n***
\nDarbe çığırtkanlığı, 20 yıl mı, 30 yıl mı süreceği bilinmeyen darbeyle ilişkin davaların akıbetini gündeme taşıdı.
\nÖrneğin üç yıldır süren Ergenekon davası yasama ve yargının konumlarının tartışılmasına yol açtı.
\nSekiz seçilmiş tutuklu mahkeme kararıyla salıverilmiyor; halkın iradesinin gereğini yerine getirecek yasal düzenlemeleri ne hükümet ne de iki milletvekili içeride olan ana muhalefet bir türlü hazırlayamıyor.
\nOysa beklenen neydi? Hükümet ve muhalefetin bir araya gelip yaz içinde yapacakları yasal düzenlemeleri, Meclis’in olağanüstü toplantısında gerçekleştirmeleri!
\nCHP’nin gövde gösterisinin ne denli etkili olacağı, dün başlayan mahkemenin Balbay’ın bir kez daha tahliye talebine vereceği yanıtla kanıtlanacak.
\nAma mahkeme başkanının; tahliyelerin mahkemenin değil, ancak parlamentonun çıkaracağı yasa ile sağlanabileceğini içeren TBMM Başkanlığı’na gönderdiği yazı umutları gölgeliyor.
\nİnşallah yanılırım.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Malatya depremi: 'Endişe verici' diyerek uyardı!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!