Aydın Engin

Çaresiz, savunmasız…

15 Kasım 2015 Pazar

Hafif matrak ama çok ciddi; mizahtan nasipsizlere karşı mizaha sığınmış bir Tırmık hemen hemen bitmişti. Birkaç düzeltme, sonra yolla Cumhuriyet’e. Akşama kadar özgürsün artık. Keyifli bir tembellik gününe hazırlan…
Derken…
Derken Oya Baydar televizyonu açtı. Paris’ten yükselen korku ve acı çığlıkları evimizde yankılanmaya başladı.
Günaydın!..
Hayır: Gün karanlık. Kanlı ve karanlık…
Hemen hemen bitmiş Tırmık, yavaşça, sessizce bilgisayarın çöp kutusuna süzüldü.

***

Zorba güç…
İster devletin elinde, ister bir örgütün, ister gücünü bileğinden alan birinin elinde…
Zorba gücün karşısında insanın ve insanlığın çaresizliği, savunmasızlığı…
İster Suriye’de, Irak’ta, Filistin’de, Kuzey Kore’de, Suudi Arabistan’da…
İster Paris’te, Kudüs’te, Silvan’da, Suruç’ta, Ankara’da, Pyöngyang’da, Bağdat’ta, Şam’da, Halep’te…
Avrupa’da, Asya’da, Amerika’da, Afrika’da…
Yedi iklim dört bucakta zorba gücün karşısında insan da, insanlık da çaresiz ve savunmasız…

***

Paris cankırımından parça buçuk haberler, habercikler sağanak olmuş üstümüze yağıyor…
Kırık dökük düşünceler...
Sağlam cevaplardan yoksun sorular, sorular, sorular
Yeni Dünya fatihleri” diye anılanların, İnkalara, Azteklere uyguladıkları zulüm ve vahşet ötesi saldırılar ile IŞİD vahşeti arasında birinin erken, ötekinin geç yaşanmışlığından öte ne fark var?
İktidarını kurmak, sürdürmek ve genişletmek için zorba güce başvurana zor kullanmadan, şiddeti bir mücadele yöntemi olarak seçmeden karşı koymak mümkün mü?
Kendi dinsel, cinsel, etnik kimliğinden olmayanlara boyun eğmedikleri sürece yaşam hakkı tanımayan bir zorba güç nasıl durdurulur, önlenir, engellenir, etkisizleştirilir?
Selefiliğin tanımında Müslüman olmayanı zor kullanarak Müslümanlaştırmak; selefilerin değerlerini benimsemeyen ve uygulamayan Müslümanları da düşman sayıp yok etmek var mı?
Cihat “sahici” Müslümanın vazgeçilmez dinsel ödevlerinden biri mi?
İslam ile demokrasi ve bireysel özgürlük arasında uzlaşmaz bir çelişki mi var?
Paris cankırımının çığlıkları henüz kulaklarda yankılanırken Avrupa’daki, Ortadoğu’daki, Güneydoğu Asya’daki Müslümanlara karşı toplu “yok etme reçeteleri” yazıp, ekranlarda savunanlar “şiddetin şiddeti, sonra daha sert şiddeti, sonra daha, sonra daha da daha…” diye özetlenebilecek ölümcül sarmalı kavrayamayacak kadar budala olmaları mümkün mü?

***

Zorba gücün, şiddetin, terörün karşısında biz insanlar ne kadar çaresiz ve savunmasızız…
İnsanlık ne kadar çaresiz, savunmasız…  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları