MERSİN - Galatasaray 3-1 kazandığı Cluj maçının 11’ini tercih etmişti Mersin İdman Yurdu deplasmanında...

‘Kazanan takım bozulmaz’ diye düşünürseniz teknik direktör Fatih Terim haklı; gelgelelim kadrodaki oyuncular ulusal maçlar dahil 3 günde bir sahaya çıkıyorsa rotasyonu da hesaba katmalıydı usta hoca!..

Son 15 dakika döküldü G.Saray... Üstelik Amrabat, Aydın değişikliklerini yaptığı halde. Eğer hakem Clio’nun Amrabat tarafından çekilişinde penaltıyı verse mağlup da olurdu. Sarı - Kırmızılılarda bir Hamit vardı biraz da Umut... Gerisi idare etti. Yekta’nın defoları az koştuğunda ortaya çıkıyor. Emre yorulana dek var, sonra sıradan bir futbolcu gibi... Riera solbek değil. Burak morali bozulunca - ki Mersin taraftarı sürekli küfretti - oynayamıyor. Yine de Umut ve Eboue’nin şutları direğe takılmasa G.Saray pekâlâ kazanırdı. Ama şans faktörü yanınızda değilken yorgun takıma müdahale etmiyorsanız puan kaybı kaçınılmazdır dünkü gibi!.. Bir de G.Saray’ın sezon başından beri aşağı yukarı her maçta ölü toptan gol yediğini anımsatalım.

Liberoya dönüş

Mersin bu 1 puanı çok istedi. Takım olarak iyi mücadele ettiler, N’Duka süratiyle G.Saraylıları çıldırttı, takımına fauller kazandırdı. Mert Nobre yine bir klasikti. G.Saray’ı seviyor, hangi takımın formasını giyerse giysin golünü atıyor. Bir de Hakan Bayraktar vardı. Hani şu F.Bahçe’de 10 yıl önce oynayan... Yaşı da 32. İlk 11’deydi, maçın ilkyarısında ne oynadığını kimse anlayamadı. Çünkü çift stoperin arkasında sarkık liberoydu sanki. Unutulan bir oyun modelini sergiledi emektar. Nurullah hoca G.Saray’ın araya atacağı topları kesmek için Hakan’ı ön liberedon arka liberoya çekmiş. Yani 1970’lerdeki modele... Başarılı olduğuna göre eleştiremeyiz Nurullah Sağlam’ı...