Futbolda yeni sezona merhaba dedik. Lig henüz başlamasa da Avrupa kupası elemeleri, özel karşılaşmalar, Süper Kupa derken 2012 - 2013’e hazırız. Ve geçen hafta da gerçekten yoğun bir maç trafiği vardı. Bu sıkışık programda yolum Türk Telekom Arena’ya düştü. Bir arkadaşımla Doğu VIP’ten izledim G.Saray-Fiorentina maçını. Taraftarın arasında oturmak gerçekten keyifli. Heyecanlarına ortak oluyorsunuz futbol tutkunlarının. Tribüne girerken üzerimde geçerli basın kartı ve akreditasyon belgem olduğu halde 3 kez arandım. 2 - 3 madeni para ile kalemime takıldı polis, Kızılay kutusuna attım. Kalemi de “Gazeteciyim” diyerek kurtardım. Kural, kuraldır; uymamız gerekiyorsa cepteki madeni paraları elbette teslim etmeliyiz, diyerek gişelerden geçip yerime oturdum.

Devre arası oldu, bir şeyler içme ihtiyacı duyduk. Cafe Crowne’dan hazır kahve aldım; fiyatı 6 lira. 10 lira uzattım, üzerine 4 tane madeni 1 lira verdi satıcı. Ardından arkadaşımın canı kola türü bir içecek çekti. Öteki büfeden de 333 ml’lik bir gazlı içecek satın aldım. Onun fiyatı da 6 lira, bir 10 lira daha uzattım, 4 madeni 1 lira daha. Bozuk para taşımayı hiç sevmeyen biri olarak Komşu Fırın büfesinden kurabiye satın aldım 9 lira. Bir onluk daha uzattım 1 lira para üstü. Maçın sonlarına doğru cebimdeki madeni paralar adam yaralamaya yetecek kadar olmuştu, hatta bir torbaya koyup sıkıştırıp futbolcunun kafasına atsam, adam gözünü hastanede açar! Ertesi gün yolum Bursa Atatürk Stadı’na düştü. Maça 5 dakika kala geçip yerime oturdum ama madeni paraları gişe önündeki güvenlikçilerin uyarısıyla yardım kutusuna atarak. Ardından VIP A tribünde 3 arkadaşımla keyifli bir 90 dakika izledik. Eh hava sıcak, devre arası gelsin sular, gitsin kahveler, Uludağ gazozlar derken kâğıt paralar cepten çıktı, madeni paralar yine bana kaldı...

24 saat içinde üzerimde ciddi miktarda bozuk para birikmişti. Sistem, kendi koyduğu kuralı kendi deliyordu. Evet, Türk futbolunu yönetenler, güzelim statları işletenler ve elbette ki stat içindeki büfelerde bizlere satış yapanlarla, güvenliği sağalayan polis ve özel güvenlik görevlileri, sözüm size: “Vatandaşı, yurttaşı, futbolseveri aptal yerine koymayın.”

Çok ayıp! Madem stada madeni para sokmak suç; çünkü hepimiz birer potansiyel holiganız sizlerin gözünde, öyleyse içerideki büfelerde de madeni para üstü verdirtmeyin, insanların aklına da ‘karpuz kabuğunu’ düşürmeyin! Ya bu madeni para yasağıyla birileri her maç günü kapıda ‘hasılatı’ topluyor ya da kimsenin birbirinden haberi yok. Benim önerim, bilet fiyatlarını yükseltin, içinde örneğin bir içeceklik kupon olsun ya da satış yapan büfelerde ‘paket satış’ yapın. Su - kahve 5 lira; simit - kola 10 lira deyin hiç olmazsa, insanlara bozuk para iade etmeyin. Çünkü gerçekten, ‘aptal’ yerine konmak iç acıtıcı...

\n\n