İlk yarıda Başakşehir iyiydi; öne geçti, farkı açtı. İkinci yarıda G.Saray; gösterdiği direnişle rakibine yetişti, puana ortak oldu.
Skoru ‘kayıt dışı’ bir penaltı belirledi ve UEFA yarışındaki iki takım punları paylaştı.
Galiba dünkü maçın en kısa anlatımı bu.
Ne var ki galibiyeti kaçıran taraf konuk ekipti. Başakşehir forveti beceriksizlik yapmasa G.Saray yönetimi bugün kendisine Olağanüstü Genel Kurul tarihi arıyor olacaktı. Abdullah Avcı, dersine iyi çalışmış. Selçuk’la Emre Çolak’ın zayıf fiziğinden yararlanıp presle oyun kurmalarını engelledi, solda Alparslan, sağda da Visca, takımı önde tuttu. Top G.Saray’ın ayağında gibi gözükse de reel oyunu Başakşehir oynuyordu. İlk golde 4 hücumcuyu rakip 18’e sokmanın ürününü aldılar. 2. gol kaleci hatası gibi gözükse de asıl fatura kenardaki emanet hocalara kesilmeli. 1.98’lik M.Batdal’a karşı devşirme stoper H. Balta ve 1.80’lik Denayer’le değil, Semih’le çıkmalıydılar. Hatalarını anlayıp, 2. yarıya Semih’le girdiler ve Belediye’nin top tutmasına engel olup hücuma daha rahat çıktılar. Alparslan’ın sakatlanıp oyun dışı kalışı da Sarı - Kırmızılıları etkin kılmıştı 2. bölümde... Can havliye yüklendiler; ilk bölümde egoistlik yüzünden takımını 1 golden eden Yasin’in özgüveniyle skoru dengelediler.
Gelelim genel görüntüye; 3-3’ün müsebbibi Dursun Özbek yönetimidir. Çünkü, G.Saray gibi bir takım sezon içinde 3 kez hoca değiştirmez, hele hele yeni antrenörünün kim olacağını futbolcusuna danışmaz!