Arif Kızılyalın

Korku Tünelinde Dakika Dakika 3 Saat

14 Mayıs 2012 Pazartesi
\n\n\n

Kronometre 90 artı 7. dakikayı gösterdiğinde, zaten sakatlık nedeniyle duran oyun bir daha başlamamacasına noktalanıyordu. Ve bu son düdük, G.Sarayın Kadıköydeki ilk lig şampiyonluğunun ilanıydı. 55 bin F.Bahçe taraftarı önünde, zaferini duyuruyordu Sarı - Kırmızılılar.\n

\n

Statta önce bir sinir boşalması yaşandı.\n

\n

Sonra mı?\n

\n

Sonrası felaket. Futbol, dostluk, ezeli rekabet, centilmenlik, Fair - Play, aklınıza sporla, uygar yaşamla ilgili ne geliyorsa siliniverdi birkaç saat içinde. Telekom tribünün bariyersizkapısındaki polisleri ekarteeden birkaç kendini bilmez, tüm stadı yangın yerine çeviriverdi. Aslında o 15 - 20 kişi sahaya dalmadan durdurulsa, peşlerinden belki bine yakın taraftar holigankimliğine bürünmeyecek, protestolu bir şampiyonluk gecesiyle 12 - 13 Mayıs günleri tarihteki yerini almayacaktı. Ama toplum psikolojisi de işin içine girince, stat ile soyunma odası koridorları arasındaki bölgesavaş alanına döndü. Evet, savaş muhabiri değilim. Belki, 3 - 4 kez 1 Mayıs olaylarını izledim, Kopenhagdaki G.Saray-Arsenal tutuşmasını haberleştirdim, bir kez de Liverpool ile Milanlı taraftarların İstanbuldaki meydan savaşında fotoğraf çektim. Ama şunu belirtmekte fayda var ki Kadıköydeki 3 saat, gerçekten, uzun süre silinemeyecek izler bıraktı o anı yaşayanlarda. \n

\n

İsterseniz o anları saat saat, soyunma odası koridorunda bulunan bir gazetecinin gözünden yaşayın.\n

\n

21.05: G.Saraylı futbolcular sahada şampiyonluk sevincini yaşayıp, Sabrinin açtığı Sarı - Kırmızılı bayrakla soyunma odasına doğru giderken numaralı tribünden şişeler yağmaya başladı. Polis, lacivert renkli körük önünde adeta etten bir kalkan oluşturdu.\n

\n

21.08: F.Bahçeli futbolcular, üzgün biçimde başları önde tünele yönelirken Telekom tribünü önünde, fotomuhabirlerinin sahaya giriş yaptığı demir kapının önündeki polis, bir anlık gaflet yaşayınca 15 - 20 kişilik bir taraftar grubu sahaya daldı. Aynı anda stadın dört bir yanındaki koltuklar kırılıp sahaya atıldı. Polisin sahaya giren 15 - 20 kişiye biber gazı sıkıp, plastik mermi attığını gören kalabalık bir grup bu kez maraton alt ve Telekom tribündeki polis barikatını aşıp sahaya daldı. İşte o anda can pazarı başlıyordu Şükrü Saracoğlunda. Kasklı, kalkanlı polisler, can güvenliği içgüdüsüyle sayıları bine yaklaşan taraftardan kaçıp tünele sığınacaktı. \n

\n

21.15: Tünel girişinin kaybedilmesive taraftarın futbolcu soyunma odalarını basılma ihtimali üzerine çıkış tüneline, polis, körüğün bulunduğu alanı gaz bombası ile kullanılmazhale getirdi. Ne giriş yapılabiliyor ne çıkış sağlanıyordu artık. Stat dışındaki gerginliğin artması üzerine F.Bahçeli yöneticiler, şeref locası ve 1907 tribün girişindeki kepenkleri indirtip olası bir facianın önüne geçti. Stadın dışarı ve içerisiyle ilişkisi kesiliyor, sadece otopark kapısı, fenalık geçirenlerin tahliyesi içinpolis önlemiyle açık tutuluyordu.\n

\n

21.20: Atılan gaz bombaları, Şükrü Saracoğlu Stadının en seçkin yeri Fenerium tribünündeki taraftarların baygınlık geçirmesine neden oldu. Baroni başta olmak üzere birçok futbolcunun eş ve çocuğu gaz bombalarının hedefiydi. Keza F.Bahçeli basketbolcu ve voleybolcular da polisle taraftar arasında kalmış, canlarını kendilerini locaya atarak kurtarmaya çalışıyorlardı. Aynı dakikalarda basın tribünündeki gazetecilere yönelik saldırıyı özel güvenlik önlemeye çalışıyor ama çılgına dönen taraftar F.Bahçelikimliğiyle tanınan medya çalışanlarının bile üzerine yürüyordu.\n

\n

21.30: Saha ile soyunma odaları arasındaki tünelin taraftarlarca ele geçirilmesi ve otomatik çıkış kapısının kırılması üzerine polis, taraftarı engellemek için kalkandan bir duvar oluşturdu. Saha içindeki gözü dönmüş gruptan bu barikata demir bariyer, viski şişesi, bira şişeyi yağıyordu.\n

\n

21.40: Taraftarın içeri girme olasılığı üzerine spor büro amirliğinin tüm personeli G.Saray soyunma odasının 2. kapısında barikat kurdu. Aynı anda çevik kuvvetten bir emniyet müdürü, Arkadaşlar, püskürteceğiz, siz özel timsiniz, korkmayındiye emrindeki birliğe moral veriyordu. Ve 100 kişilik bu birlik, kelimei şahadet getirip yeniden tünele, körüğe yükleniyor, karşı taraf püskürtülüyor, sahada taraftar avıbaşlıyordu. İşte o sırada, bir taraftar barikatı aşıp içeri girdiğinde 15 - 20 polisin hışmına uğruyororada bulunan F.Bahçeli yöneticilerce, Artık vurmayın yeter, ölecek uyarısıyla hayata tutunuyordu. Aynı anda bu bölgede bulunanlar gaz bombasından etkilenmemek için su içiyor, Lig TV çalışanları canlarını özel röportaj odasına kitleyip kurtarmaya çalışıyorlardı.\n

\n

21.45: F.Bahçe Asbaşkanı Ali Koç, yaşanan olayların büyüyüp iç savaşa dönüşme ihtimali üzerine canını tehlikeye atıp sahaya çıkacak ve çılgına dönen taraftarı sakinleştirecekti kan çanağına dönen gözlerini düşünmeden. Elbette polis de payını alacaktı Koç’tan: Biraz daha yapıcı davransanız bu olaylar buralara tırmanmazdı.” \n

\n

22.00: G.Saray soyunma odasının önünde Ali Dürüst, kireç gibibir yüz ifadesiyle olayları süzerken Abdurrahim Albayrak elinde telefon, Roma-G.Saray maçındaki gibi Burada bizi parçalayabilirler demeyi tercih ediyordu. Aynı dakikada futbolcularını teker teker öpen Fatih Terim, hava almak için çıktığı koridorda biber gazı kokusunu soluyunca spor büro birimindeki polislere Durum nasıl?diye soracaktı. Aldığı yanıt ise ilginçti: Hocam, amirlerimizden gelen bilgide kupa töreninin tehlikeye girdiği söyleniyor...İşte o an, suratı asılan yılların hocası haykırıyordu: Benim vaktim çok, gerekirse 17 Mayısa kadar bekler yine o kupayı Kadıköyde alırım. Almadan da gitmem. Fatih Terimin bu sözleri sarf ettiği dakikalarda Ali Dürüst de stadın şeref locasındaki başkan Ünal Aysal ile yaptığı görüşme sonrası soyunma odasına yönelip, Arkadaşlar, kupayı almadan gitmeyeceğizdiye bağırıyordu. Dışarıdaki polis - taraftar çatışmasının sesleri bazı yabancı oyuncuları endişelendirse de Necati, Sabri, Servet, Gökhan gibi isimler, Ölürüz de bu kupayı burada alırızdiye aralarında konuşmaya başladı.\n

\n

22.15: Sürekli başarı yazılı tişörtü ile koridora çıkan Eboue, Trabzonlu yurttaşı Zokoraya Fransızca, Şampiyon olduk baba. Senin için... diyor ve bir anlamda Emre-Zokora kapışmasının tarafı oluyordu.\n

\n

22.30: Soyunma odasında biber gazından etkilenmemek için havlularla soluk alan futbolcular endişelenmeye başlamıştı artık. Necati, Bugün buradan çıkabilecek miyiz?diye eski bir G.Saray altyapı oyuncusu olan spor büro polisiyle dertleşirken Ali Dürüst, TFF yetkililerinin, Sahada güvenliğiniz olmaz, locanın altında bir salon var, kupa töreni orada olsunönerisine, Hayır, ne salonda ne koridorda ne de odamızda o kupayı alacağız. Şampiyonluk kupasını hakettiğimiz yerde, sahada kaldıracağızderken, Fatih Terim de başkan Ünal Aysal ile yaptığı görüşmeden sonra, O kupa alınmadan tek G.Saraylı bu stattan çıkmayacak. Son sözüm budur...ifadesini kullanıyordu. \n

\n

23.00: TFF yöneticisi Ufuk Özerten ve 4 temsilci, G.Saray soyunma odasını ziyaret edip, Biraz daha bekleyin, şartlar hazır olursa kupanızı sahada alacaksınızmüjdesini verdi.\n

\n

23.10: Koridor ve tünelde can güvenliğinin tam anlamıyla sağlanmasının ardından TFF Başkanı Yıldırım Demirören, G.Saray Başkanı Ünal Aysal, yöneticiler Refik Arkan, Celal Gürcan, kongre üyesi Saffet Ulusoy, G.Saray soyunma odasını ziyaret edip kutladılar. Bazı futbolcuların TFF Başkanı Demirörene çok samimi davranması, koridorda bulunanlar tarafından, Yöneticilerinizi kızdıracaksınız amagülüşmelerine neden oluyordu.\n

\n

23.15: F.Bahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, Mehmet Sümer, TFF yetkilileriyle görüşüp kupa töreninin kurallar çerçevesinde yapılması için Saracoğlu Stadı görevlilerine direktif verdiler.\n

\n

23.55: Sahada hem polis hem özel güvenliğin aldığı inanılmaz önlemlerin ardından futbolcular ve teknik kadro yeşil sahaya geri döndü. Ancak stadın ışıkları nedense yanmadı. O sırada G.Saraylı idareciler, ışıkları yaktıracak muhatapbulamamaktan şikayetçiydi ve Şu ana kadar yanımızda olan yöneticiler bir anda ortadan kayboldu. Karanlıkta da olsa bu kupayı alıyoruzdiye söyleniyorlardı. \n

\n

24.00: Ve G.Saray kupasını aldı, turunu da attı. Biraz önce meydan muharebesinin yaşandığı statta bu kez coşku hakimdi. G.Saray 1996 kupa şampiyonluğundan sonra 2012 lig şampiyonluğunu da Kadıköyde yaşıyordu.\n

\n

24.30: Odada geçen 3 saatin ardından bu kez kapalı garajdaki otobüse binen futbolcular bir yarım saat de orada tüketiyorlar, şoför aracı hareket ettiğinde 7 saatlik macera noktalanıyor, Floryadaki şenlik için yola çıkılıyordu.\n

\n

İşte cumartesi gecesinin özeti...\n

\n

Sizce bir pompalandığı gibi bir Süper Final mi oynandı, yoksa kavga-dövüş karışımı bir olaya mı tanıklık ettik?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Enflasyon düşüyor da! 18 Eylül 2024
Galatasaray nereye? 13 Eylül 2024

Günün Köşe Yazıları