Arif Kızılyalın

Bu BayramıUnutmayın!

03 Eylül 2011 Cumartesi
\n

Zafer Bayramı, Şeker Bayramı derken futbol bayramını da yaşadı tüm Türkiye dün gece. Hem de ne bayram; ölüp ölüp dirildikten sonra uzatmalardaki golle gelen unutulmaz bir bayram.

\n

Evet, dünü anımsayacağız uzun süre; öldük derken hayata dönüşün ne demek olduğunu gösterdi bu maç bize; keza rakibi küçümsemenin başımıza ne işler açabileceğini de gördük 90. dakikaya kadar. Ve çok iyi oynamasa da kendine güvenen bir futbol yıldızının maçı nasıl çevirdiğini de gösterdi Arenadaki bu mücadele bize. O yüzden kolay kolay silemeyiz zihinlerimizden.

\n

Silmeyelim ki dünkü hataları bir daha yinelemeyelim. Şimdi kimse darılmasın. Rakip Kazakistan; yani Kıta Avrupasının binlerce kilometre uzağındaki çakma Avrupalı bir takım. Ligden ortalama bir karma çıkarsak 2-3 golle geçmeliyiz ülkemizin futbol potansiyelini masaya yatırdığımızda. Ama kazın bacağı öyle değil. Bunu çok açık ve net gördük. Az kaldı, EURO 2012 umudumuzu alıp götürüyorlardı.

\n

Maç o kadar uzamasa, o frikik olmasa, Ardanın vuruşu savunmaya çarpıp ağlara gitmese Türk futbolunun üstündeki kara bulutlar aylarca dağılmazdı.

\n

Gerçekten futbol ilahları seviyor bu çocukları, bizleri...

\n

Maça bakıyorum, maç gibi değil. Kabul, henüz lig başlamadı. Şike, şaibe, teşvik çamurundan burnumuzu kurtaramıyoruz. Ama bunlar Kazakistanı şans golüyle yenmek için bahane olmamalı. Sonuçta rakibin toplam değeri; bizim Ardanın bonservis parası kadar. Ne var ki futbol böyle bir oyun işte. Adamlar, moralsiz, bitik Volkanın hatasından alakasız gol ile1-1i buldu, penaltımız direğe takıldı, golümüz faule kurban gitti; maç berabere bitiyor derken duran kalbimiz yeniden çalıştı. Gerçekçi olmalıyız. Bu futbol ve bu anlayışla ne Avusturyayı Praterde ne de Almanya İstanbulda yenebiliriz. Çünkü Selçuk İnan ile Emre dışında orta alanda top yapan yok. Gökhan Gönülsüz sağ kanat işlemiyor, sol çizgi Hakanla verimsiz. Golcün ise zaten yok! Semih evinde oturuyor. Umut, kulübede son dakikalara kadar. Kazakistan maçına tek forvetle çıkarsan ancak şans golü ile kazanırsın. Şans ve elbette Ardanın, Sabrinin, Gökhan Törenin, atılana kadar Selçuk İnanın inanılmaz bindirmeleriyle...

\n

Dün gece gördük ki kötü takım değiliz, biraz baskı kursak, golleri çok rahat atarız. Ama 1-0ı bulduk koruyalım, 1-1 oldu, nasılsa ikinci golü atarız virüsü bulaşmış beyinlere! Bu yüzden de az daha maç gidiyordu.

\n

Elbette Gökhan Gönül, Servet, Gökhan Zan, Hamit ve Nuri gibi oyuncuların yokluğu aşırı derecede hissedildi. Ama Türkiye büyük bir coğrafya. Hiddink ve Oğuz Çetin kan davası gibi olaya yaklaşmadan İbrahim Toraman, Necip ve Semih gibi isimleri düşünmeli. Ve salı gecesi!

\n

Bu saatten sonra grup ikinciliğini bırakmamamız gerekiyor. Git Viyanayı teslim al, dönüşte Almanyayı geç, ikinciliği garantile. Söylemesi kolay ama bu kafa ve bu futbolla zor. Lütfen biraz arzu, lütfen biraz futbol...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Prag’da kasım ayı! 27 Kasım 2024
Trump, TFF, UEFA 22 Kasım 2024
Sorunları Atatürk’le! 20 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları