Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
‘Kim Diyor?’ ‘Ne Diyor?’
Siyaset sahnesinde bir şey söylendiğinde genelde ne söylendiğinden çok, kim tarafından söylendiğine bakılıyor.
Oysa dile getirilen bir düşüncenin kim tarafından, hangi amaçla söylendiği kadar, söylenenin içeriği de önemlidir.
Tabii ki, siyaset sahnesinde söylem ile eylemin birbirlerine uygunluğunun üzerinde durulmalıdır ve tabii ki, söylenen bir sözün ne amaçla söylendiği de araştırılmalıdır.
Ama bir doğruyu, bir yanlış kişi söyledi diye, hemen ona karşı çıkmak da doğru olmasa gerek.
İki gün arayla bu olgunun iki çarpıcı örneğiyle karşılaştık.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 1915 olaylarıyla ilgili olarak, orada ölenlerin, acı çekenlerin evlatlarına, torunlarına taziyelerini sunması ve yaşananların iki yönünü de vurgulayarak bunun ortak acımız olduğunu söylemesi üzerine üç tavır mümkündü. Birincisi, bunu kimin söylediğine bakarak hükme varmak, ikincisi söylenenin içeriğine bakarak o içeriğe katılıp katılmadığımızı saptamak, üçüncüsü ise, konuşmanın içeriğine bakmakla birlikte söyleyenin eylemi ile söylemi arasında bir tutarsızlık var ise, onu da vurgulamak.
Dün, Erdoğan’ın ortak acı tanımlamasına katıldığımı, yaşananların soykırım olmadığını ama büyük bir trajedi olduğunu ve her iki taraftan da kurbanlar verildiği görüşünü doğru bulduğumu belirtmiştim.
***
Burada şöyle bir soruyla karşı karşıya kalıyoruz:
- Bir doğru bir yanlış kişi tarafından dile getirilirse, onun doğruluğu ortadan kalkar mı?
Sorunun yanıtı açıktır:
- Tabii ki kalkmaz.
- Peki yanlış bir adam, bir kere doğru söyleyince yanlışlığı ortadan kalkar mı?
Onun da yanıtı aynı:
- Tabii ki kalkmaz.
Nitekim Osmanlı döneminin ortak acısını yaşadığını söyleyen Tayyip Erdoğan’ın bu sözleriyle ortaya koyduğu doğru tavır, Hrant Dink cinayetinin ardındaki sorumlular hakkında kovuşturma izni vermemesi yanlışını ortadan kaldırmıyor ve içtenliğini de kuşkulu kılıyor.
Ama böyle olmasaydı da, Erdoğan’ın açıklamalarının Ermeni diyasporası ve Erivan’ı etkileyerek, daha sağduyulu bir yola sokması beklenemezdi. Nitekim öyle olmadı da.
Ama onlar tavırlarını değiştirmediler diye, doğru tavrın doğruluğu ortadan kalkmıyor.
Ermeni ile empati kurarken Aleviyi ötekileştiren Tayyip Bey’in samimiyeti kuşku konusu olur tabii ki.
Orada da çelişkiyi vurgulamak ve birini ötekileştirirken, öbürünü benimsemenin içtenliğini inandırıcı kılmadığını belirtmek tabii ki gereklidir. Ama herhalde yapılacak çıkış şu değildir:
- Aleviyi ötekileştirirken Ermeniyi de neden ötekileştirmiyorsun?
Doğru çıkış “inandırıcı olmak istiyorsan Alevileri ötekileştirmeyi de bırak! İnsanları bölüp birbirine düşürmeye son ver” olmalıdır.
***
Tabii siyaset sahnesinde, biri bir doğruyu dile getirdiği zaman, daha önceki bütün yanlışları silinmiyor ve dinleyenin şu soruyu sormasını haksız kılmıyor:
- Acaba bunu neden söyledi?
Tayyip Bey de, 1915 olayları konusundaki çıkışını içinde bulunduğu imaj erozyonunu bir ölçüde gidermek için yapmış olabilir.
Bu söylemin özünün doğruluğunu ortadan kaldırmaz.
Tıpkı Haşim Kılıç’ın, Tayyip Bey’i hop oturtup hop kaldıran, hukuk ve Anayasa Mahkemesi ile ilgili sözleri gibi.
Haşim Kılıç bu sözleri kimilerinin iddia ettiği gibi, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için söylemiş olsa bile içeriklerinin doğruluğu veya yanlışlığı değişiyor mu?
Sözlerin ardında bir siyasi niyet de olsa, sözler nesnel olarak doğruysa doğrudur.
Ardındaki siyasi niyet, söylenenleri değil, söyleyeni yanlış kılar.
Eğer, Haşim Kılıç’ın bu sözleri karşısında, geçmişteki söylem ve eylemleri de düşünülerek, böyle bir kuşkuya kapılanlar var ise, söylenenlerin içeriğinin değil, Sayın Kılıç’ın varsa Cumhurbaşkanlığı adaylığını tartışmaya açmaları gerekir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
- Eğitimde sorunlar çığ gibi büyüyor! Öğrenciler aç, okull
En Çok Okunan Haberler
- 6 yaşındaki Şirin'i katleden şahsın ifadesi ortaya çıktı
- Ünlü oyuncu gözaltında: Marketten 'zeytinyağı' çaldı
- Erdoğan'a ve Yerlikaya'ya çok sert yanıt!
- Oy oranını en çok artıran parti hangisi?
- Tutuklanan baba cezaevinde ölü bulundu
- Mitinge neden katılmadığını açıkladı
- 'Fethullah Gülen hayatta olsaydı...'
- Erdoğan'dan Özel ve İmamoğlu'na tazminat davası
- 'Sanki mağdur olan Esenyurt değilmiş gibi...'
- Tek kalemde milyarlık vergi borçları silinenler nerede?