Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
'Mâruz Kalanlar' ToplumundaTacizin Kurumlaşması...
10 Mayıs Salı günü ‘Radikal Hayat’ta yayımlanan ‘Sana benzemek zorunda değilim!’ başlıklı söyleşisinde, Tiyatro DOT’un kurucusu ve yöneticisi Sayın Murat Daltaban, ‘mâruz kalmak’ ve ‘taciz’ kavramları üzerinde özellikle duruyor. Rasim Domaç ile yapılan bu söyleşi, okuyanı sözünü ettiğim iki kavram aracılığıyla sanat, özellikle de tiyatro bağlamında yeni düşünme boyutlarına taşıyabilir ve belki de bazı yeni ölçütlere götürebilir.
\n‘Mâruz kalmak’ yerine çoğu zaman ‘hedef olmak’ da kullanılıyor. Ancak burada tam bir karşılamanın bulunduğu kanısında değilim. Çünkü ‘hedef’ sözcüğü, beraberinde bir seçmeyi veya seçilmiş olmayı da getirir. Hedef varsa veya olunmuş ise, daha önce hedef seçilmiş bir şey de var demektir. Oysa ‘mâruz kalma’nın kapsamı bundan daha geniş. ‘Mâruz kalma’nın sözlüklerde genellikle ‘istenmeyen bir şey ya da durumla karşılaşmak’ diye açıklandığı göz önünde bulundurulursa, insanların veya toplumların doğrudan hedef seçilmeksizin de istenmeyen bir şeylerle karşılaşabilecekleri kendiliğinden anlaşılır; zaten doğrudan ‘karşılaşmak’ sözcüğünün çatısı altında her zaman bir ‘rastlantısallık’ payına da yer vermesi, bu durumun göstergelerinden biridir.
\nSözcük anlamı üzerinde biraz ayrıntılı durmamın nedeni, Murat Daltaban’ın ‘mâruz kalma’yı bizim coğrafyamızda yaygın bir toplumsal durum niteliğiyle ele alması ve ‘tacizin kurumlaşması’ olgusunu da bu duruma bağlaması. Sözlüklerde karşılığı ‘rahatsız etme’ diye verilen tacizi Daltaban, sadece ‘cinsel taciz’ olmanın sınırları dışına çıkartıp, şöyle bir söylemle toplumsallaştırıyor: “Taciz, tacizdir çünkü otoritenin sana rağmen dayattığı her şey tacizdir. Zamanla kendi geleneğini, ahlak yapısını oluşturdu, kültürünü egemen kıldı diye makul bir şey haline gelemez…” Peki, ya yaşadığın toplum, otoritenin hemen her şeyi ‘sana rağmen dayattığı’ bir topluma dönüşmüşse, ve yine bu toplum, böyle bir durum karşısında genellikle çok yetersiz tepki düzeylerinde kalıyorsa ve sanki elinden, bütün bunlara ‘mâruz kalmaktan’ başka bir şey gelmiyormuş, gelemezmiş gibi davranıyorsa, o zaman ne olur?
\nİşte o zaman, Murat Daltaban’ın dediği gibi, taciz ‘kurumlaşır’. Başka deyişle, zaman içersinde insanlar üzerinde –hangi türden olursa olsun– egemenlik kurmanın adeta ‘meşru’ yollarından ve araçlarından birine dönüşür, ve böylece bir anlamda kanıksanmaya başlanmış olur.
\nBöyle bir durumla karşılaşmış bir toplumda sanatın gerçekten pratik bir işlevinin olması isteniyorsa eğer, o zaman yürürlükteki sanat uygulamasına yöneltilecek soruların da çok dikkatle seçilmesi bir zorunluluğa dönüşür. Örneğin böyle bir toplumda bütün dalları ile sanat, insanlara ‘maruz kalma’ durumunun benimsenebilecek tek durum ya da bir tür ‘değişmez kader’ olmadığını anlatmak için ne ölçüde çaba harcamaktadır? O toplumda sanatın, genelde böyle bir meselesi, bir derdi var mıdır? Yok ise, o zaman o coğrafyada ‘sanat’ ve ‘edebiyat’ adı altında yapılmakta olan, gerçekte ne diye adlandırılmak gerekir?
\nŞimdi kimileri de kalkıp bu soruların artık ‘çok eskimiş’ veya ‘çoktan aşılmış’ olduğunu söyleyebilir. Bu, bazı toplumlar için doğru da olabilir. Ancak dünyanın geneline baktığımızda, bazı toplumlarda bir şeylerin eskimesinin veya aşılmasının, bu sonuçları öteki toplumlarda da ‘kendiliğinden’ doğurduğuna hiç rastlamıyoruz!
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- 'Açız' diye bağırdı, yaka paça dışarı atıldı!