Doğru futbol oynayınca oluyormuş demek ki... Yıllardan bu yana futbolun gereklerini görüntü olarak yapıyor ama sahada bunu gerçekleştiremiyoruz diye yılmadan yazdım! Çünkü bunu daha önceleri kendi dünyamdaki gençlerde ve takımlarda başardım. Görmezlikten geldiler. Perşembe gecesi bize bir devamlılık gösterecek umudu verdi Emre Belözoğlu ve Jesus ile. Başakşehir’in başarılı futbolu ve taktik anlayışıyla oynaması, oyunun temposunu saha disiplini ve başarılı sürekliliği, atak-savunma geçiş prensipleri çok çağdaş, asla tesadüf değil. Belözoğlu’nun futbolculuk döneminde Galatasaray’da Hagi ile başlayan çıkışı, ardından İtalya ile İngiltere’deki kariyeri dışında aklı ve inadıyla kendini kabul ettirirken; aksiliğini, futbol haykırışını anlıyorum. Şimdi teknik direktör olarak yepyeni bir kadroyla ligdeki ve Avrupa’daki maçlarda çok başarılı. Kalesinde gol yemeden kazanılan oyunların anlamını iyi irdelemek lazım.

Fenerbahçe ise tam anlamıyla bir kavga içinde futbol dünyasıyla. Başkan Ali Koç daha önceki başarılara uzak kalan vurdumduymazlığı aşıp yepyeni bir saha takımının peşinde. Jesus ise zengin kadrosunu istediği doğrultuda forma için kapıştırdı. Trabzonspor bu kez kazanırken yurt dışı rekabetinin de şart olduğunu hatırlattı. 

Pırıl pırıl bir futbol gecesi yaşadık yıllar sonra ama ekol olarak yokuz ve adı Türk futbolu olmasa da değişimin bizimkileri de harekete getireceğini umuyorum. Bizim özellikle bir zamanlar Metin Oktay ve Can Bartu transferiyle hatırladığımız, hatta daha da acı olan Ulusal Takımımıza karşı B kadrolarıyla çıkan Rennes (Fransa) ile Fiorentina (İtalya), değişimin sonuçlarıyla sarsılacaklardır! 

Sakın Sivasspor ve Rıza Çalımbay’ı unuttuğumu sanmayın. Sahaya kadro darlığı ve sakatlıklar sonucu birçok eksikle çıksa da hiç galibiyet almasa da ruhundaki azim ve doğru futbol oynatma inadı, hakkı olan takımının galibiyetiyle deplasmanda ona ilaç oldu. Yönetim bu mesajı sanıyorum alır!

Futbolu seviyoruz. Ama onun şartlarına, saha içi ve dışı gerçeğine gerekli kimliği eksik koymaz, doğru futbolu saha içi çalışmayla takımlarımıza taktik, fizik, teknik yönde disiplinle aktarırsak işin takım oyunu olduğunu unutmazsak, çıkışımız sürecektir. Hepinizi kutlarım hocalar ve futbolcular. Yola devam yorumunu yaparken ilk kez futbol adamı olarak “Oh be!” diyorum.