Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Kanatsız kuşlar nereye konar?

08 Eylül 2022 Perşembe

Türkiye’de özel müze denince akla ilk gelenlerden biri olan Sadberk Hanım Müzesi, bugüne dek süreli sergilerle hep geçmişimize ilişkin değerlere pencereler açtı. Ama bu kez sanat çevrelerini şaşırtan farklı bir adım attı. Yarın (9 Eylül’de) burada ilk kez çağdaş bir sanatçının sergisi açılıyor. Cam sanatçısı Felekşan Onar’ın “Ütopyadan Sonra: Kuşlar” başlıklı sergisi. Doğrusu iki sergi birden açılıyor. Biri “Arkadaşım İçin” adını taşıyan ve geçen yüzyıllardan işlemeli mektup ve evrak çantalarından oluşuyor. Ömer Koç koleksiyonundan seçilmişler ve akla durgunluk verecek güzellikteler. Ama sözünü etmek istediğim ilki. 

İZMİR’DEN DÜNYAYA 

Felekşan Onar’ı çocukluğundan beri tanıyorum: İzmir Amerikan Koleji’ni bitirdikten sonra ABD’de Cornell Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nü bitirdi. Harvard Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptı. Uzun yıllar sanayici olarak çalıştı. Ona Ege’den dünyaya açılma şansını veren, çocukluktan beri sürdürdüğü cam tutkusu ve İstanbul Beykoz-Riva’da Cam Ocağı Vakfı’ndaki eğitim oldu. (Bu Cam Sanat Merkezi’ni görmedinizse, neler kaybettiğinizi bilmiyorsunuz.) 2004’te ilk sergisi Dirimart’ta... Derken 2009’da Berlin’de Bergama Müzesi’nde... Berlin’i Finlandiya ve İsveç müze sergileri izliyor. Bir yandan yaratıcılığını bilerken bir yandan da kurduğu Fyshan Cam Stüdyosu’yla limitli üretimler gerçekleştiriyor.

2017’de hazırladığı “Perched -Tünemiş” başlıklı sergiyle göç ve mülteci sorununa eğiliyor. Yeryüzü ve vicdanlar mültecilerle sarsılıyor! “Kanatsız Kuşların” tüneyecek bir yer aradığı dönemdeyiz. Bu sergi son yıllarda Berlin’de Bergama Müzesi’nde, Venedik’te, Dresden Devlet Müzesi’nde ve Londra Victoria and Albert Müzesi’nde açılıyor. “Kanatsız Kuşlar” kitabının yazarı Louis de Bernieres Felekşan’ın sergisini görünce “Kuşlara Borç” adlı yeni bir öykü yazıyor...

İSTANBUL’DALAR

O sergilerden bu yana sanatçı yeni sorulara yanıt arıyor: Ait olmak nedir? Memleket nedir? Sınır nedir? Ütopyalar nasıl olanaklı olur? Yeniden başlamak mümkün mü? Zaman ve yer nedir?

Araştırmalarını sürdürür. (Orta Anadolu’da yaşayan, 15. yüzyıldan beri Türkçe konuşan ve Yunan alfabesiyle yazan ve Ortodoks inancına sahip olduklarından mübadeleye zorlanan Karamanlıların öyküsü vb.)

Kişisel yaratısı yetmez bu sorulara yanıt aramaya, küratör ve yazar Ari Amaya Akkermans’la bir araya gelerek ondan bir oyun yazmasını ister. Sonrası çok katmanlı bir ekip işi... Aristofanes’in “Kuşlar” oyununa nazire olarak yazılan çağdaş oyun, kısa filme dönüştürülür. Artık cam eserlere, bir kısa film ve tüm çalışmayı dillendiren bir monografi eşlik etmektedir. Yani serginin üç sacayağı... 

ANADOLU’YLA İÇ İÇE 

Benim için serginin en ilginç yanı, Felekşan Onar’ın camdan yaptığı kanatsız kuşlarla, Sadberk Hanım Müzesi koleksiyonundan seçilmiş eserlerin birbiriyle diyalog halinde olması, birbirine göz kırpması... Siz o diyaloğu, o göz kırpmayı, yüreğinizde sarmaş dolaş hale getirebilirsiniz elbet... 

Düşünün, yüzyıllar önce bir Romalının üflediği  minicik bir cam şişeyle bugün kullanılan tekniğin benzerliği... Geç Helenistik döneme ait amber renkli cam kâse, Selçuklu dönemine ait kobalt mavisi şişenin kanatsız kuşlarla renk ortaklığı... Asur döneminden keramik bir kap, Osmanlı İznik çinisi hayat ağacına tünemiş bir kuş... Anadolu’nun farklı coğrafyasından, farklı çağlarından gelmiş ve süregelen kültür diyaloğu...

Sadberk Hanım Müzesi Müdürü Hülya Bilgi’nin deyişiyle: Antik eserlerle kanatsız kuşların bu diyalogu, “Bir arada olma, zamansızlık ve arafta kalma halini temsil ediyor. Ortaya koydukları fiziksel ve düşünsel düaliteyle birlikte, eserler ikonografik dilleri ve kadim yapım teknikleri aracılığıyla da bağ kuruyorlar.” 

Evet zamansız ve sınırsız kuşlar... İstanbul Bienali’nde paralel etkinlikler arasında. Emeği geçen herkesi, tüm ekibi kutluyorum. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşasın tiyatro 15 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları