Yakup Kepenek
Yakup Kepenek yakupkepenek06@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

İki Yüz

27 Ocak 2014 Pazartesi

Türkiye yıllardır siyasal İslamcı iki hareketin birlikteliğiyle yönetiliyordu. Bu birliktelik son günlerde giderek yoğunlaşan bir savaşa dönüştü. Siyasal İslamın bu iki yüzünün doğru okunması gerekiyor.

***

Geçen hafta AKP-cemaat savaşının ağırlığı, yerli basın-yayın ve sanal ortamlardan taştı, uluslararası alanlara taşındı. Bu ikili, yıllardır ensesinde boza pişirdikleri bu ülkenin halkına hesap veren açıklamalar yapacak yerde, birbirlerini dünya kapitalizminin merkezlerine şikâyet ettiler.
Cemaatin lideri New York’ta bir gazeteye açıklamalarda bulundu; aynı saatlerde Başbakan da Avrupa Birliği-AB’nin başkenti Brüksel’e çıkarma yaptı. Her ikisi de kuşkusuz yanlarına dış güçleri alarak ülke içinde sürdürdükleri ekonomik, kurumsal, hukuksal ve ahlaki maliyeti her gün ağırlaşan savaşı kazanmayı amaçlıyor. Yazık ki, ikisi yüzünden kaybeden bu ülke oluyor!

***

Bu gelişmeler çerçevesinde aynı yumurta ikizi olan AKP ile cemaatin dış dünya ile ilişkilerine bakılmalıdır.
Cemaatten başlayalım. Cemaatin yaklaşık 140 ülkede 1000 dolayında okulu olduğu basında yer alıyor. Tek başına bu olgu, cemaatin küresel olarak adlandırılması için yeterlidir. Hükümetin, Suriye, Mısır, özellikle de İsrail politikasına göre çok daha ılımlı bir yaklaşım sergilemesi cemaati AKP’den ayırıyor. Ek olarak cemaatin, düzenlediği etkinliklerle Türk dili ve kültürüne AKP’den daha duyarlı olduğu izlenimini verdiği de söylenebilir. Önemli bir nokta daha var: Kavganın çıkışında yaşanan MİT olayının da kanıtladığı gibi, cemaat Kürt sorununa AKP gibi yumuşak bakmıyor.
AKP’ye kıyasla daha küresel bir çizgi tutturan cemaatin lideri geçen hafta başında dünya kapitalizminin önde gelen sözcülerinden Wall Street Journal’a bir açıklama yaptı. Başbakan reform yolundan ayrıldı üst başlığıyla verilen açıklamasında, Türk halkı son iki yıldır demokratik sürecin tersine dönmüş olmasından üzüntülü saptaması yapan cemaat lideri ekliyor: değerlerimiz ve duruşumuz değişmedi (Wall Street Journal, 21 Ocak).
Şikâyetin nereye yapıldığı çok açıktır. Türk halkının üzüntüsü bir yana, asıl açıklanması gereken cemaat liderinin tersine döndüğünü söylediği demokratik sürecin içeriğinin ve bununla birlikte kendi duruş ve değerlerinin neler olduğudur.

***

AKP gerek kuruluşunda, gerekse iktidarının ilk yıllarında uyguladığı politikalarla, siyasal İslam özelliğini ustalıkla saklayarak küresel güçlerden iktidarı için onay aldı. Ancak sonrasında, dış politikada, özellikle de AB ilişkileri, İsrail, Suriye ve Mısır politikalarında birbirini tamamlayan açık başarısızlıklar, AKP’yi dış gelişmelere daha duyarsız kıldı ve AKP kaçınılmaz olarak yerelleşti. İçe kapanan AKP, özellikle eğitim ve hukuktaki çağdışı uygulamalarıyla gerçek niteliğini de sergiledi.
Başbakan, küresel kapitalizmin desteğini tazelemek ve cemaat liderinin Wall Street ve benzeri açıklamalarını dengelemek için AB kapısında dış destek arıyor. Kendi ülkesinin insanını değil, AB yöneticilerini inandırmaya uğraşıyor; 2014’ün demokrasi yılı olacağını ilan ediyor. AB yöneticileri, inanmış gibi yapıyor!

***

Savaşan taraflardan AKP, çok yakın bir gelecekte üç seçime girecektir ve cemaat ile sürdürdüğü savaşı kazanması ya da kaybetmesi sandıkta yaşanacaktır. Oysa, bir siyasi parti olmayan cemaatin sandıkta kaybetmesi söz konusu değildir.
Ülkeyi yönetemez duruma gelen, üstelik rüşvet ve yolsuzluk batağına batıran AKP, sandıkta mutlaka kaybetmelidir. 2014; AKP’den kurtulmanın, gerçek özgürlük ve demokrasinin yılı olmalıdır.
Ancak savaşı kazanan da kesinlikle siyasal İslamın öteki yüzü, yani cemaat olmamalıdır. Böyle bir görüntü verilmesi bile yanlıştır.
Çünkü siyasal İslamcı AKP deneyi, bir partiye cemaat desteğinin ne kadar zararlı ve yıkıcı olabileceğini kanıtlamaktadır.
Yapılanması A’dan Z’ye bozuk olan ülke siyasetinin çözmesi gereken ikilem budur.

***

Düşünce ve öngörüleri her gün yeniden kanıtlanan Uğur Mumcu’yu haince öldürülüşünün 21. yılında özlemle anıyorum. Uğur’un ve düşünceleri nedeniyle diğer öldürülenlerin katillerinin bir an önce bulunmasını, sizler gibi, özellikle istiyorum.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yerelde yeşermeli 25 Mart 2019

Günün Köşe Yazıları