Utku Çakırözer
Utku Çakırözer ucakirozer@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

'Yazılı Talimat İmralı Mutabakatına Uygun'

15 Nisan 2013 Pazartesi

\n

Başbakan Erdoğan ve AKP kurmayları, PKK militanlarının sınır dışına çıkışı sırasında güvenlik birimlerinin müdahalede bulunmaması için yazılı bir talimat verilip verilmeyeceği konusunda son birkaç gün içinde kamuoyuna birbirinin taban tabana zıttı açıklamalarda bulundular. Kırgızistan yolundaÖyle şey olmazdiyen Erdoğan, dönüş yolunda polis ve askerin rahat çalışabilmesini temine yönelik bir adımatacaklarının sinyalini verdi. Öyle anlaşılıyor ki hükümet, PKKlilerin çekilme sürecine ilişkin valiliklerkanalıyla polis ve askere bir talimat verme noktasına gelmiş durumda.

\n

Demirtaş: Konuşulmuş, mesafe alınmıştı

\n

Başbakanın çekilme sürecinde güvenlik birimlerine yazılı talimat verileceğianlamı taşıyan son açıklamasını, sürecin önemli bir tarafı olan BDPnin Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş şöyle değerlendiriyor:

\n

Bu konu İmralıda Abdullah Öcalan ile devlet heyeti arasında konuşulmuş ve mesafe kat edilmiş bir mevzuydu. Hükümet bugüne kadar kamuoyuna bir taahhütte bulunmamıştı. Sayın Başbakan parlamentoda kurulan komisyonun yanı sıra bu tür idari tedbirleri de düşünüyorsa bu tabii ki olumlu olur.

\n

Bu tür bir talimata neden ihtiyaç duyulduğunu ise Demirtaş şöyle izah ediyor:

\n

Geri çekilme sırasında provokasyon olmaması, olası ölümlerin engellenmesi için böyle bir düzenleme gerekli. Bir başka boyutu daha var: Bu işin gayri ahlaki, gayri meşru bir iş olmadığının ortaya konması açısından da idari bir düzenleme önemlidir. Yasal bir güvence olsun ki, herkesin hukuk karşısında güvenliği olabilsin. Bu iş öyle Sırtımı döndüm birbirimizi görmezden gelelim tarzıyla yürüyemez. Yürürse riskli olur.

\n

Selçuk: Hukuki temeli yok, bağlamaz

\n

Başbakan Erdoğanın Polis de asker de rahat çalışsın”; BDP lideri Demirtaşın da Yasal bir güvence hukuk karşısında herkese güvenlik getirir diye benimsedikleri güvenlik birimlerini bağlayıcı yazılı talimat konusunun hukuki boyutunu da Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuka da sorduk. Selçuk, hükümetin vereceği talimatın kanuni temeli bulunmadığına dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı:

\n

Eğer bir kişi bir terör örgütü mensubu ise bu davranış bir suçtur. Herhangi bir görevliyeBu suçu görmezden gelindenemez. Bunun hukuki temeli, yasal dayanağı yoktur. Ne güvenlik görevlilerini ne de savcıları böyle bir buyruk bağlamaz. Yasaya aykırı buyruk dinlenmez. Güvenlik birimlerini dinleyip hareketsiz kalırlarsa suç işlemiş olurlar.

\n

‘Asker ve savcı suç işlemiş olur’

\n

Konunun savcıları ilgilendiren bölümü üzerinde de ağırlıklı olarak duran Selçuk şunları söyledi:

\n

Cumhuriyet savcısı böyle bir suçu kovuşturmak zorundadır. Ceza Yargılaması Yasasının 160. maddesine göre bir suç işlendiği izlenimini öğrendiği anda gerçeği araştırır ve 170. maddeye göre deyeterli kuşku varsa davayı açmak zorundadır. Dava açma zorunluluğu ilkesi karşısında hiçbir takdir yetkileri yoktur. Savcılara kimse de buyruk veremez. Dolayısıyla cumhuriyet savcısı böyle bir durumu kovuşturmak zorundadır.

\n

Tek yol: Süreli yasa

\n

Yargının ülke yararını gözetmegerekçesiyle müdahil olmaması gerektiği şeklinde bazı kesimlerde değerlendirmeler yapıldığını belirten Selçuk, bu tür değerlendirmelere katılmadığını vurgulayarakCumhuriyet savcıları ülke yararı ölçütüne göre dava açmaktan kaçınamaz. Kaçınırsa yargısal etkinlik değil siyasi etkinlik yapmış olurlardedi.

\n

Mevcut yasal çerçeve içindeki tek çözüm yolunun, PKK mensuplarının kendiliğinden teslim olarak etkin pişmanlıktan yararlanmalarıolduğunu belirten Selçuk, yeni bir yasal çerçevenin de hukuki meşruiyet sorununu çözebileceğini ifade etti. Selçuk, TBMMden süreli bir yasa çıkarılarak bu sorun çözülebilirdedi.

\n

\n

Valiler askeri üs dışına çıkarmayacak

\n

\n

Başbakanın valilere genelge gönderileceği şeklindeki ifadeleri, hükümetin TBMMden bir kanun çıkarmak yerine, valilikler üzerinden TSK birimlerini kontrol etmek şeklinde bir yaklaşım içinde olacağını gösteriyor. TSK birliklerinin güvenlik operasyonları, bulundukları il valilerinin iznine bağlı. Hükümetin TSKye yazılı bir talimat vermek yerine, valiliklere göndereceği genelgeyle TSK birimlerinin kendi emniyetleri dışında üs bölgeleri dışına çıkışını engelleme yolunu tercih edebileceği ileri sürülüyor. Bu yöntemle, üs dışına çıkmayan askerin, sınır dışına çekilmekte olan PKKlilerle sıcak temasının önlenmesi hedefleniyor.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları