Utku Çakırözer
Utku Çakırözer ucakirozer@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Sarıgül’ün Bir Ayağı Artık Ankara’da

14 Mayıs 2014 Çarşamba

Yerel seçimlerde CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adayı olan Mustafa Sarıgül 30 Mart seçimleri sonrasında partisinin oylarını artırmasına karşın seçimleri kaybetti. Adaylık için Şişli Belediye Başkanlığı görevini de bırakan Sarıgül’ün bundan sonra siyasette ne yapacağı Ankara’da merak konusu. CHP Genel Merkezi’ndeki hâkim görüş partinin İstanbul’daki örgütlenmesinin Sarıgül’e bırakılacağı ve kendisinin de “gölge belediye başkanı” gibi çalışacağı şeklinde.
Dün Ankara’da Angora Evleri’ndeki konutundaki görüşmemizde partideki bu beklentilerden farklı bir Sarıgül ile karşılaştık.

Ankara’da 3-4 gün kalacağım
Görüşmenin içeriğine geçmeden ilk izlenimimizi paylaşalım. Sarıgül’ün siyaset planları artık İstanbul ile sınırlı kalmayacak. İstanbul’un yanı sıra Ankara’da da yaşayacak ve çalışacak. Angora Evleri’ndeki üç katlı villasını hazırlatmış. 20 yıl sonra yeniden Ankara’ya ayak basışını kendisi şöyle aktardı:
CHP’nin iktidar olmasını isteyen bir nefer olarak Türkiye’nin her yeriyle ilgiliyim. Düşüncelerimizin iktidara gelmesi için sadece İstanbul’da değil Türkiye’nin her yerinde olacağız. Ankara da artık düzenli geleceğim bir yer olacak. 15 günde bir 3-4 günümü burada geçireceğim.”

‘Siyaset Üretim Merkezi’ kuruyor
Türkiye’nin değişik illerinden gelen heyetlerle görüşmelere başlamış bile. Dünkü programına göz attık. Gece geç saatlere kadar arka arkaya görüşmeleri vardı. Akşam bir grup CHP milletvekili ile yemek yedi. Bugün de yine Ankara’da görüşmelere devam. Görüşmelerinin odağında somut bir proje de var:
“Ankara’da yepyeni bir oluşum başlatıyoruz: Siyaset Üretim Merkezi. Burada bu binada (evini kastederek) işleyecek. Tarım, sağlık, eğitim ve daha birçok konuda siyaset üreteceğiz. Türkiye’nin kısır çekişmeler dışında projelere ihtiyacı var. Biz de onları hazırlayacağız. CHP’den bağımsız bir oluşum değil. Genel Başkanımızın da bilgisi ve onayıyla başladık. Ürettiğimiz tüm fikirleri de önce onunla paylaşacağız.”

Kılıçdaroğlu’na tam destek
Sarıgül ile yerel seçim sonuçlarını da konuştuk:
“İstanbul’da CHP tarihinin en yüksek oyunu aldık. Oyumuz yüzde 40.5. Bir milyon 100 bin yeni seçmen kazandırdık partimize. Ülke genelindeki sonuçlar için bir şey söylemek istemem.”
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adaylığında gösterdiği performans ile genel başkanlık yolunu açmıştı. Sarıgül’ün ifadeleri acaba liderlik yarışının bir işareti mi? Sorumuza yanıtı çok netti:
“Sayın Genel Başkan ile tam bir anlayış birliği içindeyiz. Dayanışma içindeyiz. Sık sık görüşüyoruz. Ben partimizin başarılı olmasını arzu ediyorum. Önümüzdeki süreçte de beraber yürüyecek, CHP’yi iktidar yapacağız.”
Peki bu birlikteliğin bir vadesi var mı? Dolaylı bir biçimde 2015 seçimlerini işaret ediyor:
“2015 yılında iktidar olmayı hedeflemeliyiz. Eğer olamıyorsak o zaman bir sorun var demektir...”

‘Kendi adayımızı çıkarmalıyız’
Ancak genel seçimlerden önce arada ağustos ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri var. Sarıgül bu konuda CHP’nin kendi adayıyla gitmesinden yana:
“Cumhurbaşkanlığı seçiminde partimizin mutlaka bir adayı olmalı. Ortak aday, çatı aday ya da uzlaşma adayı olmaz. Eskiden parlamento seçerken partiler uzlaşıp birini seçebiliyordu. Ama şimdi halkın karşısına çıkılınca ortam çok farklı. İktidar partisi siyasi bir ismi çıkaracak. Onun karşısına da yine siyasi bir kimlik çıkması lazım. Her parti kendi adayını çıkarmalıdır. CHP de ancak böyle kendi enerjisini koruyabilir.”

Ortak aday sahipsiz kalır
Sarıgül, “ortak aday” çıkarmanın sakıncasını şöyle vurguluyor:
“Ortak aday ortada kalır. Sahipsiz kalır. Partiler ve tabanları o ortak adaya sahip çıkmazlar. Kampanyasını üstlenen kimse çıkmaz. Enerjisiz kalır. Yapılması gereken her partinin kendi adayını çıkarması ve o aday için canla başla çalışmasıdır. Kendi adayımızın bir oy dahi fazla alması için mücadele etmemiz gerekir. İkinci tura kim çıkarsa, daha sonra onun etrafında birleşilir.”

Aday listesinde Büyükerşen var
Sarıgül, aday belirleme sürecine ilişkin önemli bir noktayı vurgulayarak tamamlıyor bu konudaki görüşünü:
“Partiler aday gösterirken agresif, katı, negatif enerji yüklü isimler yerine ikinci tura kaldığı zaman diğer partilerin seçmenlerinin de oyunu alabilecek niteliklere sahip isimleri belirlemeli.”
Yaptığı aday tarifine uygun isimleri de sıralayan Sarıgül’ün listesinin başında Yılmaz Büyükerşen var. İkinci sırada Onur Kumbaracıbaşı. Üçüncü sırada ise Hikmet Çetin.

CHP’yi güçsüz gösterir
Sarıgül’ün önerdiği model, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın kısa süre önce Kılıçdaroğlu’na da aktardığı ortak aday çağrısı ile taban tabana zıt. Sarıgül, Baykal’ın ismini vermeksizin bu öneriyi şöyle eleştirdi:
“Ortak aday arzusunu dile getirenler Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP’nin gerçek gücünün görülmesini istemeyenlerdir. Parti tabanının enerjisinin aşağı düşmesini isteyenlerdir. CHP tabanı kendi adayı ve kendi bayrağının en önde olmasını ister. Başka bir bayrak altında seçime girmeyi arzu etmez. Bir siyasi parti aday çıkarmazsa seçmeni sandığa gitmez”

‘TDH iktidara kadar kalmalı’
Sarıgül, Türkiye Değişim Hareketi’nin (TDH) kurucusu. TDH kadrolarından yerel seçim kampanyasında çok aktif faydalandı. Önümüzdeki dönemde yine TDH ile beraber mi hareket edecek siyasette? Soruyu sorduğumuz sırada TDH’deki sağ kolu olan Hasan Aydın da yanımızda. Sarıgül’ün TDH konusundaki değerlendirmesi de şöyle:
“Ben CHP’de kendi evimdeyim. Ocağımdayım. Zaten biz gitmedik. Bizi zorla gönderdiler buradan. TDH de biliyorsunuz seçimlerde aslında CHP ile bütünleşti. Ancak biz iktidara gelene kadar varlığını devam ettirmeli. Siyasi harekete destek olacak bir yapı olarak sürmeli. O yapıya art niyetle değil sevgiyle bakmak lazım, sevgiyle kucaklamak lazım.”  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları