Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Riskli Konuklar
İsrail, Hamas’ın elindeki vatandaşı Gilat Şalit’in serbest bırakılması karşılığında kendi cezaevlerindeki 1000’den fazla Filistinli mahkûmu serbest bırakmaya başlarken bunlardan 39’unun Filistin topraklarında yerleşmesine kesinlikle izin vermeyerek sınır dışı etti. Düzenledikleri saldırılar nedeniyle çoğu birkaç müebbet hapis cezasına çarptırılmış olan mahkumlardan 11’i dün gece yarısı Ankara’ya ‘misafir’ geldi.
\nDavutoğlu yazılı talep istedi
\nDışişleri kaynakları Türkiye’nin takas anlaşmasına öncelikle insani gerekçelerle ama aynı zamanda bunun, Filistinli grupların kendi aralarında uzlaşmalarına ve İsrail ile kalıcı barışa gidebilmelerine yol açabileceği umuduyla katıldığını belirtiyor. Sızan bilgilere göre Türkiye, mahkûmları alma kararını açıklamadan önce Filistin tarafından resmi yazılı talep istedi. Bu talebin gelmesinden sonra Ankara nihai değerlendirmesini yaptı.
\n‘Sadece Hamas olmaz’
\nGörüşmelerde Türkiye’nin bir başka koşulu gelecek tutukluların tek bir hareketin mensubu olmamaları yönünde oldu. Bu talep neticesinde dün gelen 11 eski mahkûm Hamas, El Fetih ve Halk Cephesi gibi gruplardan dengeli olarak seçildi.
\nİsrail ile ilk temas
\nTakas anlaşması Türkiye ile İsrail arasında buzdolabında olan ilişkilerin de ısınmasına neden oldu. Hamas’ın takas anlaşmasına razı olduğunu İsrail tarafına ilk bildiren Türk diplomatlarıydı. Görüşmeler bakan, müsteşar seviyesinde değil ama üst düzey teknik seviyede gerçekleşti. Görüşmelerde sadece Dışişleri bürokrasisi değil, Hakan Fidan’ın başında olduğu MİT Müsteşarlığı da önemli rol oynadı.
\n‘Güvenlik riski aldık’
\nDavutoğlu ve kurmayları, Türkiye’nin takas anlaşmasına taraf olmasında, öncelikle insani nedenlerin rol oynadığı ama bunun yanı sıra Filistinliler arasında uzlaşma sağlanması ve İsrail ile barış sürecinin önünün açılması umudu taşımasının da etkili olduğu inancında. Fakat bölgeyi tanıyan deneyimli diplomatlar ise bu anlaşmanın parçası olmakla AKP hükümetinin çok büyük bir risk üstlendiğine dikkat çekerek, “Bu takas, barışa giden uzun vadeli bir planın parçası değilse, Türkiye için güvenlik riski yaratır. Hem gelen Filistinlilerin güvenliğini sağlamak hem de ne Türkiye ne de başka bir yerde herhangi bir olaya karışmalarını engellemek Türkiye’nin sorumluluğunda olacak artık. Kendi gözetimi altındaki Hizbullahçıları kaçıran Türkiye’nin Filistinli mahkûmları kontrol altında tutması zor olabilir” değerlendirmesini yaptılar.
\nFilistin: Sorumluluk Türkiye’de
\nSerbest bırakılan Filistinli mahkûmları Esenboğa Havalimanı’nda karşılayan Filistin Büyükelçisi Nebil Maruf, bu konuda deneyim sahibi bir isim. Birinci intifada sonrasında benzer biçimde 11 Filistinli İsrail trafından sınır dışı edildiğinde onlardan üçünü İspanya’da karşılayan Maruf’tu. Filistinli diplomat, deneyimi ışığında bundan sonra Türkiye’ye düşen rolü şu şekilde özetledi:
\n“Bu tür anlaşmalarda kabul eden ülke, gelenlerin güvenliğinden sorumludur. Çünkü İsrail bu insanları vurmak isteyebilir. O dönem İspanya, kabul ettiği üç Filistinli için çok geniş önlemler aldı. Nerede kalacakları, nerelere gidebilecekleri, nerelere gidemeyecekleri kesin sınırlarla çizilmişti. Düzenli olarak gözetim altındaydılar, belli aralıklarla polise gidip imza atıyorlardı. Şimdi Türkiye’nin de benzer düzenlemeler yapması gerekecek.”
\nÇok kalmayabilirler
\nTürkiye bu konuda hazırlıklara başlamış durumda. “Onları tabi kii şehirlere salıvermeyeceğiz. Belirli önlemler alındı” diyen üst düzey bir bakanlık yetkilisi, gelen grubun Türkiye’de kalıp kalmayacağının da henüz belli olmadığını vurguladı. Kaynaklar, “Bir süre kalıp, sonra Tunus’a Katar’a gitmek isteyebilirler” diyerek, eski mahkûmların yolculuğunda Ankara’nın, sadece bir durak olma ihtimalini de vurguladı.
\n\n\n\n
HAMAS NEDEN TAVİZ VERDİ?
\n\n\nİsrail pazarlıklardaki tek talebi olan vatandaşını sağ olarak alırken Hamas taleplerinin yüzde 60’ını alabildi. Hamas, önceki görüşmelerde ısrarcı olduğu Marwan Barguti ve Ahmed Saadet gibi lider isimlerin serbest bırakılması koşulundan vazgeçti. Ayrıca bırakılan hükümlülerin 300’ünün yaşadıkları topraklardan gönderilmesi koşulunu da kabul ettiler. Bu grubun büyük bölümü Batı Şeria’dan Gazze’ye yollanırken 40 kadarı da üçüncü ülkelere gönderildi.
\nHamas’ın isteklerini almadan anlaşmaya yanaşmasında, hamiliğini yapan Suriye’deki
\ngelişmelerin önemli rolü var. Beşşar Esad’ın iktidarını kaybedeceğini görerek Hamas’ın ön aldığını düşünenler kadar, Esad’ın Batı ile arasını düzeltmek için Hamas’ı zorladığını ileri sürenler de var. Anlaşmanın mimarı Mısır’daki geçici yönetim de İslamcılar iktidara gelmeden bitirmek için acele etmiş gözüküyor. Hamas’ın taviz vererek kabul etmesinin bir başka nedeni de, siyasi rakipleri olan Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın ‘BM’de tanınma’ girişimiyle kazandığı uluslararası popülariteyi ‘dengeleme’ arayışı.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Emekli askeri hakimden Varank’a sert yanıt!
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti