Utku Çakırözer
Utku Çakırözer ucakirozer@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Hükümet, 'Esad Sonrası'nı Planlıyor

25 Temmuz 2012 Çarşamba
\n

\n\n\n

AKP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelikin önceki akşam Türkiyedeki yabancı büyükelçiler, uluslararası kuruluşların temsilcileri ve Türkiyede yaşayan azınlıkların dini temsilcileri onuruna verdiği iftar yemeğinde Erdoğanın oturduğu protokol masası, Türkiyenin dış politika önceliklerini simgeler nitelikteydi. Sağında ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone oturdu. Masanın etrafında AB ve Arap Birliği’nin Ankaradaki temsilcileri vardı. Türkiyenin önem verdiği Pakistan ile Afrikayı temsilen Etiyopya büyükelçisi de aynı masadaydı. Ankaradaki en kıdemli ikinci büyükelçi (Kuveyt büyükelçisi yurtdışında olduğundan) sıfatıyla Özbekistanın Ankara Büyükelçisi Ulfat Kadirov da hemen solundaki sandalyeye oturtuldu Erdoğanın. Yemekte gözler Rusyanın Ankara Büyükelçisini de aradı. Ancak büyükelçi tatilde olduğundan yemeğe katılan yardımcısına ancak arka masalarda bir yer gösterildi.

\n

En mutlu isim

\n

Yemeğin belki de en mutlu ismi Fransız Büyükelçi Laurent Bili gözüküyordu. Ermeni soykırımı iddialarını reddedenlerin cezalandırılmasına yönelik Fransa Meclisinde alınan karar sonrasında Ankara-Paris hattında ilişkiler askıya alınınca, Bili ve eşi uzun süredir Ankarada hükümet ve iktidar partisinin hiçbir toplantısına davet edilmiyorlardı. Ambargo önceki gece kalktı ve Fransız sefiri ilk kez hükümet üyeleri ve bürokratların olduğu bir yemeğe resmi davet aldı. Mavi Marmara krizi nedeniyle ilişkilerin ikinci kâtip düzeyine indirildiği İsrailin Ankaradaki maslahatgüzarına yönelik ambargo ise bu yemekte de sürdü.

\n

Erdoğan’ın izah çabası

\n

İftar öncesinde konuklarını tek tek ellerini sıkarak selamlayan Başbakanın konuşmasında Türk dış politikasının ana ilkelerini izahâ ihtiyaç duyması diplomatların dikkatinden kaçmadı. Erdoğan üst üste birkaç kez Türk dış politikasının başka ülkelerin içişlerine müdahale çizgisinde olmadığını vurguladı. Suriye konusunu Türkiyenin duyarlı olduğu Somali, Filistin ve diğer uluslararası sorunlar arasında saymaya özen gösteren Başbakan, konuşmasında TürkiyeninEsadın gitmesiüzerine kurulu politikasını ve Şam yönetimine gösterdiği aşırı tepkiyi insani ve vicdani vazifeolarak tanımladı. Başbakanın sözlerini dinleyen konukları, ulusal ve yabancı basında çıkan haber ve yorumlara sık sık ve orantısız ölçüde sert tepkiler gösterse de, Erdoğanın, özellikle Suriye konusunda izlenen politikaya ilişkin içeride ve dışarıda oluşmakta olan genel algıdan rahatsız olduğu hissiyle ayrıldılar iftar yemeğinden.

\n

Moskova’daki \t\tgafa ayar

\n

Başbakan Erdoğan, Moskovada Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putinin yanında Türkiyenin sadece BMnin özel temsilcisi Kofi Annan tarafından yürütülmekte olan Cenevre sürecini desteklediğini açıklamakla yetinerek önemli bir gaf yapmıştı. Nitekim fırsatı çok iyi değerlendiren Putin de, kendilerinin de sürecin Esadla mı Esadsız mı olacağını belirsiz tutan Cenevre sürecinden yana olduğunu kayda geçirivermişti. Oysa Başbakan, Cenevre sürecinin yanı sıra, Rusyanın hiç sıcak bakmadığı Esad muhaliflerine destek için olgunlaştırılmakta olan Suriyenin Dostları sürecine de vurgu yapmış olsa çok daha dengeli bir açıklama ortaya koymuş olacaktı. Önceki geceki konuşmasında bu önemli eksiği düzelterek Pariste Esad muhaliflerini destekleme yönünde alınan kararlara da atıf yapmayı ihmal etmedi Erdoğan.

\n

Esad PKK’ye devretti

\n

Yemeğin yapıldığı saatlerde Esad muhalifi Suriye Ulusal Konseyi (SNC) yönetimi de Ankaradaydı. Davutoğlu onlarla yaptığı görüşmeden sonra basın toplantısında, Türkiye sınırına yakın bazı Kürt kasabalarında gözlenen PKK (Suriyedeki oluşumun adı PYD) etkinliği konusunda, Onlara bu bölgeyi Esad rejimi devrettiyorumunu yapmıştı. Böylece o bölgelerin PKK denetiminde olduğunu en üst ağızdan teyit etmiş oldu.

\n

İftar yemeğinde ise hükümette etkin olan kaynaklardan edindiğimiz verilere göre Davutoğlu yönetimindeki Dışişleri Bakanlığı, kamuoyunda infial yaratan görüntülerin tüm Kürt bölgelerini kapsamadığı, sadece 3 kasaba için geçerli olduğu ve uzun vadede o bölgede PKK etkisinin kalıcı olmayacağı kanaatinde.

\n

Esad sonrası planları

\n

Aynı kaynaklar, Davutoğlu yönetimindeki Dışişleri Bakanlığının Esad sonrası geçiş dönemi planlaması üzerine yoğunlaştığını da belirtiyor. Türkiyenin bu konuda hem Esad muhaliflerine hem de diğer uluslararası aktörlere Bu süreç yeni bir kaosa yol açmadan ve iç çekişmeler yaratılmasına izin verilmeden götürülmeli mesajı verdiğinin altını çizdiler.

\n

Esad sinyali vermişti

\n

PKKnin Suriye sınırındaki kasabalarda kontrolü ele geçiriş görüntüleri, Suriye lideri Beşar Esadın gazetemize verdiği röportajdaki kaygı verici sözlerini anımsattı. Hükümet kanadında küçümsenen ve yeterince önemsenmeyen o demecinde Esad, bugün hepimizi kaygılandıran görüntülerin ipucunu şöyle vermişti:

\n

Eğer sizin bir güvenlik meseleniz varsa, eğer bir boşluk varsa, terörist grupların hareket etme kabiliyeti daha fazla olur... Benim yaşadığım bir sorun varsa bu sana da yansıyacaktır komşum olarak. Biz bu büyük sorunlarla uğraşırken, kendi başımız beladayken çıkıp size bu konuda yardım edebilecek durumda değiliz. Sizi PKKden koruyabilmem için kendi kendimi koruyabilmem lazım önce. Kendimi koruyamazken nasıl yardımcı olacağım?.. Bizim başımızda bu bela varken, bir boşluk ortaya çıkmışken Türkiyeye yönelik faaliyetin artması çok daha kolay.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları