Utku Çakırözer
Utku Çakırözer ucakirozer@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Dokunulmazlık İktidarın Silahı Olmamalı

28 Kasım 2012 Çarşamba

Türkiye bir süredir BDPli milletvekillerinin dokunulmazlığıyla ilgili başbakanın iki dudağı arasından çıkacak kelimelere endekslenmiş durumda. Başbakan ülkede esen siyasi rüzgâra göre elindekidokunulmazlıkkozunu bir ileri bir geri kullanmakta.

\n

BDPli vekillerle PKK’lilerin kucaklaşmasından sonra dokunulmazlıklarının kaldırılacağı sinyalini veren başbakan, Yargı gereğini yapacaktırdiyerek kamuoyunda talimat algısı yaratan bir ifade dahi kullandı. Sonrasında konu bir süre rafa kaldırıldı. Açlık grevleri sırasında BDP ile AKPli bakanlar arasında sıcak görüşmeler yapıldı. Grevin istenmedik sonuçlar doğurmaması için fezlekeler de Adalet Bakanlığında bekletildi. İmralıdan gelen mesajla BDPlilerin de katkısıyla grevler sona erince, başbakan ilk kez grup konuşmasında BDPyi hedef almadan konuştu.

\n

Ancak bahar havası çok kısa sürdü. Erdoğan, önceki gün İspanyaya gidişi öncesinde sorular üzerine BDPlilerin dokunulmazlığının kaldırılacağı imasında bulundu. Nitekim dün de fezlekeler Adalet Bakanlığından TBMMye gönderildi.

\n

***

\n

BDPlilerin dokunulmazlıklarının kaldırılması birkaç açıdan sakınca içeriyor.

\n

Birincisi, konunun demokratikleşme boyutudur. Polis ve yargı karşısındaki zırhları ortadan kaldırılarak BDPli vekillerin soruşturma kapsamında gözaltına alınıp tutuklanmasının önü açılmaktadır. Milletvekillerinin 1994te olduğu gibi Meclisten yaka paça çıkarılması ne Kürt sorunun çözümüne ne de Türkiyenin demokratikleşmesine katkı sağlayacaktır.

\n

Zaten ortada bir tutuklu vekilsorunu var. 8 milletvekili seçilmelerinin üzerinden bir, bir buçuk yıl geçmesine rağmen hâlâ cezaevinde. BDPlilerin dokunulmazlığının kaldırılması bu yarayı kapatmak yerine daha da derinleştirecektir.

\n

Ayrıca, Meclis zemininde zar zor tutulabilen BDPnin tamamen illegaliteye itilmesi de kimsenin yararına olmayacaktır.

\n

İkinci önemli sakınca ise AKPnin tutumunun eşitlikçiveilkeselolmayan tavrıdır. Fezlekeleri dönem sonuna bırakma biçiminde bugüne kadar genel kabul görmüş bir gelenekten vazgeçilerek dokunulmazlıkların kaldırılması yolu açılacaksa, bu neden sadece BDPlilerle ve terör dosyalarıyla sınırlıdır? Mecliste Başbakan Tayyip Erdoğanın da arasında bulunduğu birçok milletvekili hakkında zimmet, ihaleye fesat, yolsuzluk ve benzeri diğer suçlamalar nedeniyle dokunulmazlık fezlekesi bulunduğunu unutmamak gerekiyor. Bunlar yargılanmasına gerek yokdiyebileceğimiz suçlamalar mıdır?

\n

Öyleyse dokunulmazlıkların, iktidarların elinde günün koşullarına, kamuoyunu tepkisine ve soruşturmaya konu kişilerin siyasi kimliklerine göre kullanılan bir silahhaline dönüştürülmesine izin verilmemelidir. Ya mevcut gelenekler sürüdürülerek dönem sonuna bırakılmalı ya tamamen kaldırılmalı ya da CHPnin önerdiği gibi sadece kürsü dokunulmazlığı ile yetinilmelidir. Ama hangisi seçilirse seçilsin tüm iktidarlar o ilkeye saygılı olmalıdır.

\n

Dokunulmazlıklar tartışması ile yeniden hatırladığımız üçüncü bir husus ise Başbakan Erdoğan ve arkadaşlarının başta Kürt sorunu olmak üzere temel meselelere ilişkin öngörülemez, tutarsıztavrıdır. Başbakan bir gün müzakere ile çözüm yanlısı mesaj verirken ertesi gün bambaşka bir pozisyon alarak çözümün kritik muhatabı BDPyi siyaset dışına itmeyi rahatça göze almabilmektedir. Bu tutarsız tavır gitgide Türkiyenin sorunlarının çözümünün önündeki asıl mesele haline gelmektedir.

\n

\n

Erdoğan’ın unuttuğu Erbakan

\n

Başbakan Erdoğan, Meclis Darbe Komisyonuna görüşlerini yazılı olarak açıklarken 28 Şubatın en önemli hedefinin kendisi olduğunu ifade etti. 28 Şubatın ilk sinyallerinin kendisinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı oluşuyla alındığını vurgulayan Erdoğan “28 Şubat müdahalesi, Ankarada, milletin hür iradesiyle seçilmiş hükümet yanında, şahsım başta olmak üzere belediye başkanlarını da hedef aldı. 28 Şubat müdahalesi, demokrasi yürüyüşümüzü akamete uğratmak için, yasaları zorlamak suretiyle, kurumları harekete geçirerek önümüzü kesmeyi hedeflemiştirdiyerek net olarak adresin kendisi olduğunu dile getirdi. Ardından da okuduğu şiir nedeniyle mahkûm edilişini örnek gösterdi.

\n

Erdoğan, 28 Şubatın hedefleri arasında kendisinin dışında yalnızca milletin hür iradesiyle seçilmiş hükümetisayarken dönemin Başbakanı Necmettin Erbakanın adını dahi anmadı. Oysa 28 Şubat süreci dönemin askerleriyle bizzat Erbakan arasında geçen bir sürecin adı. Erdoğan ise Hedef başta şahsımdiyerek Erbakanı esgeçmiş oldu.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları