Utku Çakırözer
Utku Çakırözer ucakirozer@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

AKP ‘Öz’ Kadrolar, CHP ‘Dışarıdan’ İsimlerle

16 Aralık 2013 Pazartesi

İktidar ve muhalefet partilerinin 30 Mart yerel seçimleri için gösterecekleri adaylar netleşiyor. Ve ortaya Türk siyaseti açısından oldukça yeni, ilginç bir görüntü çıkıyor. AKP Genel Başkanı ve Başbakan Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tercihlerinde öne çıkan unsurlar şöyle:
Sağlam kaleleri koruyacaklar
- Her ikisi de kendi partilerinde olan belediyelerdeki isimleri koruyor. Erdoğan, İstanbul’da Kadir Topbaş, Ankara’da Melih Gökçek’i bir kez daha aday yaptı. Bir ya da iki istisna dışında AKP’nin elindeki illerde belediye başkanları yerlerini koruyacak. Kılıçdaroğlu ise İzmir’de Aziz Kocaoğlu, Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen’i koruma eğiliminde. Mersin’de de anketlerde önde çıkan Macit Özcan ile yoluna devam etme ihtimali çok yüksek.
Erdoğan güvendiği isimlerle
- Erdoğan ve Kılıçdaroğlu kendi ellerinde olmayan şehirlerde ise birbirinden çok farklı iki strateji izliyor. Erdoğan’ın yaklaşımı şu:
AKP’li olmayan ya da AKP’li olup da başarısız bulduğu illere ya en güvendiği bakanlarını (Binali Yıldırım - İzmir, Fatma Şahin - Gaziantep, Sadullah Ergin - Hatay) ya genel başkan yardımcılarını ve milletvekillerini (Enver Yılmaz - Ordu, Menderes Türel - Antalya, Hüseyin Tanrıverdi - Manisa, Galip Ensarioğlu - Diyarbakır, Edip Uğur - Balıkesir ) ya da eski milletvekillerini (Abdullah Torun -Adana, Mehmet Daniş - Çanakkale, Hüsrev Kutlu -Adıyaman) aday gösterdi.
Eskişehir’de aday gösterilen Ticaret Odası Başkanı Harun Karaca dışında 80 ilde AKP adaylarının tablosu, Erdoğan’ın kendi “öz” kadroları dışında toplumda öne çıkan çevrelere, isimlere açılma ihtiyacı duymadığını ortaya koyuyor.
Kılıçdaroğlu sağa açılıyor
- Kılıçdaroğlu da partisinden bazı milletvekillerini AKP ya da MHP’nin elindeki kendi seçim bölgelerinde yarışa sokuyor. Örneğin Manisa, Trabzon ve Bartın’da CHP’li vekiller aday olacak. Ancak seçimi kazanmak için AKP’nin elindeki bir ya da iki büyük metropolü kazanmak zorunda olduğunu biliyor CHP lideri. CHP seçmeninin oylarının yetmeyeceğini de bildiğinden, kritik birkaç ilde CHP’nin kendi adayları yerine merkez sağdan oy getirecek “dışarıdan” isimlerle seçimlere girme eğiliminde.
Mansur Yavaş oldu gibi
En çarpıcı örnek Ankara: Grup başkanvekili Muharrem İnce ve milletvekili Aylin Nazlıaka’nın aday adaylıklarına karşın Kılıçdaroğlu, anketlerde açık ara önde gözüken MHP’li eski Beypazarı Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı aday göstermeye kararlı.
İstanbul’da da bir genel başkan yardımcısı ve bir eski parti yöneticisinin adaylık beklentilerine rağmen CHP lideri yine merkez sağ tabandan oy alabileceği düşüncesinde olduğu eski CHP’li Mustafa Sarıgül’e partinin kapılarını açtı. Adana’da partiden gelen tüm tepkilere rağmen Aytaç Durak ile dirsek teması hâlâ korunuyor.
AKP’li başkana çengel
Benzer taktiği Hatay’da da uygulayacak. CHP’nin kendi oyları seçimi kazanmaya yetmeyeceği için önce geçmişte DYP ve MHP çizgisinde siyaset yapan Mete Aslan ile temas kuruldu. CHP teşkilatından bu isme gelen yoğun tepki üzerine ise bu kez AKP’den, şu andaki Belediye Başkanı Lütfü Savaş ile temasa geçildi. Kılıçdaroğlu’nun buradaki tek kriteri ise yine anketler. Erdoğan’ın bir kez daha aday göstermediği Savaş’ın, AKP’nin yeni adayı Sadullah Ergin’den daha fazla beğeni alması üzerine CHP’de ibre bu isme dönmüş durumda.

***

Gülen cemaati ile yaşanan son tartışmanın da açıkça gösterdiği gibi AKP ve lideri Erdoğan, 2002’de, 2007’de ve hatta 2010 referandumunda yaptıkları gibi toplumun farklı kesimlerine açılan, onlarla değişik konuda koalisyonlar yapan bir noktadan artık çok uzakta. Tamamen kendi kadrosu ile yola çıkıyor.
Buna karşılık CHP ise partinin “öz” kadrolarının dışına açılarak MHP, DYP ve hatta SP ve AKP’li isimleri bünyesine “aday” olarak transfer ederek geniş bir koalisyon yaratmaya çalışıyor. Kılıçdaroğlu 30 Mart seçimlerini, Cumhuriyet değerlerini koruyacak Erdoğan karşıtı bir cephe yaratılması için ilk önemli aşama olarak görüyor. Doğruluğu ve yanlışlığı CHP içinde epey tartışılacak olan bu stratejinin asıl hedefi ise Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimleri.
Kılıçdaroğlu’nun çok büyük risk üstlendiği bu strateji, bakalım Erdoğan’ın Köşk yolunu engelleyebilecek mi?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları