Utku Çakırözer
Utku Çakırözer ucakirozer@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

1 Mayıs'ta Taksim'e çıkmak AKP Karşıtlığı mıdır?

01 Mayıs 2013 Çarşamba

Başbakan Tayyip Erdoğan dün AKP grubunda yaptığı konuşmada başta emekçiler olmak üzere yurttaşların 1 Mayısı Taksimde kutlama isteği konusunda Sizin illa da Taksim Meydanı demeniz, bana şunu hatırlatıyor; AK Parti iktidarına karşı biz bunu yapıyoruz’. Buradan bu anlaşılır, başka bir şey anlaşılmazdiye konuştu. Başbakanın bu sözleri tarihi gerçeklerle bağdaşmıyor. Türkiyede solcu ve emekçiler, değil sivil hükümetler döneminde, 12 Eylül darbe yönetiminin hüküm sürdüğü yıllarda bile her 1 Mayısta Taksime çıkmanın koşullarını zorlamışlardır.

\n

Taksim emekçinin kutsalı

\n

Erdoğan, Taksim ısrarı hükümete karşısözlerini, bugün alanlara çıkacak emekçileri temsil eden sendikaların yöneticilerine de söylemiş önceki gece yaptıkları toplantıda. Dün görüştüğüm DİSK Genel Başkanı Kani Beko ile KESK Genel Başkanı Lami Özgen, Başbakana orada da karşı çıkmışlar. Beko, Taksimin solcular ve emekçiler için anlamını şöyle aktardı:

\n

Sayın Başbakan ile toplantıda da ifade ettim. Polis müdahalesi olmazsa biz barışçı şekilde toplanıp ayrılacağız. Neden Taksim? \t1 Mayıs 1977 yılında faşist katiller tarafından katledilen 36 arkadaşımız anısına öncelikle de bizim DİSK olarak Taksimde yapmamız gerekir. Başka toplantıları, mitingleri Kadıköyde, Kazlıçeşmede tabii ki yapabiliriz. Ama 1 Mayıs olmaz. 1 Mayısta orası bizim için kutsal bin mekân. Arkadaşlarımız katledildiğinden bu yana DİSKin tüm yönetici ve başkanları katillerin yakalanması ve adalete teslimi için mücadele sürdürdüler. Her \t1 Mayıs da bu mücadelenin bir parçası. Ülkemizde barış rüzgârları eserken biz de \t1 Mayısı kesinlikle barışçı biçimde yapmak istiyoruz. Eğer polis müdahalesi olmazsa hiç kimse mağdur olmaz.

\n

İstanbul’u açık \t\t\tcezaevine döndürdüler

\n

Başbakanın konuya yaklaşımını ve bugün İstanbulda ulaşım seferlerinin iptal edilmesi kararlarını yasakçı zihniyet olarak değerlendiren Beko, şunları da ekledi:

\n

Bu tür yaklaşımlar 2010 öncesinde Taksim bize kapalıyken de vardı ve sokaklarda istemediğimiz görüntüler oldu. 2011 ve 2012de Taksim bize açıktı ve hiçbir engelleme olmadığı için bir kişinin bile burnu kanamadan kutlandı. Başbakanın şu anda ortaya koyduğu zihniyet ise hem işçilerin hem de halkın tepkisini alır. İnsanlar demokratik haklarını yan yana, omuz omuza kullanmak istiyor. Ama bakın bütün ulaşım yasaklanmış. İstanbulda hayatı durdurup açık cezaevine dönüştürüyorlar.

\n

‘Akil’ başkan da \t\t\tdemokratik bulmadı

\n

Başbakanın Taksimi kapama kararına dayanak yaptığı gerekçeye, KESK Genel Başkanı Lami Özgen de net biçimde karşı çıkıyor. Kürt sorununun çözüm sürecinde hükümet tarafından oluşturulan akil insanlar heyetlerinde yer alması nedeniyle dikkatleri üzerinde toplayan Özgen, Başbakanın bu ifadeleri ve yasaklamaları hiçbir demokratik tahammül ölçüsüyle bağdaşmıyor. Klasik otoriter yönetim yaklaşımıdedi ve şöyle devam etti:

\n

Bizim sırf AKP iktidarına karşı olmak için Taksim diye bir ısrarımız yok. 1977den bu yana Taksim ile işçi sınıfı arasında tarihsel bir bağ oluşmuş durumda. Kimse bu bağı görmezden gelemez, bu bağa basit ve ucuz bir yaklaşım içinde olamaz. Tek kaygıları oradaki inşaat ise onun önüne fiziki engeller geliştirerek bu kaygı bertaraf edilebilir. Taksime çıkışımızı klasik AKP karşıtlığıdiye yorumlayarak yasakçı ve işçi düşmanı bir tutuma gidiliyorsa o zaman bizim de bundan Emekçilerin siyasal ve tarihsel mücadele süreciyle bağları koparılmak isteniyorsonucunu çıkarma hakkımız doğar. Bu da geçmişte yasaklı yıllardaki üzüntü duyduğumuz manzaralarla karşılaşmamıza neden olabilir. Bunun sorumlusu da biz değil siyasi irade olur.

\n

Keşke Başbakan Erdoğan son dakikada fikrini değiştirse de, yurttaşların istedikleri gibi Taksimde huzur ve barış içinde bir \t1 Mayıs kutlamasının yolunu açsa...

\n

\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları