Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Hep Andığımız Memet Fuat
\n
\nMemet Fuat’ı on yıl önce, 19 Aralık’ta yitirmiştik. Çarşamba akşamı bir daha andık onu.\n
\nÖzellikle bizim kuşak için söylüyorum, Memet Fuat’ı unutmak mümkün mü? Onu hep anıyoruz. Özlemle.\n
\nBenim sanat yaşamımda en önemli kişiydi o. Bir yerlere gelebildiysem eğer, dergisiyle, yayınlarıyla, kişiliğiyle, dostluğuyla, eleştirileriyle büyük ölçüde onun katkılarıyla, uyarılarıyla geldim.\n
\nMemet Fuat’la ilgili ne çok anım var...\n
\n***\n
\nÜniversite öğrenciliğim döneminde Eminönü Halkevi’nde bir edebiyat matinesine katılmıştık. Onat (Kutlar), Kemal (Özer), Adnan (Özyalçıner), ben... Her edebiyat matinesinde olduğu gibi, Özdemir Asaf’la Attilâ İlhan hepimizi silip süpürmüşlerdi.\n
\nMatineden sonra Çemberlitaş’a doğru yürüdük. Dinleyicilerden biri, Memet Fuat da aramızdaydı. Tanıştık. Şiirlerime ısınmadığı belliydi. Ama güzel okuduğumu söyledi. Söz arasında, çeviri yapma isteğimden söz ettim. “İstersen Yaşar Nabi’ yle konuşayım” dedi.\n
\nİki gün sonra haber geldi: “Yaşar Nabi seni bekliyor.”\n
\nYaşar Nabi’ye gittim. Yıllarca sürecek bir yayıncı-çevirmen ilişkisi, Oscar Wilde’ın Mutlu Prens’iyle başladı.\n
\nDoğrusu, “İstersen Yaşar Nabi’yle konuşayım”ı beş dakika sonra unutulacak bir “edebiyatçı sözü” sanmış, pek de önemsememiştim. Yanıldığımı görmek beni sevindirdi. Daha sonra ise Memet Fuat’ın hiç yanıltmadığını görmek bende hep aynı duyguyu uyandıracaktı.\n
\n***\n
\nBir gün Memet Fuat’la konuşurken kısa oyunlardan söz açıldı. Tek perdelik dört oyun çevirmiştim. Memet Fuat da altı oyun çevirmişti. Bunları tek kitapta birleştirip Yaşar Nabi’ye önerelim dedik. Varlık Yayınları’na gittik. Yaşar Nabi, kitabı hemen yayımlayamayacağını söyledi.\n
\nOn oyun elimizde, Cağaloğlu yokuşunu tırmanmaya başladık. Nuruosmaniye Caddesi’nin başına gelince, “Metin’e bir uğrayalım” dedi Memet Fuat.\n
\nMetin Yasavul, eniştesiydi. İstanbul Matbaası’nın yöneticisi. On kısa oyun ona verildi. “Bunlar tek tek kitap olacak” dedi Memet Fuat.\n
\nDe Yayınevi, o oyunlarla “start aldı”. Yarışı başlatan, Memet Fuat’ın Charles Goren’den çevirdiği Briç’ti aslında. Kitap sürekli satıyor, neredeyse her yıl yeni baskısı yapılıyordu. Ama kapağında herhangi bir yayınevinin adını taşımıyordu. Kitapçılar arasındaki “itibar”ı, tek perdelik oyunların dağıtımına yardımcı olacaktı.\n
\nCağaloğlu’nda, Vilâyet Han’ın ikinci katında bir oda tuttu. Sait Maden’in kapaklarıyla, ilk kitapları, Lorca’ları, Çehov’ları, Ionesco’ları yayımladı.\n
\nSarı kapaklı kitaplar geldi sonra. Arkasından anlatı dizisi. Rulfo, Faulkner, Morris...\n
\nDergisiz yayınevi olur mu?\n
\nYeni Dergi doğdu.\n
\n***\n
\nYeni Dergi bir okuldu. Memet Fuat bir öğretmendi. Öğrenmemiz gerekenleri “dikte” etmiyordu. Kendi kendimize sorular sormamızı sağlıyordu. Bir duvarın arkasındaki yolları gösteriyordu. O yollardan dağlara vurmak bize kalmıştı artık.\n
\nKimimiz dağlara vurduk, kimimiz ovalara, ormanlara. Kentlerin, kalabalıkların ortasına. Ama Yeni Dergi’den bu yana nereye gittimse, ne zaman iki satır karaladımsa dönüp arkama baktım hep. “Memet Fuat, geldiğim bu yer için ne der? Şu yazdığımı beğenir mi acaba?” diye düşündüm.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu