Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Cumhuriyetçilerin birliği!

15 Ocak 2025 Çarşamba

Geçen hafta sonu Ankara’da önemli bir toplantı vardı. 2023 sonbaharında cumhuriyetçi birikimin parçası olan çok sayıda aydın, sanatçı, bilim insanı ve siyasetçinin laik Cumhuriyet için bir araya gelmesiyle kurulan Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi’nin (THTM) 4. Olağan Genel Kurulu’na hem kurucu hem de Laiklik ve Aydınlanma Komisyonu üyesi olarak katıldım.

Aradan geçen sürede THTM, çok yol aldı; birçok ilde temsilcilikleri oluştu, delegeler seçildi. Türkiye’nin yeni bir emperyalist planla karşı karşıya olduğu bugünlerde toplanan genel kurulda önergeler oylanıp kabul edildi, delegeler görüşlerini aktardı.

BİRLİKTE İNŞA ETMEK

Benim üzerine söz aldığım önerge ise “Cumhuriyetçilerin birliği için harekete geçiyoruz!” başlığını taşıyordu. AKP iktidarında emperyalizmin desteğiyle ve sermaye düzeni adına, laik Cumhuriyeti kâğıt üstünde bırakan gerici bir eylemin başarıya ulaştığı tespitiyle başlayan önerge, “halkımızın çoğunluğunun onaylamadığı karşıdevrimci hamleyi püskürtmek için cumhuriyetçilerin omuz omuza vermesinin mutlak bir gereklilik olduğunu” söylüyor ve şöyle devam ediyordu:

“Asla toplumda bir azınlık oluşturmayan, tersine emekçi halkın mutlak çoğunluğunun yararını gözeten ve özlemlerini sahiplenen cumhuriyetçiler, değişik dünya görüşlerinden hareket ediyor olabilir. Siyasal programları ve gelenekleri ayrışabilir. Bunlara bağlı olarak öncelikler de bugüne kadar farklı şekillenmiş olabilir. Cumhuriyetçilerin yaklaşım, yöntem ve pozisyonları arasında çelişkiler de bulunabilir. 

Bu gerçeklik, sözünü ettiğimiz görevi ne olanaksız hale getirmekte, ne önemsizleştirmekte, ne de ertelemeye mazeret oluşturmaktadır. Ülkemizin, öncekinden daha güçlü temellerde yeniden bir Cumhuriyet atılımına ihtiyaç duyduğunda ortaklaşan tüm kurum, çevre ve kişiler olarak, farklılıklarımızı görmezden gelmeksizin bir birlikteliği inşa etmekle yükümlüyüz.

CUMHURİYETÇİLER KURULTAYI

Ardından Prof. Dr. Korkut Boratav Hoca’mızın genel kurula gönderdiği mesaj şu soruları önümüze koydu: 

“Cumhuriyetçilik yeknesak bir akım degˆildir; sosyalist, sol ve sagˆ kanatlar içermektedir. Tartıs¸malı bir konu, üniter devlet ilkesi etrafında yer alıyor. Özellikle seçmenlerin küçümsenmeyecek bir bölümünü etkileyen Kürt siyasetinin bu konudaki belirsizligˆi sorunludur. Laikligˆi tümüyle sahiplenmis¸, ama üniter devlet ilkesinde Katalonya, I·skoçya örneklerine göre revizyon önerenler, cumhuriyetçilerin ittifakı içinde yer alabilir mi? Türkiye’deki Kürt siyaseti koms¸u ülkelerdeki Kürtlerin devletles¸me mücadelesinin ne ölçüde tarafı olabilir? 

Öte yandan Atatürk-Sultan Abdülhamit ikilemindeki kesinlikle Atatürkçü olan bazı cumhuriyetçiler, Kürt siyaseti hatta üniter devlet ilkesini sorgulayanlarla iletis¸imi reddetmektedir. Antidemokratik (‘ülkücü’) savrulma nedeniyle dıs¸lanabilirler mi? Örnegˆin ‘Kürt sorunu’ ile üniter devlet ilkesi arasındaki ilis¸ki nasıl çözülebilir? Pratikte sorun, kamu yönetiminde ademimerkeziyetçiligˆin boyutu, sınırlarıyla ilgilidir: Yerel yönetimlerde özerklik hangi sınırlarda? Egˆitimi kapsayacak mı? Eyalet düzenlemeleri tartıs¸ma dıs¸ı mıdır? Kürtçenin egˆitimi seçmeli derslerle mi sınırlı kalmalı? Digˆer etnik azınlıklar için benzer seçenekler söz konusu mu? Bu soruların tartıs¸ılması, kendi aramızda yanıtlanması gündemimiz olmalıdır.”

Bunları netleştirmek için THTM’nin bir cumhuriyetçiler kurultayı düzenlemesi kararı alındı. 

Yazımı genel kurulda okuduğum Atatürk’ün sözlerine bağlayacağım. Atatürk, 24 Aralık 1921’de Vakit gazetesi yazarı Ahmet Emin Yalman’la yaptığı röportajda, bu yıl 105. yılını kutlayacak TBMM hakkında, “Teşkilat, baştan sona kadar halkın teşkilatı olacaktır. Genel idareyi halkın eline vereceğiz. Bu toplumda hak sahibi olmak, herkesin emek sahibi olması esasına dayanacaktır” demişti. 

Bugün Türkiye’de tam tersine her alanda sermaye ve emperyalizm hak sahibi olmuşsa bana göre yapılması gereken, etnik ve mezhepsel ayrışmaları körükleyerek emperyalizmin ekmeğine yağ sürmek değil, emeğin birliğini sağlamaktır. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları