“180 milyon dolara okulumuz oldu!”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait, paha biçilemez değerdeki iki sultan yalısı...

Fehime Sultan ve Hatice Sultan yalıları...

Ortaköy’de yanyana duran iki nadide yapı...

İstanbul’daki altı sultan yalısından ikisi için AKP “yeni bir hikâye” yazıyordu...

Ta ki Ekrem İmamoğlu başkan oluncaya kadar...

*

2009 yılında AKP’li büyükşehir belediyesi zemini hazırlamıştı... Türk Hava Yolları (THY) ve THY’nin uzun yıllar yemek/servis işini üstlenen DO&Co adlı şirket, bu yalıları üç yıl içinde restore etmek şartı ile kiralayacaktı...

Üç yıl geçti, restorasyon bitmedi...

İBB’de yönetim değişti. Ekrem İmamoğlu sözleşmeden kaynaklanan hakları gereği yalıları geri isteyince kıyamet koptu!

Ama biz önce 2006 yılına gidelim...

Türkiye’nin gözbebeği tüm kurum ve kuruluşlarının toplanacağı bir havuz yaratıldı.

Adına da Varlık Fonu denildi... Adı üzerinde, halka ait en değerli varlıkların, devletin, Cumhuriyetin tüm yüzük taşı varlıklarının, kurumlarının, şirketlerinin toplanacağı fondu...

 Kısa sürede elde ne varsa bu fonun/havuzun/çuvalın içine atıldı.

 2007 yılında Halk Bankası ile birlikte büyük tartışmalar arasında Türk Hava Yolları da bu çuvalın içinde yerini aldı.

 Varlık Fonu kısa zamanda milyarlarca dolarlık değerin bir arada olduğu Karun’un hazinesine dönüştü...

 Ve elbette Karun gibi tek yetkiliye, tek adama bağlandı!

*

Varlık Fonu’na paha biçilemez yalıları, arsaları, taşınmazları katmak kamuoyunun gözü önünde yapılacak iş değildi...

AKP yönetimindeki İBB zemini hazırladı... Kültür mirası olarak paha biçilemez ancak emlak değeri açısından dudak uçuklatacak rakamdaki iki sultan yalısını THY’ye kiraladı!

İşi havacılık olan THY bir anda otelciliğe soyunmuştu!

*

Varlık Fonu’ndaki değerler önce Katar piyasasında görücüye çıkarıldı. Ardından Birleşik Arap Emirlikleri ile açık/gizli pazarlıklar yapıldı.

Boğazın en muhteşem kıyısında yer alan yalılar karşısında Katarlıların gözleri yerinden fırlamıştı.

Bugün piyasa değeri 7 milyar TL olarak ölçülen yalıların satışı ile ilgili ilk açıklamayı bizzat dönemin THY yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı yaptı. Ekim 2019’da yaptığı açıklamada Aycı; “Boğazdaki yerimizi satmak için yabancılarla görüşüyoruz, talipleri var. Duran varlıkları nakde çevirmek önceliğimiz” dedi!

Kimin malını kime satıyorsun diyen olmadı!

Kimin malını pazarlıyorsun diyen olmadı!

“İBB’den kiraladığınız mülkleri nasıl satışa çıkarıyorsunuz” diye soran olmadı...

Alan razı veren razıydı... Yalıları sözde restorasyon sözleşmesi ile THY’ye devreden AKP’li büyükşehir belediyesi, alan ise AKP genel başkanının başında olduğu Varlık Fonu’ydu!

*

Ne zamana kadar? Ekrem İmamoğlu başkan seçilip, “Bu yalıların durumu nedir” diye sorana kadar!

Mülkiyeti İBB’ye ait olan yalılar sözleşme gereği üç yılda restore edilecekti. THY ve ortağı DO&CO sözleşmede yer alan restorasyonu yapmayınca İmamoğlu’na “yangından mal kaçırır gibi” kaçırılan mülklerini geri istemek hakkı doğdu.

 Devreye Saray’ın eli girdi... Fehime ve Hatice Sultan Yalıları İBB’den alınıp Hazine’ye devredildi!

 Hukuk guguk oldu... Konu mahkemeye taşındı...

 Saray’ın bakanlığı açıklama yaptı; “Bu iki eseri okul olduğu için Hazine’ye devrettik” dedi!

THY ise “180 milyon dolar harcadık, otel yapacaktık” diye açıklama yaptı.

Bahaneye bakar mısınız?

Bir kez daha okuyun lütfen... İnsan zekâsı ile dalga geçiyorlar...

Yani bakanlığın Hazine’ye devrettiği “okulların” maliyeti 180 milyon dolar!

180 milyon dolara mal olan iki okul!

Dünyada örneği yok...

*

Yalana kılıf ararken iyice batağa saplandılar...

En az 7 milyar TL emlak değeri biçilen tarihi iki yalıyı babalarının malı gibi satacaklardı.

Alıcı, Katar başta olmak üzere körfez sermayesiydi...

*

Şimdi İBB’nin elinden bir mülkleri bir kez daha alarak Hazine’ye devrettiler. THY ile yapılan sözde sözleşme devam edecektir...

Yalılar nerede? THY’nin elinde... THY nerede, varlık fonunda...

Yalılar varlık fonunda, satışı tek adamın elinde...

Balta nerde, suya düştü, su nerde inek içti...