Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Anlayana Mesajlar!..
Başbakan, yurtdışına çıkmadan önce düzenlediği basın toplantısında, ülke genelindeki olaylardan iktidarın hangi mesajları aldığına ilişkin bir soruya sinirlendi, canı sıkıldı.
Gazetecilere sordu:
“Siz hangi mesajları aldınız?”
O toplantıda olsaydım şu yanıtları verirdim:
Bir ülkenin ayağa kalktığını...
Baskı, dayatma, zulüm ve sömürüyle insanların bir yere kadar susturulabildiğini, halkın eninde sonunda “yetti gayrı” deyip, sokağa çıkabildiğini...
Olayların CHP ve marjinal gruplarca çıkarılmadığını, sokaklarda her görüşten yaşlı, genç, kadın-erkek direnildiğini, demokratik haklarını kullandığını...
Başbakan’ın, yan yana gelmeleri mümkün olmayan taraftar gruplarını birleştirdiğini... Karşıyaka-Göztepe benzeri ezeli rekabetlerin, “Hükümet istifa” talebiyle kol kola girebildiğini... Dünyanın en etkili taraftar grubu Çarşı’ya karşı, ülkeyi yöneten bir iktidarın özel önlemlere başvurabildiğini...
Tencere tavanın hep “aynı hava” olmadığını; birçok yönetimi tencere ve tavanın yerle bir ettiğini, bundan ötürü Başbakan’ın çok sıkıntılı olduğunu...
Benzer toplumsal olaylarda görüldüğü gibi yine bazı provokatörlerin sahaya sürüldüğünü, bunların çevreyi yakıp yağmaladığını, toplumsal tepkiyi marjinallere mal ederek, gözden düşürme amacıyla çabaladıklarını...
İktidarın, elindeki polis gücünü halka karşı nasıl acımasız ve zorbaca sürdüğünü; gerektiğinde gaz bombalarını silah gibi kullanabildiğini, evlerin içinde bile biber gazı bombası atılabildiğini...
Bazı güvenlik güçlerinin olayları önlemekten çok, göstericileri hasım gibi algıladığını, yerlere düşen kadınların bile saçlarından sürüklendiğini, tekmelerle dövülebildiğini, müdahalelerin aşırı güç kullanımı kavramını da aştığını...
İzmir’de son iki günde güvenlik güçlerinin yanında kim ve ne oldukları belirsiz, eli sopalı ve demirli sivillerin olayları bastırmak amacıyla kullanılabildiğini...
Sorunun Taksim Gezi Parkı olmaktan çıktığını; yaşam biçimine müdahalelere karşı, her türlü yasak ve dayatmaya karşı insanların ülke çapında harekete geçtiğini... Erdoğan ve hükumetinin güçlü biçimde istifasının istendiğini...
Korku imparatorluğuyla, faşizan bir anlayışla ülkenin bir yere kadar yönetilebileceğini...
İktidar yanlısı ya da yandaş gazete ve televizyonların acınacak hale düştüklerini... Buna karşın sosyal medyanın Türkiye’deki gücünü...
Toplumsal olaylara karşı ilgisiz olduğu söylenen gençliğin harekete geçtiğini...
Demokrasinin sadece seçim olmadığını, Cumhurbaşkanı’nın bile olayların ardından bu saptamayı yapmak durumunda kaldığını...
Bir ülkenin başbakanının yüz binlerin direnişini “çapulcu isyanı” diye küçümseyebildiğini ve çarpıttığını... “Evlerinde zorla tuttuğumuz en az yüzde 50 var” tehdidiyle sokağa gözdağı verebildiğini, ayrımcılığı tetiklediğini...
Ve artık bir eşiğin aşıldığını, her şeyin eskisi gibi olmayacağını, iktidarın sarsıldığını...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Cüneyt Özdemir'den teğmen Ebru Eroğlu'na iş teklifi
- Emekli askeri hakimden Varank’a sert yanıt!
- Fikret Orman'dan Talisca yanıtı!
- Mustafa Kemal’in askerleriyiz!
- Enes'in cezaevi konuşmaları ortaya çıktı
- Nevzat Bahtiyar'ın oğlu ilk kez konuştu
- İmamoğlu'ndan Bakan Tunç'a sert yanıt
- 'Bedeli çok ama çok ağır olur'
- DP'de deprem: İstifa ettiler
- Tutuklu hemşire: İlaçlar ziyan olmasın diye satıyorduk