Öztin Akgüç

Yanılgı mı, servis mi?

17 Kasım 2021 Çarşamba

Yasal olarak temel görev ve amacı fiyat istikrarını sağlamak olan TCMB, karar ve uygulamalarıyla istikrarsızlığı artırmaktadır. Kur-fiyat, faiz-kur ilişkilerini politikacılar bilmeyebilir, ama üst düzey yöneticileri bir yana, Merkez Bankası’nda idari görev alan personelin dahi bilmesi gerekir. Para politikasının ekonomiye yansımasının ana kanalı, MB’lerin, para politikası araçlarıyla kısa süreli faizi etkileyerek izledikleri politikayı yansıtmalarıdır. Faizi yükselterek sorunları çözmek olanağı olmamakla beraber, enflasyonun hızlandığı, döviz kurunun yükseldiği, geleceğe ilişkin belirsizliklerin arttığı, dış kaynak sağlanmasının zorlaştığı, finansal piyasalarda risk priminin yükseldiği bir dönemde faiz indirimi, tam bir ekonomik yanılgıdır. Yanılgının bedeli, kur artışı, enflasyonun hızlanması, vadeli TL mevduat artışının yavaşlaması dolarizasyon oranının yükselmesi, dış kaynak sağlamanın güçleşmesi, beklentilerin kötümserleşmesi gibi ağır olmuştur.

Merkez bankaları, sıkı para politikası izlediklerinde, ekonominin likiditesini azaltmak, banka kredilerini yavaşlatmak, piyasa faiz haddini yükseltmek, kamuoyuna bildirimde bulunmak üzere zorunlu karşılık oranını yükseltirler. TCMB’nin Z/K oranını yükseltirken faiz indirimi yapması, bankaları fonlaması tam bir çelişkidir. Bankanın, kur yükselirken yabancı para Z/K oranını iki aşamada 400 baz puan artırması, bankacılık sistemini rezervinin Merkez Bankası’na aktarılması, kamuoyunda rezerv artıyor izlenimi yaratmaya yönelik bir uygulamadır. Kur yükselirken yabancı para Z/K  oranının yükseltilmesi, TL değer kaybını hızlandırmıştır.

TCMB’nin brüt, net, kullanılabilir rezervi irdelenir ve tartışılırken bilançosunda yer alan Değerleme Hesabını da dikkate almak gerekir. Değerleme Hesabı, bankanın YP varlıklarının, YP yükümlülüklerinden fazla olduğu, net rezerv pozisyonunda bilançonun pasifinde yer alırken net rezerv açığı olduğunda aktifte yer alır. TCMB’nin haftalık durumunda Değerleme Hesabı’nın aktifte yer alması bankanın net rezerv açığı ve kur zararı olduğunun kanıtıdır. Kur yükseldikçe Değerleme Hesabı daha büyük boyutlara yükselecek, Hazine’nin bankaya karşı yükümlülüğü de artacaktır.

Kur yükselişiyle, ihracat artışı, ithalat azalışı yoluyla cari işlemlerde denge sağlanacağı savı da yanılgıdır. Bizim gibi stratejik, doğal ve/veya teknoloji üstünlüğü olan ihracat ürünü bulunmayan, buna karşı enerji, ara mal, sermaye malı gibi ithalatı stratejik ürünler olan ülkelerin ihracat artışı, yalnız kura değil, dış pazarlardaki talebin fiyat ve gelir esnekliklerine, rakip ülkelerin politikalarına, korumacılığa bağlı iken ithalat kısılması da yerli ürün ikamesi olmaması nedeniyle üretim kaybına, gelir azalışına yol açar. Kaldı ki montaj üretim ağırlıklı sanayimizin ihracat artışı da ithalata bağlıdır. Parası konvertibl olmayan ülkeler, cari işlem dengesini, üretim yapısını değiştirme, ihracatı teşvik, koruma tedbirleriyle sağlamaya yönelmelidir. Devalüasyon, ancak çaresiz kalındığında başvurulacak son yol olmalıdır.

2007-8 krizi, salt fiyat istikrarıyla finansal istikrarın sağlanamayacağını gösterdiğinden, MB’lerin temel görevlerine finansal istikrarın sağlanması da eklenmiştir. Finansal istikrar, bankaların mali yapılarının güçlü, krize dayanıklı olmasını gerektirir. Ülkemizde BDDK ve TCMB, bankaların mali yapılarını güçlendirme önlemleri alma yerine, kredi vermeye zorlayarak, yeterli karşılık ayırmalarını sınırlayarak, YP varlıklarının TCMB’ye aktarılmasına yol açan düzenlemeler yaparak bankaların mali yapılarını zayıflatmıştır.

Dalgalı kur rejiminde MB’nin sabit kur hedefi olmamakla beraber, finansal istikrar kur istikrarını da gerektirir. Günümüzde dünyada genel cari kur rejimi, kirli dalgalanma (dirty fload) olarak nitelendirilen MB’lerin kambiyo piyasalarını bir şekilde etkilediği düzendir. MB’ler, piyasalara döviz alım-satım yoluyla doğrudan müdahale etmemekte, faiz Z/K, swap gibi araçları kullanarak kur istikrarını sağlamaya yönelmektedirler. TCMB, bu araçları kur istikrarı sağlamaya yönelik değil, istikrarsızlığı artıracak yönde kullanmaktadır.

Hatalı uygulamalar, yanılgıdan öte övünmeye veri hazırlamak, kişisel konumları korumak, servis amacıyla yapılmaktadır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorun ve çözüm 20 Kasım 2024
DEM’e gülücükler 6 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları