Öztin Akgüç

CHP’de değişim değil arınma

19 Temmuz 2023 Çarşamba

CHP’de özlenen, amaçlanan değişim değil arınma olmalıdır. Değişim, arınmak farklı istekler, kavramlardır. Değişim, farklılaşmayı, ayrışmayı, bozulmayı, başkalaşmayı, mutasyonu, dengeden dengesizliğe geçişi, bir özneden özne olmaya yönelişi içeren; her zaman iyiye, doğruya yönelişi de ifade etmeyen geniş kapsamlı bir kavramdır. Arınma ile yapıyı bozan, yabancılaştıran, yozlaştıran öğelerden kurtulmak, temizlenmek, anlaşmak amaçlanır. 14 ve 28 Mayıs “seçim başarılarından” sonra yapmaya çalıştığım yorumda, CHP’de değişim değil arınmanın amaçlanması, gerçekleştirilmesi gerektiğini savunmaya çalıştım.

CHP’de ne değişecek? Kurucusu, kuruluş amacı, ilkeleri, geçmiş uygulamaları, kurultayları, alınan kararları, izlenen politikaları bellidir; değişecek olan partinin günümüzdeki yöneticileri temsilcileridir.

Kılıçdaroğlu bir açıdan haklı, parti değişime, mutasyona uğramıştır. Partinin temel ilkeleri, laiklik, devrimcilik, devletçilik hatta halkçılık bir yana itilmiş; “yeni CHP” söylemiyle geçmişiyle ilişkisi koparılmaya yeltenilmiştir. Bireysel, toplumsal, siyasal haklar savunulacağına, “kul hakkı” dinsel motifli hak savunuculuğuna girişilmiştir. Halkçılık olarak halkla bütünleşiyoruz, parti halka açılıyor övgüsüyle, halk yararına olmayan kişisel gösteriler, başörtüsü istismarı yapılmıştır.

Mutasyona uğrayan parti, siyasal etkinliğini, iktidar olma seçeneğini de yitirmiş oy oranı da 1980 öncesi yüzde 40’ların üstüne yükselmiş, ortalama yüzde 35 olmuşken siyasal rakip olmamasına ve her açıdan başarısız bir iktidara karşı yüzde 25 dolayına gerilemiştir. Kaldı ki o oyların bir bölümü de CHP ayakta kalsın diye Mustafa Kemal’in partisine, günümüz parti yöntemine gönülsüzce verilen oylardır.

Her başarısızlıktan bir başarı öyküsü çıkaranlar, 28 Mayıs seçimindeki 25.5 milyon oyun yorumunda da bir övgü, övünme çıkarmaktadır. 25.5 milyon oyun ortak paydası, tek adam rejimine, otokrasiye karşı olmaktır.

Partide, siyasal yazımda “quid pro quo” olarak ifade edilen, Trumpvari karşılıklı çıkar gözetme politikası izlenmekte, parti önseçim, çarşaf liste gibi demokratik özelliklerini de yitirmektedir.

Önümüzdeki yerel seçim, siyasal rejim ve kalkınma açısından önemlidir. Yerel seçimde alınacak bir yenilgi, ülkedeki siyasal dinsel baskıyı, otokrasiye hatta teokrasiye yönelişi laik eğitimden giderek uzaklaşmayı hızlandıracağı gibi her alandaki çoraklaşmayı da artıracaktır. Çoraklaşan Anadolu, demokrasiye, kalkınmayı, insan ve ülke sevgisini içselleştirmiş düzgün yerel yöneticilerle yeşerebilir, aydınlanabilir, Anadolu’da belediye başkanlıklarının kazanılması Eskişehir örneğinde olduğu gibi, ülkenin kalkınması açısından öncelikli amaç olmalıdır.

Ülkede, ikili oynanmaktadır. Bir yanda “sureti haktan” görünüp sonra da ancak daha kapsamlı incelenmeli strateji benimsenmeli gibi işi yokuşa sürmenin akılcı gibi olduğu davranışına, sanısına son verilmelidir. Söylenmek istenen açıkça söylenmelidir. CHP, CHP’li görünüp CHP yönetiminde yer alanlardan, başkan dahil arınmalıdır. Anlamsız değişim tartışmalarıyla zaman yitirilmemelidir. CHP yönetimi CHP’li olmalıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

DEM’e gülücükler 6 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları