Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
TBMM Renkleniyor!
Kuşkusuz 12 Haziran seçimi AKP ve Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan için büyük başarıdır.
\nDP Genel Başkanı Adnan Menderes’in 1954 seçiminde doruk yapan yüzde 58.4 oranından sonra Erdoğan, yüzde 49.9 ile seçimlerde ikinciliği alan parti başkanı olmuştur.
\nÖzetle, her iki seçmenden birinin oyunu almıştır.
\nNüfus artışının getirdiği seçmen artışına da koşut olarak oylarını 2002’de 34.3’ten 2007’de 46.6 ve şimdi de 49.9’a ulaştırmıştır. Önceki seçime kıyasla 5 milyon oy artışı her siyasacının kolay beceremeyeceği bir iştir.
\nEğer Başbakan, Güneydoğu Anadolu siyasasındaki, içi boş da olsa “açılım” söylemi yerine Abdullah Öcalan’ın “idamından” söz etmeseydi, yüzde 50 çıtasını rahat aşabilirdi.
\nOy patlaması yaratan Erdoğan, anayasayı istediği doğrultuda değiştirebilmek için 367, en azından teselli ikramiyesi olarak 330 sandalye beklerken mevcudu 341’den 326’ya düşürmesi düş kırıklığı yaratmış olabilir.
\n***
\nKemal Kılıçdaroğlu’nun altı aylık “rüzgârı” CHP’ye 3.5 milyon yeni oydaş kazandırdı. Elbette “yeni” CHP için umut veren önemli bir sıçramadır.
\nGelişim eğrisi 2002’deki 19.4 oranı 2007’de nüfus artışına kıyasla 20.9’da donmuşken, şimdi yüzde 25.9 önemli gelişmedir. Samimi söylemek gerekirse, ben YGS olaylarında 1.7 milyon öğrenci ailesinin bu oranı yüzde 30’lara yaklaştıracağını bekliyordum.
\nTBMM’ye “yeni” yüzlerle giren CHP’nin, “yalnızca 7 ilde birinci parti olabildi” mantığı ile her zamanki cadı kazanını kaynatmak için “kurultay” olgusu inşallah gündeme taşınmaz.
\nAKP oyunu arttırırken, 15 sandalye yitirdi. CHP oyunu arttırmakla kalmadı, 135 sandalye ile TBMM’deki temsil gücünü de arttırdı. Bu artış yeter mi? Elbette yetmez… Ama CHP’nin “kilit” olacağını Erdoğan bile “balkon” konuşmasında ima gereğini duydu.
\nTunceli dışında Güneydoğu’da seçim mücadelesinin, AKP’yi destekleyen Hizbullah ve bağımsızlara ortam sağlayan PKK arasında geçtiği görüldü. Yeni TBMM’de bu konuda CHP’yi büyük sorumluluk bekliyor!
\n***
\nSeçim arifesinde MHP’yi barajın altına itmeye yönelik “telegöz” olayının ters tepki yaratacağı beklentisi doğrulandı. MHP oy ve sandalye yitirse de 3. parti konumunu korudu. Ancak, “telegöz kurbanı” önemli yöneticilerinin dışarıda kalması MHP için TBMM’de engel oluşturacaktır.
\nSeçim yitirme ve başkanlıktan ayrılma Batı demokrasilerinde olağandır. Her ne kadar TBMM’ye girse de Devlet Bahçeli’nin başkanlığı ve BBP’deki çözülme ile bu kanatta yeni ve genç arayışlar gündeme gelebilir.
\n***
\nDemokrasiye aykırı bir biçimde “çıtayı yükseltmek” ne işe yaradı? “İnançlı” seçmen BDP kökenli temsilci sandalyesini 22’den 36’ya çıkartmadı mı? Hem de Hizbullah’ın, Feto’nun “adam adama” çabasına karşın!
\n“Şahinler”, siyasal cezalılar da TBMM’de yemin etmeyecekler mi? Bakalım bu kez kürsüde Kürtçe ya da metin dışında “ant içenler” çıkacak mı?
\n***
\n1983 seçimindeki yüzde 86.8’lik katılım oranını pazar günü 86.7 ile yakalayan yeni dönem TBMM’de oldukça renkli yüzler Türk halkını temsil edecek.
\nKuşkusuz en önemli değişiklik, her 7 milletvekilinden birinin “kadın” olmasıdır. 48 yerine 78 kadın milletvekili ile belki yumruklaşmalar azalır, kürsüye topuklu ayakkabılar fırlatılır!
\nSeçim günü merdiven çıkamayan engellilere uygulanan oy verdirme işkencesini çok iyi bilen Şafak Pavey’in “kadın hakları” ve “engelliler” konusunda katkılar sağlayacağına inanıyorum.
\n1961 Kurucu Meclis’ten bu yana ilk kez bir Hıristiyan vatandaşımız, Süryani Erol Dora Mardin’den bağımsız seçildi.
\nDünya kupasında Güney Kore’ye 15. saniyede gol atan Hakan Şükür’ün TBMM’de spor dünyasının mı, Feto’nun sözcüsü mü olacağı merak konusudur!
\n1971’de Niksar’ın Kızıldere köyünde Mahir Çayan ve 9 arkadaşının öldürüldüğünde samanların altına saklanıp ölüm cezasını afla atlatan, 14 yıl cezaevinde yatarak önemli bir maraton yaşayan Ertuğrul Kürkçü bakalım bu kez demokratik yaşamda nasıl yürüyecek?
\n831 gündür “zulümhaneyi eserhaneye” çeviren Mustafa Balbay, tıp dünyasının üstatlarından Prof. Dr. Mehmet Haberal, cemaat dünyasını sorgulayan başsavcı İlhan Cihaner kürsüde elbette “laiklik” yolunda yemin edecekler. PKK karşısında kurşun atmış “Balyoz davası” sanığı emekli Korgeneral Engin Alan ile BDP şahinleri selamlaşabilecekler mi?
\nKafamda hâlâ çözemediğim bir sorun var! MHP’nin kurucusu Alpaslan Türkeş’in büyük oğlu Yıldırım Tuğrul Türkeş, babasının izinde MHP’den TBMM’ye girerken, kardeşi Ahmet Kutalmış Türkeş neden AKP’yi seçti? TBMM’de “Karamazov Kardeşler” oyununu mu sahneleyecekler?
\nBu kez pek çok “işadamını” ve “sendikacıları” da göreceğiz.
\n***
\nAvrupa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü’nden (AGİT) 32 gözlemcinin izlediği seçimlere ilk yorum Avrupa Birliği’nin (AB) genişlemeden sorumlu üyesi Stefan Füle’den geldi. Füle “Seçimler, AB-Türkiye süreci açısından belirleyici olacak” dedi.
\nYani ne demek bu? Bundan önce de AKP kazandığında ne belirlenmişti? 2005’te Türkiye ile Hırvatistan üyelik fasıllarını birlikte açmışlardı. Hırvatistan 31, Türkiye ancak 1 faslı kapatabildi. Ötekiler donduruldu. Hırvatistan 2013’te üye oluyor. Anlaşılan Füle, bundan sonra da Türkiye’nin AB üyeliği “dondurmam kaymak” olacak, demek istiyor.
\n***
\nAKP’nin anayasayı “halkoylamasız” 367, “halkoylamalı” 330 sandalye alamadığı için tek başına değiştiremeyeceğine inananlar var. Hatta Erdoğan’ın “balkon” konuşmasında “Muhalefete kapı kapatmayacağız, uzlaşı içinde olacağız” sözlerini kanıt diye gösteriyorlar.
\nErdoğan’ın bu konudaki konuşmasında “Milletimiz bize anayasa yapma görevi de verdi!” demesi ilginçtir. Bu denli sandalye olmadan görev verildiğini kabul ediyor. Çok değil 5 milletvekili satın alındığında yapılacak değişiklikle halkoylamasına gidilir. Daha fazla değişiklik için Güneydoğu’da “özerklik” de yansırsa, anayasayı bu kez paşalar değil, paşa paşa kendisi BDP ile birlikte değiştirebilir.
\nOndan sonra da Çankaya’dan protokol yolundan en erken gelecek yıl, en geç 2014’te inecek olan Abdullah Gül’ün yerine Erdoğan Cinnah Caddesi’nden doğru cumhurbaşkanlığına, belki de başkanlık sistemi ile çıkacak demektir. Çünkü parti tüzüğü Erdoğan’ın bir kez daha milletvekili seçilmesine izin vermiyor.
\nTürkiye pazar günü demokrasinin yapıcılığı yerine geleceğin karanlığına oy vermiş gibi görünüyor. İnşallah yanılıyoruzdur!
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Kaynanasını hiçbir zaman sevemeyen 4 kadın burcu
- İtirafçı Nevzat Bahtiyar'dan sürpriz hamle geldi
- Avrasya tüneli trafiğe kapatıldı!
- Nasuh Mahruki'nin tutuklanma gerekçesi belli oldu!
- Albaya verilen ceza belli oldu!
- Beşiktaş'tan Talisca açıklaması: 'Karar verilmiştir'
- Elektronik kelepçeyi kırıp cinayet işledi
- Teğmenlerin avukatlarından açıklama geldi!
- MSB açıklamasında 'Erdoğan' ayrıntısı
- Havalimanında kaçakçılık operasyonu