Kanada'da Bir Anıt!

21 Eylül 2012 Cuma

 

Dün gece, gazetemizin baskıya girdiği saatlerde Kanadanın başkenti Ottovada dev bir anıt için açılış töreni düzenlenmişti. Ev sahibi Dışişleri Bakanı John Baird ile konuğu Ahmet Davutoğlu anıtın örtüsünü birlikte açacaklardı. Siz bu satırları okurken tören gerçekleşmiş olmalıydı.

27 Ağustos 1982de Ermeni terör örgütü ASALA mensupları, Türk büyükelçiliğinin Askeri Ataşesi Hava Kurmay Albay Atilla Altıkatı arabasında on el ateş ederek şehit etmişlerdi. 100 bin dolarlık ödüle karşın kaatilleri 30 yıldır bulunamadı!

Birkaç ay önce Kanada Büyükelçiliği görevinden emekliye ayrılan Rafet Akyürekin girişimiyle, Kanada-Türkiye Ortak Kurulunun ve THYnin desteğinde Ankarada bir grup sanatçı 3 tasarım yaptı. Çalışmaya heykeltıraşlar Necmettin Yağcı, Azimet Karaman, Reha Benderlioğlu, Levent Timurhan, ressam Hikmet Çetinkaya katıldılar.

20 ton ağırlığında, 6 m çapında, 3 m derinliğindeki tasarım öne çıktı. Paslanmaz çelik ile nemi alınmış meşe ağacının bütünleşmesinden oluşan tasarım, sunulduğu Ottova Kent Meclisince onaylandı.

Şehit Altıkat anıtı, parçalara bölünerek uçakla taşındığı Ottovada kentin önemli alanlarından birinde, Ermenilerin tepkisini çekmemesi için sessizce birleştirildi. Anıtın, görev başında öldürülen tüm dünya diplomatlarına adandığı da açıklandı.

Davutoğlunun Kanadadan geçeceği Nev Yorktaki Birleşmiş Milletler Genel Kurul toplantısına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da katılıp bir konuşma yapacak.

Biz de deriz ki Konuşmasında evrensel amaçlı bir öneride bulunsun. Dünyada herhangi uygun bir günün terör kurbanı diplomatlar günü olarak kabulünü BMye önersin.

ABD Başkanı Barack Hussein Obama da bu öneriye, kısa bir süre önce Bingazide Türk Başkonsolosu ile yemekten dönerken öldürülen Libya Büyükelçisi Chris Stevensdan dolayı destek verebilir.

Dinlerin Anavatanı!

 

Akhisarlıları kutlamak gerek! Hıristiyanların en önemli azizlerinden Aziz Yohannesin dünyada yedi kutsal kilisesi vardır. İlginç olan Aziz Yohannese adanan bu yedi kilisenin tümü Anadoludadır!

Bunlardan biri de Akhisardaki antik Thyateria kentindeydi. Akhisarlılar, yanlarına Manisa Milletvekili ve AKP Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdiyi de alarak gittikleri Romada, Aziz Yohannes Kilisesi ağırlıklı, antik Thyateriayı da tanıtan bir sergi açtılar.

Darısı öteki altı kilisenin bulunduğu il ve ilçelerimize Öteki kiliseler, İzmir-Bayraklıda Hacı Mutso Tepesinde (Tepekule), Selçuk-Efesus, Bergama-Pergamum, Salihli-Sardis, Alaşehir-Filedelfiya, Denizli-Laodikeadadır.

***

Dünyanın ilk kilisesi de Anadoluda, Hatay-Antiokostadır. Aziz Pier Kilisesi, Habibi Neccar Dağının eteğinde, 13 m derinliğinde, 9.5 m genişliğinde, 7 m yüksekliğinde kayaya oyulmuş bir mağaradır.

O günden sonra Vatikanın çabaları ile çeşitli onarımlardan geçmiştir. 1963te Papa 4. Paul bu kiliseyi hac yeri ilan etmişti. Kayalardan sızan, ancak son yıllarda azalan kutsal suyu vaftiz amacıyla kullanılmıştır.

Antakya Milletvekili ve Adalet Bakanı Sadullah Erginin bu kilisenin aslına dönüştürülmesi ve onarılması için ihaleye çıkarıldığını, bu amaçla duvarlara ilk keskiyi kendisinin vurduğunu birkaç gün önce okuyunca, bir yandan sevinirken bir yandan da kafamda bazı sorular belirdi.

Üç dönem milletvekilliğinden sonra AKP kuralları gereği bir daha seçilemeyecek olan Erginin Hatay Belediye Başkanlığına aday olmasından söz edildiği bugünlerde onarım sevindirici. Ancak 20 yüzyıllık kilisenin aslını kim gördü sorusu kafamıza takıldı.

Onarımın, Türkiyede yeniden yaratma ile karıştırıldığına ilişkin örnekleri anımsadık! Örneğin ihale ile onarıma alınan Doğu Beyazıttaki İshak Paşa Sarayının sundurmaları ondülin ile örtülmüştü. Burdur-Sagalassos kentinin görkemli Antoninler Çeşmesindeki heykeller bembeyaz alçıdan döküldüğü için ziyaretçileri güldürüyordu. İnşallah, Antakyada bulunan dünyanın en büyük mozaiğinin üzerine otel yapımına başlanması gibi bir uygulama ve bu tür onarımlar Aziz Pier Kilisesinin de başına gelmez

***

Dünyanın bilinen ilk tapınağı, peygamberler kenti Urfanın Göbeklitepesinde 12 binyıl önce yapılmıştı. Kısa bir süre önce Cumhuriyet Bilim Teknik ekinde, Batı dillerinin kökeninin Anadolu olduğunu okumuşsunuzdur.

Yalnızca dillerin değil, çok ve tektanrılı dinlerin çıkışı da Anadoludadır. Nuhun gemisi olayı Ağrı ya da Cudi Dağlarında yaşanmadı mı? Urfa-Harranlı hemşerimiz Hazreti İbrahim tektanrılı dinlerin öncüsüdür.

Anadolunun Yahudiliğe yaptığı katkılara bir başka yazımızda değinmek üzere Hıristiyanlığa yönelelimİlk kez Hıristiyan sözcüğü Antakyada Yahudilerce Hıristiyanları tanımlada Hristos-İsa-İsacı olarak kullanılmıştır.

Hıristiyanlığın, Yahudiliğin bir mezhebi olarak gizlice yayılmasında Antakyadaki bu ilk kilise, bu ortamda doğmuştu.

***

Hıristiyanların kutsal kitabı “İncili”, dört aziz, dört ayrı yerde, yazmıştı! Bunlardan ikisi Anadolu’dadır. Biri Antakya’da Aziz Lukas, ötekisi Fırat Nehri üzerindeki Rumkale’de Aziz Yohannes’tir.

İsanın annesi Meryemin ölüm yeri Efestir. Yine papalığın kararı ile Selçuktaki Hazreti Meryem Kilisesi bir hac yeridir.

Hıristiyanlığın yayılmasında İsadan daha önemli rol oynayan, Yahudi kökenli Aziz Pavlos Tarsuslu hemşerimizdir. Yaşadığı yer de hac yeri kabul edilmiştir.

Çocukların sevgilisi Aziz Nikolas, Antalya-Myra-Demreli hemşerimiz değil mi?

Dünyanın sekizinci harikası denilen İstanbuldaki Aya Sofya Kilisesi ise Türkiyede en çok turist çeken görkemli bir Hıristiyanlık tapınağıdır.

Anadoluda yaşamış, Hıristiyan aziz ve azizeler ise saymakla bitmez Akhisarlıları, bu girişimlerinden dolayı kutlarken, öteki yörelerimize ve dolayısıyla Kültür ve Turizm Bakanlığına da bu yerlerin bütün olarak tanıtımına örnek olmasını dileriz.

TRT-3 Radyo Sapıttı!

 

Klasik müzik yayan TRT-3 radyosu iyice sapıttı! İnsanlar dinlemiyor diye bazı yörelerde kapatıldıktan sonra, bazı programların kaldırıldığına da değinmiştik. Programlar kaldırılınca ne oldu? Bu bir tekrar yayındır ya da TRT-3 arşivinden gibi sunumlar başladı. Eski programlar ısıtılıp sunuluyor. Dün sabah 10.00da başlayan TRT-3 Arşivinden yayını 20 dakika sonra kesildi. 10 dakikalığına, bir başka TRT-3 Arşivisunuldu. Daha da ilginci, çarşamba saat 14.30da Küçük Konser programında yaşandı. Sunucu, öğle saatinde İyi geceler sayın dinleyiciler! diye başladı, Bu gece son olarak Koyunbaba…” diye bitirdi



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları