Güzel Nefertiti!Taş Ocağı mı Otel mi?

31 Ağustos 2012 Cuma
\n

Meydan Muharebesi!

\n\n\n

Oldum olası törenlerde, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı cumhurbaşkanları, 23 Nisan Çocuk ve Egemenlik Bayramı TBMM başkanları, 30 Ağustos Zafer Bayramı da genelkurmay başkanları kabul ederlerdi!\n

\n

Evet idi…\n

\n

30 Ağustos Zafer Bayramı Türk askerinin büyük başarısının simgesi olarak Başkomutanlık Meydan Muharebesinin yıldönümünde kutlanan en önemli üç ulusal bayramdan biri idi…\n

\n

Evet idi…\n

\n

Yedi düvele karşı Türk askerinin savaşlarının doruğuna çıktığı bu ulusal gün Türk Silahlı Kuvvetlerine adanmıştır. TSKnin düzenlediği törenlerde, kutlamaları genelkurmay başkanları kabul eder idi…\n

\n

Evet idi…\n

\n

Geçen yıl terör şehitlerine saygı gerekçesi ile iptal edildi Oysa bu bayram, TSKnin yedi düvele karşı başarısının bir simgesi ve o bağımsızlık savaşının şehitlerine olan saygı amaçlı idi. Bu iptal PKK teröristlerini sevindirdi Yedi düvele başarı kazanmış TSKnin bu kutlama günü, teröristler için iptal edilmişti…\n

\n

Evet -ti…\n

\n

Oysa o -ti 89 yıl önce çalan bir hücum marşının sesi idi.\n

\n

Evet idi…\n

\n

Bu yıl, kutlama genelkurmay başkanlığından alındı, kâğıt üzerindeki başkomutana verildi. Çankaya Köşkündeki başkomutanın da kulağının ağrıyacağı tuttu! 90. yıl kutlama törenleri de kulak ağrısı nedeniyle iptal edildi Oysa bu durumlarda yasalar, yerine halkı temsil eden TBMM başkanının vekâletini öngörüyordu.\n

\n

Evet -du…\n

\n

O savaşlara katılan topçu generali 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönünün kulağı oldum olası ağrırdı Ama hiçbir zaman başkomutanlığını öne sürüp bu törenleri Çankayaya aldırmadı. Çünkü o bir cumhurbaşkanı idi, yalnızca Çankaya Köşkünde cumhuriyeti kutlardı Cumhuriyeti kuran Mustafa Kemal Atatürk 30 Ağustos zaferi, Türk tarihinin en önemli dönüm noktasıdır…” demiş idi…\n

\n

Evet idi…\n

\n

23 Nisan Bayramını Fetoş için Kutlu Doğum Haftası ilan edenler, şimdi de yıllarca bu törenleri coşku ile kutlamış olan komutanları içeriye tıkınca günümüzün meydan muharebesini de kazanmış mı oldular?

\n\n\n\n\n

Berlin Müzesi, İÖ 14. yyda yaşamış Mısır Kraliçesi Nefertitinin ünlü büstünün bulunuşunun 100. yıldönümünü bir özel törenle kutlamaya hazırlanıyor.\n

\n

Mısır Firavunu 4. Amenhotepin eşi ve hazineleri ile ün yapan firavun Tutankhamunun kayınvalidesi olan Nefertiti çok güçlü bir kadındı. O kadar güçlüydü ki eşi için kılıbık dahi denilebilirdi. Firavun, bir salgın hastalıktan ölünce Nefertiti yerine geçmiş, ancak o da sonra ölmüştü. Gücü kadar, çok da güzel bir kadındı. Adı, gelen güzellik anlamındaydı.\n

\n

Alman arkeolog Ludvig Borchardt, 1912’de Nefertitinin kalkerden yapılmış, olağanüstü güzel boyanmış, gerçekçi büstünü, Tell Amarna kentinde, dönemin ünlü heykeltıraşı Tutmosenin işliğinde bularak Berline götürmüştü.\n

\n

***\n

\n

İlginç bir rastlantı; 30 yıl önce 1982de bir Türk süngerci, Antalyanın Kaş ilçesindeki Uluburunda 44 m. boyutunda bir batık buldu. Dünyada denizaltı arkeolojisinin kurucusu Prof. Dr. George Bass, 60 m. derinlikte yatan, sedir ağacından yapılmış bu batığın İÖ 14. yya ait olduğunu saptadı.\n

\n

11 yaz mevsimi süren denizaltı kazısında batıktan ele geçen görkemli eserleri, tuzlu sudan arındırıp Bodrum Müzesinde sergilediler. Geminin tarihini, denizaltındaki kumlar arasından buldukları bir altın mühür ile saptadılar!\n

\n

Prof. Bassın Arkeologlarımın yaşamımda bana yaptıkları en güzel sürpriz dediği bu altın mühür kimindi, biliyor musunuz?\n

\n

Mısırın güzel, güçlü kraliçesi Nefertitinin… \n

\n

Yolunuz Bodruma düşerse, müzede sergilenen, bu minnacık, ama tarihi tarihleyen altın mührü mutlaka görmelisiniz.\n

\n

\n\n\n\n\n

Son yıllarda Belçikalı ve Türk arkeologlar Prof. Dr. Marc Vaelkensin yönetiminde Burdurun Ağlasun ilçesindeki Sagalassos antik kentini adeta yeniden yaratıyorlar.\n

\n

Kazı yapmakla yetinmeyip olağanüstü onarım çalışmaları ile de Sagalassosu bugün önemli bir turizm merkezine dönüştürüyorlar. Son olarak Antoninler Çeşmesi ayağa kaldırıldı, antik dönemdeki kaynaklarını da bularak çeşmeye su bile verdiler.\n

\n

Ne var ki bir aklı evvel çıkmış, bu görkemli turistik antik kentin burnunun dibinde taş ocağı açmak için ruhsat başvurusundabulunmuş. Yörede 15 bin yıl önce, yakındaki Gölcük Yanardağı patlamış, İS 6. ve 7. yyda önemli depremler yaşanmıştı.\n

\n

Böyle bir yörede açılacak taş ocağında patlatılacak dinamitlerin bırakın fay hatlarını harekete geçirmesi olasılığını, uluslararası uzmanların ve Aygazın desteği ile taş üstüne taş konulmasına çalışılan bu kentte acaba o kaldırılan taşlar artık ayakta kalabilecek mi?\n

\n

***\n

\n

Turizm, gerçekten Türk ekonomisi için önemli bir kaynakİşin ilginç yanı hükümette kültür ve turizmi düzenlemekle, önlemleri almakla görevli bir bakanlık var.\n

\n

Kültür, bir başka deyimle Anadolunun tarihsel, kültürel ve dinsel mirası, turizmi besleyen en önemli kaynaklardan biridir. Turizm için elbette çeşitli sınıflarda oteller gerekli. Ama…\n

\n

Suriyede yaşanan olayların Hatay ekonomisini çökertmesinin yanı sıra bu çokkültürlü kente turist akımını da durdurmuştur. Elbette Hatayın da pek çok otele gereksinimi var. Ancak…\n

\n

Dünyanın en uzun mozaiğinin bulunduğu, çeşitli Roma kalıntıların gün ışığına çıkartıldığı 1. derece sit alanı üzerinde, ödül kazanmış bir mimarın tasarımı öngörülse dahi, insanın aklına ister istemez bu iki dost-düşman kardeşler arasındaki önceliğin kültüre mi, turizme mi ait olduğu sorusunu getiriyor.\n

\n

Aynı durum Samsun için de geçerli Kentin ünlü antik kenti Amisosun yakınında, antik limanın üzerinde 160 m. yüksekliğinde otel yapmanın ne anlamı var? Samsunda turizm yıllardır ihmal edildi. Samsun için de oteller gerekli. Dubai özentili, üstelik antik kentin burnunun dibindeki otel başka bir alana kaydırılamaz mı? \n

\n

29 Ağustosta bakanlık koltuğunda 5. yılını kutlayan Ertuğrul Günay her halde sonraki yıllarda bu konudaki hatalardan da pişmanlık duyar hale gelmez!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kadın cinayetleri... 18 Ekim 2024
İran-İsrail... 11 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları