Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Çelebilik ve Barbarlık!
Atletico Madrid ve Atletic Bilbao arasındaki UEFA Kupası’nın son karşılaşmasını izlemeye binlerce İspanyol futbolsever Bükreş’e gitti. Kupayı Atletico Madrid kazandı. Kupayı kaldıranlar arasında, üstelik “Türk bayrağını” omuzlarına örtmüş Arda da vardı. Stadyumda ne elektrikler kesildi, ne de tatsız bir olay çıktı!
Berlin Olimpiyat Stadyumu’nda Dortmund futbol takımı Bayern Münich’i yenerek şampiyonluğu kazandı. 75 bin kişi düzen, coşku, sevinç içinde kupayı kaldıran Dordmund’luları alkışladı. İşin ilginç yanı Dordmund’lu oyuncu İlkay Gündoğan Türk ve Alman bayraklarını göstere göstere Almanya’nın yeni cumhurbaşkanı, Protestan din adamı Joachim Gauck ile birlikte dans ederek coşku ile kupayı kaldırdı. Stadyumda ne elektrikler karartıldı, ne de tatsız bir olay çıktı!
Manchester City takımı kendi sahasında son maçı kazanarak 44 yıllık şampiyonluk özlemini noktaladı. Stadyumu dolduran on binlerce izleyici Manchester City’nin şampiyonluk kupasını kaldırmasını coşku ile kutladı. Stadyumda ne elektrikler karartıldı, ne de bir olay çıktı!
İstanbul’da iki ezeli rakip Fenerbahçe ile Galatasaray süper kupa için karşılaştılar. Berabere kaldılar. Puan farkıyla Galatasaray kupayı kaldıracaktı ki…
Elektrikler kapatıldı… Koltuklar sahaya atıldı… Kavga kıyamet koptu… Saha dışında polise ve arabalarına saldırıldı… İki kişi öldü… Pek çok kişi yaralandı… AİHM’nin “insanlık dışı” dediği polisin biber gazlarından bırakın büyükleri, “çocuklar” bile zarar gördü…
Kupa Galatasaray’a verilemedi… Federasyon utanmadan dünyanın hiçbir yerinde görülmemiş bir biçimde kupayı “soyunma odasında” vermeye kalktı… Galatasaray direndi… Üç saat karanlıkta beklendi… Spor Bakanı olduğu söylenen kişi, acz içinde dururken sanki başka işi gücü yokmuşçasına ülkenin Başbakanı devreye sokulduktan sonra ancak kupa verilebildi…
Olay, gazetelerin spor sayfalarından çıkarak birinci sayfanın başlıklarına taşındı. TV haberlerinde bir numaralı haber oldu… Genelde olay “terör”, “anarşi”, “holiganların marifeti” olarak tanımlandı. Spor “çelebilik” demektir. Bu olay; ne terör, ne anarşi ne de holiganların marifetidir. Daha önce basketbol salonunda da elektrikler kesilmişti. Daha önce başka futbol karşılaşmalarında da bunlar yaşanmıştı. Bu düpedüz “barbarlık”tır. Adamlar boşuna Türklere “barbar” demiyorlar!
***
Bu arada takımını 5. kez şampiyon yaparak tarihe geçen Fatih Terim’i, 18. kez şampiyon olan Galatasaray’ı kutlarız. Ancak Terim gibi Galatasaray Başkanı Ünal Aysal’ın Amerikanvari sağ ellerini kalplerinin üzerine götürüp saygı duruşunda bulunmalarını anlayamadığımızı da belirtelim!
Anadolu Greenie’yi Yitirdi!
Anadolu arkeolojisi bir devini yitirdi! Manisa Salihli’de Lidya’nın başkenti Sardes’te tarihi aydınlatmak için yarım yüzyılını harcayan Amerikalı arkeoloji profesörü Cravord Hallock Greenevalt, Jr. “idam cezası” denilen “beyin tümörü” hastalığından, 4 Mayıs’ta 74 yaşında öldü.
25 Nisan’da Nev York’ta, Amerikan Arkeoloji Enstitüsü’nce, bu alanın en büyük “Bandelier Ödülünü” kendisine vermek için düzenlenen özel törene bile gidemedi. Ölümü yaklaşırken bile cenazesine çelenk gönderilmemesini, yerine “Sardes Kazı Heyetine” bağış yapılmasını istedi.
ABD’nin en önemli üniversitelerinden Harvard’dan mezun olduktan sonra Kaliforniya’daki ünlü Berkeley Üniversitesi’nde arkeoloji profesörlüğüne yükseldi. Önceleri Eski İzmir, Çandarlı-Pitane, Ankara Gordion kazılarına katıldıysa da 1959’da Sardes kazısında fotoğrafçı olarak çalışmaya başladı.
1976’da Sardes Kazı Heyeti Başkanlığı’na yükseldi. Dünyanın tüm dillerine “Karun gibi zengin…” sözünün geçmesine neden olan Lidya Kralı Kroisos’un başkenti Sardes’de, üzerinde Bizans yapıları bulunan, akropol tepesine giden tüneli, piramit mezarı buldu. Filistin’den sonra dünyanın en büyük Yahudi sinagogunu ortaya çıkardı, yanındaki jimnasyum yapısını ayağa kaldırdı.
Upuzun adına karşılık, öğrencileri bile, ona kısaca Greenie derlerdi. Yeryüzünde bilimsellik, çelebilik yok olsa Greenie, ne yapar eder bir yerden bulup gün ışığına yeniden çıkarabilirdi.
Lidya Krallığı’nın özellikle İÖ 7-6. yüzyılla bağlantılı tarih dizinini aydınlatırken, Ege, Doğu Akdeniz uyganlıkları ile ve Pers imparatorluklarının bilinmezliklerine de ışık tuttu. Pek çok öğrenci yetiştirdi. Kendisine başarılarından dolayı çeşitli ödüller verildi.
Nev York Metropolitan Sanat Müzesi’nde “Karun Hazinesi” davası devam ederken Türk hükümetinin Amerikalı avukatlarının isteği üzerine önerdiğim beş bilirkişi arasında Greenie de vardı. Müzeyle çeşitli bilimsel ve teknik işbirliğinin bulunmasına karşın Greenie raporunu Türkiye lehinde yazdı.
14 bin nesneyi bulup Manisa Müzesi’ne kazandıran Greenie, 2007’de kazı başkanlığından ayrıldı, 2010’da emekli oldu.
Hücredeki Gazeteciler…
“Arap baharı” olaylarının yaşandığı ülkelerde çokça yerli ve yabancı gazeteci öldü ya da yaralandı. Suriye’deki olayları izlemeye giden Gerçek Hayat dergisi ile Milat gazetesinin yazarı Adem Özköse ile kameraman Hamit Coşkun’un da başına gelmedik olay kalmadı.
Önce iki meslektaşımızın Suriye’de kaybolduğu haberi geldi. Ardından Şam yönetimince tutuklandıkları söylendi. Türkiye Cumhuriyeti, komşu dost ülkede büyükelçiliğini kapattığı için Ankara iki meslektaşımızın peşine, ancak İranlı diplomatların yardımıyla düşebildi.
“Sağ oldukları” haberi gelince, en başta aileleri sevindi… Sonrasında Tahran’a götürülen Özköse ve Coşkun’u almak için Ankara özel uçak göndererek meslektaşlarımızı vatana getirdi.
Böylece 70 günlük tutsaklık sona erdi… İstanbul’da basına açıklama yapan iki meslektaşımız, Suriye’de çektikleri “hücre cezasından” haklı olarak yakındı. Ya 442 gündür “hücre cezası” çeken “tutuklu” meslektaşımız-milletvekili Mustafa Balbay için ne demeli?
Hiç olmazsa Balbay’ın nerede olduğu belli… İki meslektaşımızın başına öteki yabancı meslektaşlarımız gibi daha acı olaylar gelebilirdi. Her ikisine de büyük geçmiş olsun diyoruz…
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!