Doların, Avro’nun her gün beş aşağı, beş yukarı hareketinden dolayı TL’nin değerini bir türlü koruyamayan AKP Reis-i Umumisi, Reis-i Cumhur, Veziri Azam denilen Recep Tayyip Erdoğan (RTE), “dolarda iflas edince”, şimdi de “altından” medet umuyor!

Anımsayalım! 

Yıl 2016… Dolar 3.51 TL idi... “Asla Uluslararası Para Fonu’na (IMF) gitmeyeceğini, üstelike IMF’ye borç vereceğini” söyleyegelen, Reis-i Umumi, sonra “IMF’yi” unutup “Milletimize, yastık altındaki dövizleri bozdurma çağrısı” yapmamış mıydı?

Sonra dolar, Avro ne oldu? Aldılar başlarını, yokuş yukarı tıpış tıpış çıkmadılar mı? Döviz bozdurum oranı yüzde 49’u yani 10 milyar doları geçti. Neden bozdurdular acaba? Yaşasın elektrik faturaları ve benzerlerini ödemek için değil mi?!

Yıl 2019... Dolar 5.64 iken (RTE) “Bunlara göre dolar 10 TL olacak, enflasyon yüzde 30’u aşacak, dediler. Ne oldu? Bunların hiçbiri oldu mu?” sözleriyle muhalefeti suçladı...

Yıl 2021... Dolar 18 TL oldu. Enflasyon, yüzde 50’ye dayandı. (RTE) Bu duruma “Rekabetçi kur” diyerek “döviz kuru arttıkça Türkiye’nin de zenginleşeceğini” söyledi.

Elmalı Definesi

***

Gelelim günümüze...

“Reis’i Umumi’nin” Hazine ve Maliye Veziri olan Nureddin Nebati (bitkisel) şu açıklamayı yaptı:

“A) Kuyumcu, B) Rafineri C) Banka arasında üçlü bir mutabakat ya da teyit sistemi oluşturulacak. 

(Zavallı) Yurttaş, yastık altındaki fiziki altınını kuyumcuya ya da bankaya teslim ettiğinde: 

a) bankalarda bulunan altın hesaplarına ya da

b) teslim ettiği altının Türk Lirası karşılığının, TL cinsi hesaplarına aktarımını isteyebilecek.

Bu finansal sisteme kazandırılan fiziki altını; kuyumcu, rafineriye teslim edecek. Rafineri tarafından da rafinajı yapılmış altın bankaya iletilecek...” 

Bay Nebati

***

Kişinin söz konusu “yastık altı altını” karşılık olarak banka nezdinde tutulacak; kişi altınını tekrar fiziki olarak çekmek istediğinde kuyumcu ve banka dağıtım kanalları üzerinden çekebilecek...

Altının, “dönüşümlü TL mevduat / katılım hesaplarında” değerlendirilmesi için gerekli düzenlemeleri “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB)” yapacak. 

***

Örneğin, bir kişi “10 çeyrek altınını” banka şubesine götürdüğünde, açtığı “altın hesabının” bakiyesini çeyrek altın cinsinden izleyebilecek. Bankalar her ilde en az bir şubesini, bu sistemle ilişkilendirecek… 

Bakan açıklıyor: 

 “1 Mart 2022’den itibaren, 81 ilde, en az 1 adet olmak üzere, 2022 yılında 1500’ün üzerindeki kuyumcunun dahil olacağı çalışmaları başlatıyoruz.”

Demek ki kuyumcular artık, kolay kolay altın satamayacalar ve gelirleri düşecek! 

“Fiziki altın teslim noktaları” bankalar olacak. Bankalar ise an itibarıyla, katılım bankaları (Emlak, Vakıf, Ziraat, Türkiye Finans, Kuveyt Türk ve Albaraka) bu işin önde gidenleri olacak. 

 Yani öteki bankalar, altın yerine nal toplayacaklar mı demektir?

Kuyumcu

***

Desenize “devlet baba” dolardan sonra, altın dilenciliğine başladı! Yastık altındaki altın, ister nakit, ister takı olsun kadınların güvencesidir... Şimdi de kadının güvencesine göz dikilmiyor mu?

Tarih boyunca “yastık altı altın” uygulamalarının çeşitliliği müzelerde görülebilir. İnsanlar, altın, gümüş birikimlerini, kimsenin bilmedikleri, yalnızca kendilerinin bildikleri bir yere, gizlice “defin” ederlerdi, gömerlerdi... Bu nedenle, bu “yastık altı” uygulamasına “define” deniliyor...

Şimdiye değin bulunan en görkemli define, “Elmalı Hazinesi”dir. Antalya’nın Elmalı ilçesinde kaçakçılarca bulunan, “yüzyılın definesi” https://tr.wikipedia.org/wiki/Antalyadenilen bu define İÖ 5. yüzyılda Perslerin Yunanistan’ı istila etmelerinden sonra kurulan “Atik-Delos Birliği”nin gümüş paralardan oluşan, sözgelişi “yastık altı” birikimiydi!

***

Kuyumcular için herhangi bir ölçüt belirlenmemekle birlikte, Ticaret Bakanlığı’nca “kuyum işletmesi” olması yeterli görülüyor. Bağlı oldukları “rafinerinin” sağladığı “doğrulama sistemini” kurmuş olması gerekmektedir.

Peki, vatandaş nereden bilecek bu oluşumun varlığını?

***

Fiziki altın teslim sürecinde bankalar haricinde rafinerilerin kuyumcu ağları öngörüldüğü için her bankanın tüm şubesinin sisteme dahil olmasına gerek olmamaktadır. 

Ancak rafineriler ile bankalar arasında anlaşma yapılması gerekmektedir. 

Bankalarımızın, artık her ilde, en az bir şubesi “kuyumculuk” faaliyetlerini de götürecek hale dönüşecek... Yaşasın kuyumcunun rakibi, banka şubesi!

***

Vatandaşlar, sistem dahilinde fiziki altınlarını teslim ettikten sonra, istedikleri zaman fiziki altın ya da TL olarak geri alabileceklerdir. Ancak bankalar vade ve hesap türünde farklı uygulamalar yapabilecekler! 

Fiziki altınların anlaşmalı kuyumcular ve bankalara tesliminden sonra, altının o an fiziken değerlemesi yapılıp vatandaşın bankadaki hesabına havale edilecek ve hak edeceği faiz gibi getiriler devreye girebilecek...

Not: Sürecek…