Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında bu ay Trabzon’da oynanan futbol maçıyla ilgili tartışmalar devam ediyor

Fenerbahçe, bu maçta meydana gelen olaylar nedeniyle, bu hafta olağanüstü kongresini yapacak.

Maçta Trabzonspor taraftarlarının bir kısmı, sahaya su şişelerinden ve demir paradan oluşan yabancı maddeler atmış, bazı taraftarlar da, maçı 3-2 kazanan Fenerbahçeli oyuncuların sevinç gösterileri üzerine, sahaya inmişti. 

Bunun üzerine, Fenerbahçeli futbolcuların ve görevlilerin bir kısmı sahaya inen Trabzonspor taraftarlarını darp etmişlerdi. Fenerbahçeli yöneticiler, futbolcularının ve görevlilerinin savunma hakkını kullandıklarını iddia etmiş olsalar da, görüntülerde, Trabzonspor’un saha güvenlik görevlileri tarafından da yere yatırılmış ve zaten etkisiz hale getirilmiş taraftarlara, sonradan da Fenerbahçeliler tarafından tekme ve yumruk atıldığı açıkça görülmektedir.

Buna rağmen, Trabzonspor taraftarları tutuklandı, Fenerbahçeli futbolcular ve görevliler hakkında ise hiçbir hukuki işlem yapılmadı.

Bazı Trabzonsporlu taraftarların sahaya yabancı madde atması ve sahaya inerek ortalıkta koşturması doğru bir hareket değildir. Ancak sahaya inen taraftarlara meydan dayağı atılması ve taraftarların hukuka aykırı biçimde tutuklu kalmaları da savunulacak bir şey değildir.

***

Meydana gelen olaylarda, Trabzon Valiliği’nin ve Trabzon Emniyet müdürünün ihmalinin olduğu kesindir. Çünkü Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında yıllardır süregelen gerginlikler bilindiği halde, taraftar tribünleri ile sahadaki oyuncular arasında bir polis ve güvenlik duvarı kurulmamıştır.

Hatta Trabzonspor camiasında, bunun bir ihmal olup olmadığı, İstanbul’daki belediye seçimlerini etkilemeye yönelik kasıtlı bir kumpas olup olmadığı bile tartışıldı.

CHP’nin İstanbul Belediye Başkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun Trabzonlu, Trabzonsporlu ve eski Trabzonspor Yönetim Kurulu üyesi olduğu dikkate alınarak, kendisinin Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında çıkacak büyük bir tartışmanın ve gerginliğin parçası haline getirilmesi ve İstanbul’da Fenerbahçeli taraftarların oylarını alamaması planlanmış olabilir. 

Neyse ki, İstanbul Belediye başkanı olarak İstanbul’un takımlarına her zaman eşit bir mesafeyle yaklaşan ve onlara destek olan, Trabzonspor taraftarlığını ön plana çıkartmayan Ekrem İmamoğlu, bu sefer de soğukkanlılığını korudu, futbolun siyasete karıştırılmasını engelledi.

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ise ne yazık ki, seçimlerden önce Trabzon’daki olayları sürekli gündemde tutmaya çalıştı, orantısız bir tepki vererek, Fenerbahçe’yi birinci ligden çekmekle tehdit etti, bu çerçevede olağanüstü kongre çağrısı yaptı!

Türkiye futbol tarihi bir yana, dünya futbol tarihinde bile, sahada meydana gelen gerginlikler yüzünden, bir takımın ligi terk etmeyi tartışmak için olağanüstü kongre toplaması, nadiren rastlanan bir olaydır.

***

Olaylar bununla da kalmadı, bu tür gerginlikler, sadece Trabzonspor’un sahasında ve Trabzonspor taraftarları ile yaşanmadığı, Türkiye’de futbolun genel bir sorunu olduğu halde, Trabzon’a, Trabzonlulara ve Trabzonsporlulara yönelik medyada ve sosyal medyada, ırkçılığa, ayrımcılığa ve nefret söylemine varan bir linç ve hakaret kampanyası başlatıldı.

Bu çerçevede, iki takım arasındaki gerginliklerin kaynağındaki en önemli olaylardan birisi olan 2010-2011 sezonundaki şike iddiaları da gündeme geldi. Bazı Fenerbahçeliler “Şike yok, kumpas var” söylemlerini, bazı Trabzonsporlular da “Kumpas yok, şike var” söylemlerini sürdürdü. İki camiada da, “Hem şike var, hem kumpas var” diyenler yine azınlıkta kaldı.

“AKP yargısı bağımsız değildir, ama Fenerbahçe lehinde karar verirse bağımsızdır” saçmalığına saplananlar, AKP’nin FETÖ ile birlikte kurduğu yargıyla, AKP’nin FETÖ’süz yürüttüğü yargı arasında bir farkın olmadığını anladıkları gün, Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki ilişkilerin tarihi yeniden yazılacaktır.