Orhan Bursalı
Orhan Bursalı obursali@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Evet, iktidar olabiliriz...’ duygusu yerleşiyor

10 Temmuz 2017 Pazartesi

Umutsuzluk komasında bir toplum, diriliyor...
Büyükada’dan öğle üzerine Bostancı’ya geçiyoruz motorla, hedefimiz Maltepe miting alanı. Muhalif, ancak CHP’ye oy vermemiş dostlarla konuşuyoruz. İlk kez iktidar olmayı başarabilecek bir CHP görüyoruz, diyorlar, “bu parti çatısı altında çalışırız ve mücadele edebiliriz..”
Yürüyüş büyük bir güven patlamasıyla dün Maltepe’de milyonların katılımıyla doruk noktasını buldu. Gördüğüm ve vardığım sonuç şudur:
Adalet Yürüyüşü bir İktidar Yürüyüşü’ne dönüşmüş durumda. Büyük bir dinamizm, istek var... Adalet Yürüyüşü ve Maltepe Mitingi, iki kötüyü yıktı.

Yıkılan 2 kötü
İlk kötü şu: Bu partiden iktidar olmaz, güven vermiyor, Kılıçdaroğlu değişmeli, pısırık adam... Parti değişmeli, yılların tozu içinde paslanmış... Değişse bile ondan ne köy olur ne kasaba...
Birden, 24 günlük yürüyüş boyunca gördük ki, aslında CHP hem köy kurar hem kasaba, hem kent, hem ülke... Yani bu dinamizme sahip, pasif bir dinamizm canlandı ve aktif kurucu bir dinamizme dönüştü. 24 gün boyunca aslında bir Yürüyen Kasaba izledik. Yürüyen Kasaba’nın tüm ihtiyaçlarını karşılamayı başaran bir organizasyon bunu kanıtladı.
Antalya’dan Muratpaşa Belediyesi bile TIR’ıyla mükemmel karpuz servisi yaparken, Nilüfer Belediyesi büyük poşetlerle çöpleri topluyordu. Kartal veya Maltepe Belediyeleri 15 - 20 musluklu Adalet Çeşmesi kuruyor, bir su tankeri çeşmeye su pompalıyordu. Yürüyen tuvaletlerden tutun, başarılı yemek servislerine kadar asgari - azami tüm ihtiyaçları karşılayan bir organizasyon.
Dünkü yazımda, aranan liderin bulunduğunu, bugünkü durumun tüm lider tartışmalarını bitirdiğini yazmıştım. Kılıçdaroğlu, ayrıca CHP dışında da saygınlığını arttırdı. Sünnilik, Alevilik vb. gibi tüm kısır çekişmeleri bitirdi. Bu dinamizmi sürdürürse, bir liderin yeniden doğuşuna tanıklık ediyoruz demektir.
Şimdi önemli olan CHP’nin iyi bir programla, bu liderliği güçlendirerek ileriye doğru atılım yapabilmesidir.

Yıkılan ikinci kötü:Umutsuzluk
Öldük, bittik, mahvolduk, artık bu kişiden iktidarı devralmak mümkün değil, bizim yaşam alanlarımızın hepsi elimizden alındı.. gibi duygu ve düşüncelerle özetleyebileceğimiz, derin umutsuzluk komasında bir muhalif toplum var.
Çocuklarını gönderen ve kendilerine ülke dışında hayat sahası arayan bir orta sınıf ve üstü.
Yürüyüş ve Miting ile bu umutsuzluğun adım adım yıkılma sürecine gireceğine ilişkin ilk izlenimlerimi paylaşabilirim. Yürüyüş’e kadar karşılaştığım tüm insanların ana temaları umut var mı, idi. Bu konuda çok yazdım. Umudu yitirdiğiniz anda hayatla ilişkinizi kesmiş olursunuz. Yaşama ve var olma umudu.
Birileri kendilerini liderin uçağına kabul ettirmek için magazin cambazlıkları yapar, “bu yürüyüş İstanbul girişinde durdurulacak, ne yani devletin silahlı kuvvetlerine karşı mı duracaklar” diye yazan iktidar yalakalarına şirinlik muskaları göndererek “varolmaya (!) ” çalışırken, halk onuruyla yaşayacağı bir ülke, umut arıyordu.

İktidar çevresindeki efsaneler yıkılmalı
Evet, o umut ufukta belirdi. Referandum ile belirdi, Yürüyüş ve Miting ile canlandı.
Şimdi bu yeni kulvarda, dinamizmi sürdürme becerisi üst düzeyde gösterilebilirse, bu gerçekten bir iktidar yürüyüşüne dönüşür. İlk seçimlerde, kazanılmış 17 büyükşehir el değiştirirse, iktidar yıkıldı demektir.
İktidarın değişmesi için her şey var. Tüm malzemeler.
İktidarın çevresinde kurulan tüm efsaneleri birer birer yıkacak bir program, bu işi bitirir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları