Olaylar Ve Görüşler

Vatandaşlık satılır mı? - Ömer Can TALU

17 Ağustos 2022 Çarşamba

Türkiye’nin son yıllarda sıkça tartıştığı konuların başında vatandaşlığın “gayrimenkul satın alma yöntemiyle satılması” geliyor. Kamuoyunu, siyasileri, akademisyenleri dinlediğimizde, bu tartışmanın kökeninde yatan nedenlerin başında duygusal, ulusal duyarlılıkları görmekle birlikte durumun bununla sınırlı kalmadığını anlayabiliyoruz. Zira burada ulusal güvenlik riskleri, uluslararası saygınlık, Türk pasaportunun değeri, serbest piyasanın getirdiği riskler ve yasadışı uygulamalar da var.

BEDAVAYA GETİRMEK

Belirli bir ücret karşılığı (2017’de 1 milyon dolardı, 2018’den sonra 250 bin dolardı, bir süre önce 400 bin dolara yükseltildi) gayrimenkul alan yabancıların, bu “yatırımı” karşılığında, başka bir şart aranmaksızın, kendisine ve ailesine Türk vatandaşlığı verilmektedir. Yani 400 bin dolarlık gayrimenkul alan bir yabancı, kendisini ve ailesini Türk vatandaşı yaptırabiliyor. Tapuya üç yıllık bir satılamaz şerhi koyuluyor. Ancak üç yıl sonra yeniden değerlenmiş olan gayrimenkulü kâr ederek satıp vatandaşlığı bedavaya getiriyorlar.

GÜVENLİK RİSKLERİ

Vatandaşlığın böylesine satılması, beraberinde ulusal güvenlik riskleri getirir. İktidar, bu yolla, çok kolay şekilde etki ajanlarının ülkemize girebilmesine, vatandaşlık alabilmesine olanak tanımaktadır. Bu yolla, uyuşturucu ve silah kaçakçılığından çok büyük paralar kazanan terör örgütlerinin henüz deşifre olmamış üyeleri dahi kolayca vatandaşlık alabilirler. “Ama güvenlik araştırması var” diyen basit söylemlere güvenilemez. Hangi ülke kendi vatandaşının adli sicil dosyasını Türkiye’ye iletir? Suriye mi, Mısır mı, Yunanistan mı, Suudi Arabistan mı, İran mı, Çin mi, ABD mi, AB ülkeleri mi?

YASADIŞI UYGULAMALAR

Yabancılara ev ve arsa satın almaları yoluyla vatandaşlık verilmesi, önceleri çok önemsenmezken günümüzde büyük endişe yaratmaktadır. Her yıl on binlerce konut ve arsa yabancılara satılmakta, bu durum konut stokunu eritirken aynı zamanda arz-talep dengesine göre yükselen konut fiyatları, Türklerin konutlara erişimini engellemektedir. Bunu reddedenlerin, TÜİK ve ilgili kurumların açıkladığı satış oranlarını incelemeleri gerekir. Ayrıca yabancılara konut satışına ilişkin birtakım yasadışı yollara başvuranlar hakkında medyada yer alan haberler de dikkate alınmalıdır.

Sonuçta, vatandaşlık satılarak hem yurttaşların ulusal duyguları örselenmekte hem de çıkarları hiçe sayılmaktadır. Dünyanın hiçbir “uygar” ülkesinde bu şekilde bir vatandaşlık verilmez. Tersine, “yatırım” olarak belirli miktarda parayla iş kurulması istenmekte, buna karşın vatandaşlık verilmesi “garanti” edilmemektedir. Zaten aşınan uluslararası itibarımız, “üç kuruş para” için yerle bir edilmemelidir. 

ÖMER CAN TALU

GAZETECİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları