Olaylar Ve Görüşler

Siyasal etik - Zafer GENÇAYDIN

22 Mayıs 2023 Pazartesi

Siyasetçiler; güçlerini yalnız bağlı oldukları partilerden ve seçmenlerinin çokluğundan değil, kişilik özelliklerinden, mesleklerindeki başarılarından da alırlar. Önemli olan, topluma verdikleri güven duygusu ve saygınlıklarıdır. Yönetime aday olduklarında verdikleri sözler, tüccara verilen çek veya borç senedi, aldıkları oylarsa yüklem (kefalet) senedi gibidir. 

Alışveriş yaşamında geçerli olan kuralların, görünürde, siyasal yaşamda karşılığı pek olmamakla birlikte, siyasetçinin etik dışı davranışlarının vereceği zarar çok daha ağırdır: Kendisini “siyasi mevta”ya çevirerek politikanın çöplüğüne gömebilir, tüm yaşamını olumsuz etkileyebilir. Bu yüzden yönetime istekli siyasetçilerin, gerçekleşmesi olanaksız vaatlerde bulunmaları, toplumu düş kırıklığına uğratarak güvenilirliklerini, saygınlıklarını yitirmelerine neden olur. 

DEMOKRASİ KÜLTÜRÜ 

İleri demokratik ülkelerde bile devleti yönetenlerin birçoğunun siyasal olgunluğa ulaşamadığı, yalan söyleyerek kamuoyunu yanıltmaya çalıştıkları, yolsuzluklarla, yetki aşımıyla ilgili soruşturmalardan anlaşılmaktadır. Çelişik olansa, bilim ve teknoloji alanlarında olağanüstü başarılar gösteren, uzaya egemen olmanın eşiğindeki insanlığın; yaşamı akıl almaz kertede kolaylaştıran gelişmiş araçlara sahip olmasına karşın, barış içinde yaşayıp mutlu olabileceği ortak bir demokrasi kültürünü yaratamayışıdır. Çünkü açlık, yoksulluk, eğitimsizlik, savaşlar, terör, töre cinayetleri, ırk, dil, din, cinsiyet ayırımcılığı, gelir dağılımındaki çarpıklık, bilinçsiz tüketim çılgınlığı sürüp gittikçe, demokrasi kültürü gelişemez. 

KİRLİ İLİŞKİLER

Paragöz anamalcılığın emrindeki endüstrinin ürettiği en pahalı malın ölüm silahları olduğu; canlı türlerinin yok edildiği; trafik cehennemine, “çöpküre”ye dönüştürülerek kendi kendini yok etmekte olan bir uygarlık çağının yaşandığı dünyada gelişmişlikten söz edilemez. İnsanlığın bu noktaya gelmesinde, küresel para babalarıyla işbirliği içindeki savaş goygoycusu siyasetçilerin hiç mi payı yoktur? Medya ya da yargı tarafından kanıtlarıyla ortalığa saçılan yerli ve uluslararası kirli ilişkilerin yarattığı çürüme toplumca kanıksanmaktadır. Gaddarlık kertesine vardırılan hukuk dışı davranışlar, yolsuzluklar, kirli siyasetin, kötü yönetimin sonuçları olarak kamu vicdanını yaralamaktadır. Etik gereği görevi bırakıp erdemlice onurlarını kurtarmak yerine, yöneltilen suçlamaları yadsıyarak ya da başkalarının üzerine atarak kendilerini savunma çabasındakilerin öfke patlamasına dönüşen saldırganlıkları; korku salarak, yaptıklarını örtbas etme umarsızlığının dışavurumundan başka anlam taşımadığı gibi, toplumun ruh sağlığını bozmaktan başka işe yaramamaktadır. Oysa yeni kuşaklara örnek olma bakımından yönetici durumundaki siyasetçilerin duyarlı olmaları, sorumluluklarının ve her şeyden önce dürüst insan olmanın gereğidir. 

ZAFER GENÇAYDIN



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları