Son günlerde akıl almaz, hukuk tanınmaz, “bu kadar da olmaz” dedirten olaylarla karşı karşıyayız. Önce İstanbul Üniversitesi yönetimi, 18 Mart 2025’te usule, yasalara aykırı bir biçimde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ve 28 kişinin 31 yıllık diplomalarını iptal etti. Bu olayın şoku atlatılmadan Ekrem İmamoğlu, sabahın erken saatlerinde 20 araçtan oluşan ekiple evine baskın yapılarak gözaltına alındı. Ardından 16 milyonluk İstanbul’un belediye başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşları, gizli tanık anlatımlarıyla tutuklandı.

Bir kez daha bağımsız, yansız olması gereken yargı siyasete araç edildi. Hak, hukuk, adalet, demokrasi ayaklar altına alındı. Halkın gözü önünde yaşanan bu haksızlıkları uzmanlarına bırakarak biz bu yazımızda başka bir çelişki üzerinde durmak istiyoruz.

KREŞLERE SORUŞTURMA

Ekrem İmamoğlu gözaltındayken bir soruşturma da kentinde açtığı kreşlere geldi. Soruşturmayı gözaltındayken öğrenen İstanbul Belediye başkanı şunları söylemiş:

“Kreş açtığım için soruşturma açılmış. İfade vermek isterdim ama şu an gözaltındayım, yoksa seve seve bu şehrin çocukları için yaptığımız kreşleri tüm gücümle savunurdum. Kreş açma suçunu işlemeye devam edeceğiz.”

Kreş, okulöncesi eğitim, eğitimin temelidir. İnsan kişiliğinin büyük bir bölümünü oluşturur. AKP, 2012’de çıkardığı, kamuoyunda 4+4+4 diye bilinen zorunlu eğitimin içine bilinçli olarak okulöncesini almadı. Temelsiz bina yapar gibi bu alanı, özel kesime, Diyanet İşleri Başkanlığı’na, tarikatlara bıraktı. Devletin, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapmadığı, yapamadığı bu yaşamsal hizmeti İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve kimi ilçe belediyeleri üstlendi.

NEDEN RAHATSIZ OLDULAR?

Tarikatlarla, Diyanet İşleri Başkanlığı’yla (DİB) anlaşmalar yapan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne(İBB) bir yazı yazarak bu kurumların kapatılmasını, yenilerinin açılmamasını bildirdi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı 111 kreşten 10 binden fazla çocuk yararlanmaktadır. Bunları açmak suç değil, tam tersine, övgüye değer bir hizmettir. Çocuklarını tarikatların ağına vermek istemeyen, özel kesimin açtığı kreşlere yüksek ücret ödeyemeyen aileler bu olanaktan yararlanmaktadır.

KAMU KURULUŞLARINDA KURAN KURSU

Öte yandan devletin gücünü kullananlar, Milli Eğitim Bakanlığı, İBB’nin 3-6 yaş arasındaki çocuklar için açtığı kreşlere soruşturma başlatırken DİB’nin 2013’ten beri 4-6 yaş çocuklar için açtığı Kuran kurslarına destek olmaktadır.

AKP iktidara geldikten sonra yasa ve yönetmelikler değiştirilerek Kuran kurslarına giden çocuklarda yaş sınırı kaldırıldı. Eskiden ilkokul 5. sınıftan sonra gidilebilen Kuran kurslarına gitme okulöncesine çekildi. ÇEDES’le okullara imam sokuldu, camiler dururken mescitler açıldı.

Bütün bunlar yeterli bulunmamış olacak ki şimdi de DİB devlete ait anaokulu ve kreşlerinde 4-6 yaş çocuklar için Kuran kursları açacak.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın bakanlıklara gönderdiği genelge şöyle:

“Talep ve ihtiyaçları karşılamak amacıyla 2023 yılında ‘4-6 Yaş Grubu Değerler Eğitimi Programı’ ve ‘4-6 Yaş Grubu Kuranıkerim Öğretim Programı’ haftada 5 saat olarak hazırlanmıştır. Söz konusu programlar il/ilçe müftülüklerine başvuru yapılması halinde, kamu kurum ve kuruluşlarına ait kreş ve gündüz bakımevleri ile anaokulu/ana sınıflarında uygulanabilmektedir.”

Belediyelerin kreşlerine soruşturma açılırken bütün devlet kurumlarına ait kreşlerde istek ve gereksinim var diye bu yaştaki çocuklara Kuran kursu açmak ne demektir?

OECD kaynaklarına göre, 2012/2013 yıllarında yüzde 26,6 olan okullaşma oranı, 2019-2020 eğitim öğretim yılında yüzde 41.8 olmuştur. Bu oran 2020-2021 eğitim öğretim yılında yüzde 28 oranına düşmüştür. (OECD Family Database)

Bu acı gerçekte de görüldüğü gibi istek, gereksinim DİB’nin söylediği gibi okulöncesindeki çocuklara Kuran kursları açmak değil, yuva ve anaokulu açmaktır. Zaten ilkokulda çocuklar zorunlu olarak din dersleri, seçmeli Kuran dersleri görüyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve kimi belediyeler Türkiye’nin aydınlık geleceği için devletin yapmadığını yaparak bu boşluğu doldurmaya çalışıyor. Hiç olmazsa gölge etmeyin.

MUSTAFA GAZALCI

16. VE 22. DÖNEM DENİZLİ MV. EĞİTİMCİ