Olaylar Ve Görüşler

Kıbrıs’ta çözüm arayışları - Ahmet GÖKSAN

18 Mart 2023 Cumartesi

Kıbrıs’ın Rum bölgesinde yapılmış olan başkanlık seçimi sonrasında seçilen Nikos Hristodulidis yemin ederek görevine başladı. Bu durum normal işleyen her demokrasiye inanmış ülkelerde yaşanması gereken olağan işler olarak kabul ediliyor. Olağan olmayan ise adada yarım asrı aşan süredir yaşanmakta olan uyuşmazlığın neden çözülemediği sorusunun yanıtlanmasıdır.

BM Genel Yazmanı Antonio Guterres’in sıklıkla yaptığı açıklamalarda adada çözüme ilişkin müzakere sürecinin olmadığını söyleyerek iyimser bir tablo çizmediği biliniyor. Bu koşullarda genel yazmanın adadaki temsilcisi sosyal etkinlikler düzenleyerek geleceğe ilişkin umut verme çabasını sürdürüyor. Tarafları bir araya getirirken yapılan görüşmelerde uyuşmazlığın çözümü konusunun ötesinde her konuya değindikleri açıklanıyordu.

ACİL GEREKSİNİM

Hristodulidis bütün Rum siyasi partileri ile işbirliği içinde olacağını duyurmasına karşın Ersin Tatar’la yaptığı görüşmeyi değerlendirirken mevcut durumun Kıbrıs sorununun çözümünü teşkil etmeyeceğini belirtiyordu. Çözümün BM parametrelerinde belirtildiği gibi iki bölgeli iki toplumlu çözümden yana olduğuna vurgu yapıyordu. Müzakerelerin başlatılabilmesi için her türlü özveriyi göstereceğini kayda geçiriyordu. Kıbrıs Türkleri olarak bizler ve dünya kamuoyu bu sözleri yarım asrı aşan süredir dinliyoruz.

Uyuşmazlığa çözüm bulma çabalarına Slovakya’nın Kıbrıs Rum bölgesindeki işgüderi son yıllarda adanın yeniden birleşmesi yönünde çaba harcarken Türk ve Rum siyasi partilerinden kurulu olan gruplarla ortak toplantılar düzenliyor. Son toplantı Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin ev sahipliğinde Ledra Palas Otel’de yapıldı. Bir araya gelen taraflar Kıbrıs Çözüm Sürecindeki Çıkmazın Aşılmasının Aciliyeti konusunu ele aldı. Toplantı sonrasında yapılan ortak açıklamada siyasi parti temsilcilerinin var olan durumun sürdürülebilir olmadığı konusunda uzlaşı sağladığı kaydediliyor. İki liderin BM gözetiminde çözüme ulaşılabilmesi için yeniden görüşmelere başlanmasının acil gereksinim olduğu vurgulanıyor. Toplantıya katılan Ulusal Birlik Partisi’nin ortak açıklamaya çekimser kaldığı belirtiliyor.

TÜRKİYE’YLE MÜCADELE

Bu yönlü çabalar ile uzun sayılabilecek süredir üzerinde adanın yeniden birleşmesine ilişkin çalışmalar yapılıyor. 10 yılı aşkın süredir yapılan görüşmelerden sonuç alınamadığı biliniyor. Bu yönlü çabasını sürgit etmeyi kendilerine iş edindiği anlaşılan işgüderlerin (öncekiler ve şimdiki) kendi ülkelerinde aynı kültürü paylaştıkları Çeklerle birlikte yaşarlarken ayrılma nedenlerine açıklık getirmesini gerekli görüyoruz. Kendi aralarında kavgasız savaşsız yaşarlarken ve dünyanın hayranlıkla izledikleri birlikteliğe neden son verme gerekçelerini çaba harcayan işgüderin açıklamak gibi yükümlülüğü olduğunu belirtmek istiyoruz.

Kıbrıs’ta 15 Temmuz 1974 tarihinde Makarios’a karşı düzenlenen Yunan cuntası destekli darbe bu mücadelenin başlangıcıdır. Darbe sonrasında adeta dünya turuna çıktıktan sonra 24 Aralık 1974 tarihinde adaya dönen Makarios, Larnaka uçak alanındaki açıklamasında Türkiye’ye karşı uzun soluklu mücadele başlattıklarını bu süreçte Ermeniler ve ayrılıkçı unsurlarla işbirliği yapacaklarını ilan ediyor ve Türkiye’yi ekonomik olarak çökertene dek mücadelelerini sürdüreceklerini söylüyordu. 

AHMET GÖKSAN

YAZAR



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları