Olaylar Ve Görüşler

Anız yangınları - Ülkü Sarıtaş

26 Haziran 2024 Çarşamba

Meteoroloji verilerine göre 2024 yılında, son iki bin yılın en sıcak yazını yaşayacağız. 40 dereceyi aşan haziran sıcakları bu haberi doğrular nitelikte. Sıcaklıklarla birlikte, piknik ve mangal alışkanlığı, söndürülmeden atılan sigara izmaritleri daha şimdiden yurdun her yerinde orman yangınlarına neden olmakta, yüzlerce yılda ancak yetişen ormanlık alanlarımız saatler içinde yok olmakta. Bu yetmezmiş gibi bir de anız yangınları can yakmaya başladı. Son bir hafta içinde anız yangını haberleri gündeme oturdu. 

Ülkemizde yangınların bir başka nedeni de bakımsız elektrik kablolarından kaynaklanan yangınlar. Bunlardan biri geçen hafta Diyarbakır-Mardin bölgesinde yaşandı. Başlangıçta anız yangını olarak haberlerde yer alan yangında binlerce dekar ekili alan, çok sayıda hayvan ve 15 yurttaşımız yaşamını yitirdi. Yangınların hızla yayılıp kontrolünü güçleştiren etmenlerden en önemlisi tutuşmaya hazır kuru otlarla birlikte şiddetli rüzgârlar. Bunlar da küresel ısınmanın sonuçlarından.

Tarımsal üretim sonucunda biçilmiş olan ekinlerin toprakta kalan kök ve saplarına verilen isim olan anız neden yakılır? Nadiren anız alanına sigara izmariti ve yıldırım düşmesi, bazen de son Diyarbakır-Mardin yangınında olduğu gibi elektrik tellerinden kaynaklanan anız yangını, çoğunlukla tarla sahibinin bile isteyerek yararına düşündüğü için anız alanını yakması sonucu meydana gelir. 

Çiftçimizin düşüncesine göre anız yakma toprağın sürülmesini kolaylaştırır, toprak üzerinde kalan ekin sapları ile toprağın 2-3 cm derinliğindeki yabancı ot tohumları, bitki haşerelerinin yumurta, larva, pupa ergenleri yok edilerek bitki zararlıları belli oranda ortadan kalkar ve bazı bitki hastalıklarının önüne geçilir, yabancı otlar belli oranda azaltılır. Çiftçimizin düşüncesine göre anız yakmanın yararlı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak gerçek ne yazık ki böyle değil.

TOPRAK VERİMLİLİĞİ

Tarımda toprak verimliliği, üretimi etkileyen en önemli faktördür. Her çiftçi toprağının verimli olmasını ister ve bunun için çaba sarf eder. Bir toprakta ne kadar çok ve çeşitli türde bitkisel ve hayvansal canlı yaşıyorsa toprağın verimliliği de buna bağlı olarak o derecede yüksektir. Diğer bir ifade ile toprağın verimliliği içerisinde barındırdığı canlı türlerine ve bunların miktarına bağlıdır. Bu canlılar bir yandan toprağı havalandırıp kabartırken diğer yandan organik artıkları ile toprağı besler ve verimliliğini artırır. 

Anız yakılırken verimli bir toprakta canlıların en yoğun olduğu kısım olan toprağın yüzeyi ve 2-3 cm derinliğindeki bütün canlılar yok olur. Toprak verimsizleşir ve kıraçlaşır. Anız yakılan yerlerde toprağın tekrar eski haline gelmesi için uzun yıllara gereksinim vardır. Anızı yakılan tarlalara ekilen pek çok bitki, besin maddesi eksikliğine bağlı olarak normallerine göre daha kısa, sarı ve cılız kalır, kolayca hastalanır ve verim çok düşer.

Bu etkiler anız yakmanın doğrudan yakıldığı toprakta yol açtığı yan etkilerdir. Bir de son bir haftada örneğini gördüğümüz yangının daha geniş tarım ve ormanlarına sıçrayarak mal ve can kaybına yol açmasıdır.

Görüldüğü gibi anız yakmanın tarımsal üretime sağlayacağı çok küçük bir katkı, telafisi olanaklı olmayan büyük zararlara yol açmaktadır. Anız yakmak ülkemizde kanunla yasaklanmıştır ve 2024 yılında cezası dekar başına 386.79 TL’dir. Hemen tüm illerde anız yakmayı önlemek için her yıl genelge yayımlanmaktadır. Ancak bu ciddi problemin küçük bir para cezası ile önlenmesinin olanaklı olmadığı gerçek yaşamda çok acı sonuçları ile görülmektedir. 

Çare her alanda olduğu gibi eğitimdir. Çiftçilerin konu hakkında bilgilendirilmesi ve eğitilmesi şarttır. Sürdürülebilir bir tarımsal üretim ve anızın yol açtığı çevresel zararları önlemek için anız yakma alışkanlığının kesinlikle bırakılması gereklidir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları