Olaylar Ve Görüşler

Adli yıl başlarken - Dr. Enver KUMBASAR

02 Eylül 2021 Perşembe

1 Eylül, yeni adli yılın başlangıcı ve aynı zamanda Dünya Barış Günü. Her iki konu da birey, devlet, toplum ve insanlık için yaşamsal nitelikte değerli ve önemli. Barış, insanlığın özlemini duyduğu ve uğrunda mücadele verdiği yüce bir değer. Henüz tam olarak sağlanabilmiş değil. Ülkemiz ve tüm insanlık için barış dileklerimizi yineliyoruz. Adalet, en az barış kadar önemli ve değerli. Yeni adli yıl başlarken “Adalet ne durumda”, “Yargı nereye gidiyor” sorularının yakıcılığı altında, görevdeki bir yargı mensubu olarak burada, geçen adli yıla ilişkin genel bir değerlendirme ile yeni adli yıldan beklentilerimizi paylaşmak istiyoruz.

YARGI BAĞIMSIZLIĞI

Mayıs 2021’de Hâkimler Savcılar Kurulu’nun (HSK) yeni üyelerinin seçimi yapıldı. Anayasaya göre (m. 159) HSK on üç üyeden oluşmakta. Altı üye Cumhurbaşkanı’nca doğrudan, kalan yedi üye ise TBMM tarafından seçilmekte. Anayasaya göre Cumhurbaşkanı partili ve iktidar bloku partileri Meclis’te çoğunlukta. Varılan uzlaşmaya göre yedi üyeden dördü iktidar bloku partilerince belirlendi. Böylece yürütme organı on üç üyeli HSK’nin on üyesini doğrudan ve dolaylı olarak belirlemiş oldu. 

Yargı bağımsızlığı, temel hak ve özgürlüklerin güvencesi, hukuk devleti ile kuvvetler ayrılığı ilkesinin zorunlu unsuru. Dolayısıyla demokrasinin de olmazsa olmazı hatta ön koşulu. Yargının en üst yönetim organı olan HSK’nin mevcut yapısıyla yargı bağımsızlığını sağlaması olanaksız. Geçen dönem uygulamaları bunu açık olarak göstermiştir. Çözüm, yargı bağımsızlığı, hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı ilkelerini hayata geçirecek, evrensel kurallara uygun yeni bir yüksek yargı yönetim organı oluşturmak. 

Mayıs 2021’de Anayasa Mahkemesi’nin Yargıtay kontenjanından boşalan üyeliğine Cumhurbaşkanı’nca atama yapıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı HSK kararnamesi ile önce Yargıtay üyeliğine seçildi. Henüz herhangi bir karara imza atmadan Yargıtay içinde yapılan seçimde en çok oyu alarak diğer iki adayla birlikte sunulduğu Cumhurbaşkanı tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine atandı. İşlem biçimsel olarak Anayasaya (m. 146) uygun görünmekle birlikte, anayasa hükmünün amacı ve ruhuna, görevde liyakat ilkesine uygun düşmediği açık. Bu gerçek nasıl görülemez?! 

Anayasa Mahkemesi’nin Ocak 2021’de verdiği bireysel başvurunun kabulü kararının (Berberoğlu Kararı) gereği, anayasanın 153. maddesinin açık hükmüne karşın, ilgili ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmemiştir. Anayasa Mahkemesi yeniden bir tür “yerine getirme” kararı vermek zorunda kalmıştır. İlk derece mahkemesinin hukuk güvenliğini zedeleyici, hukuk devleti ilkesi ve anayasal düzenin ihlali niteliğindeki bu uygulaması asla kabul edilemez. İlgili yargıçlar hakkında herhangi bir işlem yapılmış mıdır?

İNSAN HAKLARI EYLEM PLANI

Mart 2021’de daha demokratik bir Türkiye hedefiyle İnsan Hakları Eylem Planı açıklandı. Yargıda kurumsal ve yapısal değişiklik içermeyen bu planda iyileştirici sayılabilecek bazı somut hedeflere yer verilmiştir. Sulh ceza hâkimliklerinin kararlarına karşı üst dereceli mahkemeye itiraz, tutuklamada katalog suçların kapsamının daraltılması, eski eşe karşı kasten yaralama suçlarında ceza artırımı, kadına karşı “ısrarlı takibin” bağımsız suç olarak kabulü gibi... Eski eşe karşı işlenen kasten yaralama suçlarında ceza artırımı düzenlemesi ile sulh ceza hâkimliklerinin kararlarına karşı üst dereceli asliye ceza mahkemesine itiraz yolunu açan düzenleme 08.07.2021 tarihli ve 7331 sayılı yasayla yürürlüğe girmiştir. Olumlu karşılıyoruz. Diğer hedef ve ilkelerin de bir an önce yasallaşmasını beklemekteyiz.

Geçen adli yılda yaşanan ve yukarıda birkaç örneğini verdiğimiz hukuk devleti, yargı bağımsızlığı ve kuvvetler ayrılığı ilkelerini zedeleyen, zaman zaman ortadan kaldıran düzenleme ve uygulamalar, yeni adli yıl başlarken umutsuz olmamızı asla gerektirmemeli. Toplumun, yeni adli yılda hukuk devleti, yargı bağımsızlığı ve adalet konusundaki beklenti ve talepleri daha güçlü bir şekilde dillendirilmeli. Örgütlü toplumun bütün olanakları kullanılarak demokratik yollarla mücadele sürdürülmeli. Hedef, çağdaş, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti inşa etmek. Ülkemiz ve insanımız bunu hak ediyor. İyi bir adli yıl dileklerimle...

DR. ENVER KUMBASAR

YARGIÇLAR SENDİKASI GENEL SEKRETERİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları