Olaylar Ve Görüşler

Adil yargı için öneriler - M. Önder TEKİN

13 Mayıs 2023 Cumartesi

Adil yargılanma hakkına karşı mesafeli yargı, adalete erişimde en büyük engel. Hukuksuzluk çölüne dönüşen güzelim ülkemizi hukukun üstün olacağı ülke haline getirebiliriz. 

Derde deva olmayan ve defalarca yapılarak içi boşaltılan “yargı reformu” kavramı yerine önerilerimi “adil yargı için öneriler” başlığı altında paylaşmalım. 

Yasama, yürütme, yargı kardeşliğine dayalı “erkler birliği” sonlandırılmalıdır. Siyasetin yargı üzerindeki gölgesi kaldırılmalı, anayasada yer aldığı üzere medeni bir işbölümü ve işbirliğine dayalı “erkler ayrılığı” ilkesi egemen kılınarak yargının bağımsızlığı sağlanmalıdır. 

Yargıç ve savcı yardımcılığı sınavı, tek ve herkesin eşit koşullarda yarıştığı sınav olarak yapılmalıdır. Avukatlar için ayrı sınav uygulaması sonlandırılmalıdır. Yaş koşulu herkes için otuz beş olarak düzenlenmelidir. Sınavın mülakatı kaldırılmalıdır. Kaldırılmaz ise objektif yapıldığından kimsenin kuşku duymadığı mülakat ile bilgili, liyakatli adaylar yargıç ve savcı yardımcılığına atanmalıdır. 

Milletvekili ya da yerel seçimlerde aday olmak için meslekten çekilen yargıç ve savcılar “tarafsızlıklarını yitirdikleri” iddiasıyla görevlerine dönememektedir. Eşitliğin sağlanması, bağımsız ve tarafsız yargının yeniden kurulabilmesi, siyasetin yargıdaki gölgesinin sonlandırılabilmesi için daha önce siyasi parti üyeliği bulunan kişiler yargıç ve savcı yardımcılığı giriş sınavına alınmamalıdır.

Hâkimler ve Savcılar Kurulu üyeliği seçimlerine ilişkin TC anayasasının 159. maddesi yeniden düzenlenmelidir. Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na, avukatlar ve öğretim üyeleri arasından üye seçilmemelidir. Siyasetin koridorlarında üyelik için siyasilerden oy isteyen yargıç görüntüsünün sonlandırılabilmesi için TBMM’nin HSK’ye üye seçimi kaldırılmalıdır. Yargı bağımsızlığına aykırı olarak yargıç ve savcılar hakkında soruşturma açma yetkisine de sahip olan adalet bakanı ile bakan yardımcısı kuruldan çıkarılmalıdır. 

Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun istisnasız tüm kararlarına karşı yargı yolu açılmalıdır.

Yargının özelleştirilmesi uygulamaları olarak getirilen ve yaygınlaşan “arabuluculuk ve uzlaştırma” düzenlemeleri kaldırılmalıdır. Yargı yetkisinin kullanımı; sadece mahkemeler aracılığıyla sürdürülmelidir. 

Adil olmayan ceza ya da tutuklama kararları, yargının vicdan yaralayan büyük sorunlarındandır. Yargıç ve savcı yardımcılığı görev döneminin bir haftası cezaevinde kalınacak şekilde geçirilmelidir. Cezaevinde özgürlüğünden yoksun geçirilen bir haftalık görev dönemi, keyfi tutuklama ve ceza kararı verilmesini önleyici işlev görecektir.  

Anayasa Mahkemesi ile AİHM tarafından verilen “hak ihlali” kararlarının tamamı Türkçeye çevrilmeli, tüm yargıç ve savcıların erişimine açılmalıdır. Yargıç ve savcıların tamamı, bu kararlar esas alınarak her yıl düzenlenecek sınava tabi tutulmalıdır. Başarılı olamayan yargıç ve savcılar -en az bir yıl boyunca- temel hak ve özgürlükler eğitimine alınmalıdır.

Hukukun üstünlüğünün, üstünlerin hukukunun yerini alacağı bir yargı düzeni, adil yargılanma hakkına saygı duyan herkesin beklentisidir. Herkes için adalet dağıtan adil yargı mümkündür. Yeter ki istenilsin.

M. ÖNDER TEKİN

EMEKLİ YARGIÇ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları