Yasama - Yürütme - Polis!

15 Ekim 2014 Çarşamba

İngiltere’de hırsızlığın, yankesiciliğin çok arttığı bir dönemde önlem olarak ilk akla gelen, cezaların artırılması olmuş. Yankesiciliğe insanın güvenliğini de tehdit eden bir girişim gözüyle bakılmış ve ölüm cezası getirilmiş. İnfazın da ibret için kent meydanlarında yapılması benimsenmiş.
Londra’da yapılan infazlar en çok izleyici alan gösteri olurmuş. İnsanlar yankesicilikten asılan kişiyi seyretmek için geniş halkalar oluştururmuş. Bir süre sonra bakmışlar ki en çok yankesicilik olayı, yankesicilik yaptığı için idam edilen kişiyi seyredenler arasında yaşanıyor!
Buna benzer pek çok örnek vardır; bir toplumda düzen sadece polisiye önlemleri artırmakla kurulmaz. Bu önlemler eğer onu algılayacak toplum varsa bir işe yarar. Yoksa, böylesi olağanüstü bir yaptırıma karşı cesaret yarışına bile girilebilir!
Zira sadece cezaları ağırlaştırarak iç barış sağlansaydı, toplumsal düzen rayına otursaydı dünyanın en huzurlu ülkesi Türkiye’nin güneyindeki ülkeler olurdu.

***

AKP Cumhurbaşkanı güvenlikle ilgili yasalarda değişiklik yapılacağını daha önce duyurmuştu. Önceki gün de hükümet ilan etti. Gül döneminde Meclis’ten geçen bir yasanın Çankaya’da hemen onaylanacağına kesin gözüyle bakılır, aksinin büyük bir sürpriz olacağı konuşulurdu.
Erdoğan döneminde bir adım daha ileri gidildiğini görüyoruz; Cumhurbaşkanı önüne gelecek yasanın nasıl hazırlanacağını önceden kamuoyuna bildiriyor. Bir başka söyleyişle, onaylayacağı yasayı hazırlıyor!
Böylesi, demokrasi tarihinde sanırız ilktir. Yakında Erdoğan yasaları sarayında hazırlayıp onaylar da hükümete kamuoyu aracılığıyla bilgi verirse şaşırmamak gerekir!
Hukuk devleti ile kanun devleti bazen aynıymış gibi algılanabiliyor. Çıkardığınız kanun hukuka aykırı olabilir ve siz, ben yaptım oldu, diyebilirsiniz. Tıpkı Türkiye’de olduğu gibi...
Klasik anlamda kanun devleti bile denemeyecek bir noktaya sürükleniyoruz. Çünkü kanun çıkarmanın bir anlamı kalmadı. Nasıl uygulanacağı belli olmayan, işlevini tamamladıktan sonra birkaç ay içinde değiştirilen onlarca kanun örneği verebiliriz.

***

Başbakan Yardımcısı Arınç’ın ilan ettiği “Alman modeli” polis yasasının ne getireceğini görmek için uzun araştırmalar yapmaya gerek yok. Almanya’da konu iç güvenlik olunca akan sular duruyor, her şey ona göre biçimlendiriliyor. Ancak bunun yanında ciddi bir hesap verebilirlik ve açıklık da söz konusu.
Erdoğan, icraatına ters düşen her yargı kararına “saygı duymuyorum” diye yaklaştı, arkasını daha ağır tümcelerle getirdi. Alman modeli polis yasasıyla artık yargıya çok iş düşmeyecek. Polis, “önleyici” önlemler alabilecek.
Bu tür yetkileri alan bir kurumun onu sonuna kadar kullanacağını hatta duruma göre kendisine yeni yetkiler de vereceğini öngörmenin hiçbir haber-yorum değeri yok. Böyle olacağı aşikâr.
Tek elde toplanan yasama ve yürütme yetkisinin yanına bu gücün tartışmasız ve güvenli biçimde kullanılmasını sağlayacak “polis” yetkisi geliyor. Bu yetki sadece iç güvenliği sağlama almak için kullanılmayacak, hükümetin işine gelmeyen her kişi, kurum, eylem “tehdit” olarak görülüp “önleyici” girişimlerle etkisiz hale getirecek.
Yeni rejim dengesi şöyle kurulacak:
Yasama-yürütme-polis.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Güven end-eksi! 2 Mayıs 2024
Emek en cüce değerdir! 1 Mayıs 2024

Günün Köşe Yazıları