Yerel seçimlerin ertesi günü Van’dan gelen haberler, şunu dedirtti:

Bize huzur haram!

Seçim gecesi balkon konuşmasında sandıktan çıkan sonuçlara saygı duyacaklarını, bundan kimsenin kuşku duymaması gerektiği söyleyen Erdoğan, meğer o saatlerde Van’ın düğmesine çoktan basmış!

Van’da oyların yüzde 55’ini alarak seçimi kazanan DEM Partili Abdullah Zeydan’ın “yasaklı” olduğuna hükmeden seçim kurulu kararını bir adım daha ileri götürdü, ikinci sıradakinin başkan olmasına karar verdi.

O kim?

Aaa AKP’li Abdulahat Arvas!

Van’da 22 aday yarıştı. Olmaz ya, dileyelim ki Arvas, “Vicdanım elvermez. Bunu kabul edemem. Sandık iradesine hakaret olur” dedi. O zaman bir alttakine, o da kabul etmedi, bir alttakine mi verecektiniz. Son aday 10 binde 5 oy almış!

***

Abdullah Zeydan 2016’da terör örgütü propagandası yapmaktan tutuklandı. Edirne’de Selahattin Demirtaş’la aynı cezaevinde kaldı. Sekiz yıl hapis cezasına çarptırıldı. 2023’te tahliye oldu. Cezasını çekip çıktıktan bir süre sonra mahkemeye başvurup siyasi haklarının iadesini istedi. Mahkeme durumu inceledi. O güne dek kayıtlı adli durumunu sıraladıktan sonra şu kararı verdi:

Memnu haklarının iadesine!

Bunun anlamı şu:

Sen seçme ve seçilme hakkına sahipsin! İstediğin yere aday olabilirsin.

Zeydan bu kararın ardından Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday oldu. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) başvuruyu kabul etti.

Farklı yayın organlarının haberlerine göre bu aşamadan sonrası şöyle gelişti:

Adalet Bakanlığı Zeydan’ın durumunu yeniden inceleme gereği duydu. 29 Mart 2024 Cuma günü saat 17.55’te, yani seçimden önceki son mesai gününün bitimine 5 kala yerel mahkemenin yanlış hesap yaptığını, aslında siyasi yasağının henüz kalkmadığını “saptadı”! Durumu Van İl Seçim Kurulu’na bildirdi. DEM Partililer durumdan seçim gecesi oyların yüzde 80’i sayıldıktan sonra haberdar oldu.

1 Nisan günü de AKP’li aday Arvas, Van İl Seçim Kurulu’na başvurdu, “Zeydan yasaklı, başkanlık hakkı benim” dedi.

Haber, Van’ı karıştırdı.

Zeydan aşireti kurulduğundan beri AKP’ye yakın. Abdullah Zeydan’ın kardeşi Rüstem Zeydan AKP Hakkâri Milletvekilliği yaptı. Babası Mustafa Zeydan önce DYP daha sonra da AKP Van milletvekili olarak Meclis’e girdi. Bunlar konunun bölge gerçeklerine ilişkin yanı. Demokrasi yanı ise vandalizmdir. Vandallığın sözcük anlamı bir kişiye ya da kamu malına zarar vermek ama bize göre siyasi anlamı da demokrasiye zarar vermektir.

Bu, sandığa fesat karıştırmaktır!

***

Van’da bunlar olurken İstanbul’da CHP’nin 800 oyla kazandığı Gaziosmanpaşa’da AKP’nin isteğiyle tüm oylar yeniden sayılıyor.

Bu AKP’nin sonuçları içine sindirmeyeceği anlamına geliyor.

7 Haziran 2015 seçimlerinde tek başına iktidardan düştüler. Sonuçları beğenmeyince, “Halka hatasını düzeltme hakkı” verip seçimi yenilediler.

31 Mart 2019’da İstanbul seçimlerini İmamoğlu kazanınca sonucu beğenmediler. İstanbul seçimini yenilediler.

Öyle anlaşılıyor ki bu seçim sonuçlarını hiç ama hiç beğenmediler. Neresinden deleriz, ona bakıyorlar.

Devran dönmüştür.

AKP, yenilmezliğini yitirmiştir.

Birinci parti olarak CHP hem kendisinin hem öteki partilerin hakkını hukukunu koruma sorumluluğundadır.

Dün akşam saatlerinde başta haksızlığa uğrayan DEM Partililer olmak üzere CHP’nin ve öteki demokratik güçlerin kararlılıkla verdiği “milli iradeye saygı” mücadelesine iktidar kayıtsız kalamadı. Zeydan’a mazbatasını verdi.

Ancak şunu unutmamak gerekir AKP hukuktan vazgeçer huyundan vazgeçmez.