Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Tarihin en akıldışı seçimi!

27 Şubat 2019 Çarşamba

Terörle mücadelenin iki evrensel temeli vardır. Birincisi, terör örgütünü halkadan koparıp tümüyle yalnızlaştırmaktır. İkincisi de medyada, siyasette hiçbir alanda terör örgütüne moral güç olacak bir etkinliğinin olamamasını sağlamaktır.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı ikisini de yapıyor!
Terör örgütü medyada adının çok geçmesini ister. Korkunç, insanlık dışı eylemleri de en çok bu yüzden yapar. O nedenle şöyle bir tarif vardır; medya, terör örgütünün oksijenidir.
Cumhuriyet tarihinde ilk kez seçim meydanlarında Cumhurbaşkanının ağzından “Kürdistan” sözünü duyduk. Üstelik onlarca kanalın canlı yayını eşliğinde. Ertesi gün de iktidarın yarı ve tam resmi yayın organlarında yer aldı.
Erdoğan, “Kürdistan” diyene bir şey demiyor, CHP’nin bunu söyleyenlerle işbirliği yaptığını söyleyip “CHP eşittir PKK” diyor. Sonra da, “CHP ile işbirliği yapanlar da PKK uzantısı” diye itham ediyor.
Herhalde terör örgütü şöyle diyordur:
Ne çok yere uzanmışım!
Aklı olan beri gelsin!
Ülke bütünlüğünde en hassas parti olduğunu iddia eden MHP’den, “Bunu diyen partiye gereği yapılsın” türünden bir çıkış var mı? Yok.
Herhalde bu konudaki görüşlerini bir sonraki seçimde ittifakı değişirse söyleyecek!

***

Erdoğan, CHP’ye ve Millet İttifakı’nın tüm katılımcılarına “dörtlü çete” deyip, siyaseti de çeteleştirdikten sonra, HDP’ye dönüyor. Diyor ki:
Kandil’le işbirliği yaparsanız yeniden kayyım atarım.
Buradan şu çıkıyor, HDP’den seçilen başkanlar Kandil’le işbirliği yapmayabilir. Bu durumda göreve devam ederler. Yaparlarsa, kayyım!
Ama CHP, HDP ile seçim işbirliği yapmadığını ilan ettiği halde, PKK bağlantılı!
HDP’nin de seçim stratejisini açıklanırken “Kürdistan’da biz kazanacağız, Batı’da AKP ve MHP’ye kaybettireceğiz” sözünün nereye varacağını öngörememesi olanaksız!

***

CHP, 24 Haziran’da olduğu gibi 31 Mart’ta da merkezin sağındaki partilerle seçim ittifakına gitti. 24 Haziran’da AKP’nin Meclis çoğunluğunu yitirmesinde bunun büyük payı var.
31 Mart’a giderken ise solda iki fotoğraf dikkati çekiyor.
Birinci fotoğraf; CHP, merkezin sağındaki partilerin neredeyse tümüyle, büyük- küçük demeden temas kurdu ama, DSP ötelendi!
İkinci fotoğraf; DSP, adaylarını tanıtırken, CHP’ye AKP ağzıyla yüklendi, Atatürk üzerinden eleştirdi.
Bu iki fotoğraf yukarıda altını çizdiğimiz akıldışılıkların üzerine tüy diker.
Bu aşamadan sonra en azından ç-atışmamak gerekiyor.
AKP-MHP ittifakının tutmadığını Erdoğan söylüyor. Kaynaşmanın tam olmadığını meydanlarda ilan ediyor. Koalisyonları bitirdik diye övünürken, bu durumu örtmek için, “Devrim yaptık, koalisyonu seçimin sonuna değil, önüne aldık” diyorlar.
İktidardan, yalanlardan bıkanların beklentisi, bu gidişe tüy dikmek değil...
Süpürmek...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umut ve mücadele! 21 Kasım 2024
Yine yeniden BOP! 20 Kasım 2024
Çekin elinizi! 19 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları